HAYIRA İNAT EVETÇİLER
Şimdi kamuoyunda bazı evet oyu vereceğini söyleyen AK partililerle ilgili yapılan bir tespit üzerinden hareket etmek istiyorum. ‘CHP, HDP ve FETÖ hayır diyor, öyleyse ben evet diyeceğim.’ Diyen sevgili arkadaşlara seslenmek istiyorum.
1.Mart. 2003 teskeresine de Hayır denilmişti. O tarihlerde de Onlar hayır diyorsa, biz evet demeliyiz denilmişti. Hayır diyenler haklı çıkmadı mı?
FETÖ konusunda 2007 yılından bu yana bu gurubun ülke için felaket olduğu haykırılırken, AKP deki ses bizim samimiyetimizden korkuyorsunuz, biz Muhterem Fetullah Hoca Efendi ile iş birliğine devam edeceğiz diye haykırıyordu. Hayır diyenler haklı çıkmadı mı?
Daha önce 12 eylül 2010 referandumunda yapmayın, etmeyin HSYK yı bu sistemle oluşturursanız birilerinin eline teslim edersiniz diyen hayırcılara, o tarihte Anadolu’daki genç bir yargıcın seçimde oy kullanmasından neden rahatsız oluyorsunuz, biz ideal bir sistem getiriyoruz diyordunuz. Bu ideal sistem nedeniyle mi yargıç ve savcıların ¼ ünü meslekten attınız. O gün hayır diyenleri dinleseydiniz belki de 15 temmuzu yaşamayacaktınız. Hayır diyenler haklı çıkmadı mı?
Suriye politikasının hayırcılar tarafından yanlış olduğu söyleniyordu. Hayır diyenlerin bu ısrarlı tavrına karşın Suriye’ye girildi. Daha geçenlerde ilimizin milletvekili ve başbakan yardımcımız Sayın Numan Kurtulmuş: ‘Suriye politikamız başından beri yanlıştı.’ Demedi mi?
Yine hayırcılar Mavi Marmara ile İsrail’e gitmeyin dediğinde hep birden kıyamet koparılmadı mı? Daha sonra Sayın Cumhurbaşkanı: ‘Dönemin başbakanına sordunuz mu?’ demedi mi?
Hayırcılar İsrail ile ilişkileri germeyin. Diplomatik kurallara göre davranmak doğrudur derken kükreyenler sonradan U dönüşü yapmadı mı?
Rus uçağının düşürülmesi sırasında aynı hayırcılar, Rusya büyük bir ihracat kapımız, turizmimiz batar, lütfen ilişkiler germeyin. Dikkatli olun derken, o gün kameralar karşısında, hava sahamızı ihlal eden uçağın düşürülmesi için talimatı bizzat ben verdim diyen başbakan bugün nerede? Uçağın FETÖ tarafından düşürülmüş olabileceği imasında bulunulduğuna göre, talimatı verenler acaba bir yerlerden talimat mı almışlardı?
Hayırcılar Helsinki’de Dolmabahçe’de yapılan mutabakatlara da muhaliftiler. Önce inkâr edilip, sonra da iyi şeyler olacak, gelecekten umutluyuz diyenler bu gafletlerinin faturasını milyonlarca harcama ile hendek ve tünel temizleme ile geçirmedi mi? Sonuçta yine hayır diyenler haklı çıkmadı mı?
SONUÇ: Defalarca pişman oldunuz. Liderleriniz bile halktan özür, yaratandan af diledi. Ülkenin geleceği için bu sefer daha riskli bir karar aşamasındayız. Lütfen şakaklarınızı ellerinizin arasına alıp, duygusal değil, mantıklı düşününüz. Umarım sonuçlar hepimiz için iyi olur.
NOT: Bu yazının içeriğinde Kadıköy Belediyesi eski Başkanı Sayın Selami Öztürk’ün gönderdiği bir videodan yararlanılmıştır.