BAYRAM
Bu bayram hemen babalar günü ertesine rastladı. İnsan bayram olunca yeni ve temiz elbiseler giymiş, sevinçten uçar gibi yürüyen çocukların, ana ve babaların dolaştığı bir ortam arzu ediyor. Gerçi Sayın Başbakan konuşurken ben bir an için ellerimle kendime dokunuyorum. Kendimi çimdikliyorum. Gerçek hayatta mıyım? Rüya mı görüyorum? Anlamaya çalışıyorum. Çünkü Sayın Başbakana göre tozpembe bir ülkede yaşıyoruz. Örneğin geçenlerde 3. Köprü inşaatında çalışanlarla yaptığı iftarda hiç işsiz yokmuş, köprü inşaatında çalışanlar aldıkları ücretle ay başını nasıl getiririm hesabı değil de dünyanın hangi ülkesine seyahat ederim hesabı yapıyormuş gibi bir imaj vermeye çalışıyor. Gariban işçiler konuşmayı yapan Başbakan olduğu için konuşma sonunda sahte tebessümle tezahürat yapıyorlar.
Halbuki hemen hemen hepsi bayramda çocuklarını memnun edecek bir bayrama kavuşamayacak olmanın ezikliğini hissediyor. Kim istemez yaz mevsiminin başına denk gelen bu bayramda olanakları elverdiğince bir deniz kenarında ya da bir yaylada çocukları ile üç gün de olsa güzel bir tatil yapıp dinlenmeyi. Fakat ne mümkün! Bir eski müteahhit arkadaşla Pazar gün sohbet ediyoruz. Aktif çalıştığı günlerde bir iş hanı yapmış. Bugünlerde iş hanı dan aldığı kira ile mütevazı bir yaşam sürdürmeye çalışıyor. Bu günlerde geçim sıkıntısı çektiğini dile getiriyor. Çünkü iş hanındaki kiracı sayısı üçte b ire inmiş. Mevcut kiracılar da düzenli olarak kira ödemesi yapamıyormuş.
İşte size 2017 yılının şeker bayramına girdiğimiz günlerdeki Türkiye manzarası….! Bir yanda kirasını ödeyemediği için kapanan iş yerleri, iş hanı sahibi olduğu halde kirasını alamadığı için geçim sıkıntısı çeken eski müte-ahhitler, diğer tarafta milletin orasına-burasına koyan günümüz müteahhitleri..
Umarım yaşadığımız ortamdaki bazı gerçekleri görürüz. Kafamızı gömülü olan kumdan kaldırır, biraz sağımıza solumuza bakarız. Bu bayramın bu bağlamda insanların gözlerinin açıldığı, gerçeklerin görüldüğü bir bayram olmasını diliyorum. Hissiyattan uzak, realist insanların arttığı bir bayram olmasını diliyorum. Ülkemiz başta olmak üzere Uzak Doğu’dan Alaska’ya, Kuzey Kutbu’ndan Güney Kutbu’na herkesin hür ve özgürce yaşadığı bir dünya temenni ediyorum.