ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ
Şu an ülkemizin en büyük sorunu Anayasa değişikliği değil mi? Meclisin yetkilerinin elinden alınıp, bir kişiye devri ile bütün sorunlarımız çözülecek ve refaha ulaşacağız. Her gün bir yerde patlayan bombalar son bulacak, terörün kökü kazınacak, Suriye ile sorunlarımız bitecek, PKK diye bir örgüt kalmayacak, Fethullahçıların bir daha bu ülkede adı bile anılmayacak, dolar bir liraya, euro yine eskisi gibi iki liraya düşecek, ekonomi, ithalat, ihracat, işsizlik ne varsa düzelecek. Bunu birçok yetkinin tek adama bağlandığı, seçilebilme yaşının 18’e düşürüldüğü, milletvekili sayısının 600’e çıkarıldığı, yargının keza yine seçilecek bir kişiye bağımlı hale getirildiği, denetimsizliğin had safhaya ulaştığı bir sistem yapacak. Peki bu sistem neler getirecek;
- Yürütme Organının iki başlı yapısı ilga edilerek Başbakan ve Bakanlar Kurulu yapılarının yerini yürütmede yalnız başına Cumhurbaşkanı ve ona bağlı Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar almıştır.(md.106) Ayrıca Bakanlıkların kuruluş, görev ve yetkileri kanunla değil Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile düzenlenecektir.
- Anayasa da bulunan Bakanlar Kuruluna ve Başbakanlığa ait tüm yetkiler Cumhurbaşkanına devredilmiştir
- Esasen kanun yapma yetkisi meclisin, yürütme yetkisi Cumhurbaşkanın olmasına karşın, Kanunla yapılabilecek önemli birçok düzenlemenin md.104 deki yetkiye istinaden Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile yapılabilmesi mümkün hale gelmiştir.
- Yapılan düzenlemeler ile Yürütmenin tek ve mutlak hakimi Cumhurbaşkanı haline gelmektedir. Cumhurbaşkanının md.101 başlığında belirtilen Tarafsızlık ilkesi kaldırılarak, seçilen Cumhurbaşkanının siyasi partisi ile ilişiğinin devamındaki engel kaldırılmıştır. Böylelikle partili Başkanlık Sistemine geçilmiştir.
- Cumhurbaşkanının işlediği iddia olunan görevle ilgisi olsun olmasın her türlü suçlama ile ilgili olarak oldukça uzun ve zorlu bir Yüce Divan prosedürü öngörülmüştür.(md.105)
- Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun isminden YÜKSEK ibaresi çıkartılmakta, yapılan değişiklikle yargı mercilerinin kuruluş ve atamalarında eskiden olduğu gibi ağırlıklı atama yetkisi Cumhurbaşkanına verilmektedir.
- Parlamenter sistem yumuşak kuvvetler ayrılığı olup yasama ve yürütme fonksiyonlarının birbirlerini denetleme ve feshetme imkânları bulunmaktadır. Başkanlık Sisteminde ise her iki yapı da halk tarafından seçilmekte ve birbirine değil halka karşı sorumlu olduklarından denetim mekanizması bulunmamaktadır.
Barolar Birliği’nin görüşüne göre; ‘Başkanlık Sisteminde Başkan siyasi kimliği ile tüm yapı ve kurumlarda etkin hale geldiğinden toplumda bir kutuplaşmanın önünün açılma ihtimali kuvvetle muhtemel görünmektedir. Parlamenter sistemde ise siyasi partiler nezdinde görüşlerin temsili daha ılımlı şekilde mümkün olup, bu görüşlerin üstünde bir yere sahip olan Cumhurbaşkanı tarafsızlık niteliği ile sorunları giderici bir kimliğe sahiptir.
Başkanlık sisteminin kutuplaşmayı arttırma ihtimali, değişikliklerin toplum tarafından değerlendirilme imkanı bulunmayan bir ortamda gündeme gelmesi, yasama ve yürütme keskin şekilde ayrılmasına karşın yargının bunların üzerinde ve bağımsız bir fonksiyona sahip bulunmayışı, yargı erkine gereken bağımsızlığın sağlanamamış olması, yürütmenin yasama fonksiyonunu yerine getirebilecek bir çok düzenlemeyi yapabilecek güçte oluşu, dolayısı ile yürütmenin yasama ve yargı karşısında çok güçlü olması ve halkında değişikliklerden yeterli bilgi sahibi olmayışı gözetildiğinde en azından şu an için yapılan değişiklik teklifi uygun değildir.’
Şu an bu ülke parlamenter sistemin gerçekten işlediği ve Egemenlik yetkilerinin Milletin seçtiği vekilleri ile, Meclis tarafından kullanıldığı bir durumda, basiretli, becerikli, kararlı ve sorumlu yöneticileriyle bütün sorunlarını aşacak düzeydedir.
Sorun parlamenter sistemde değil, sistemi işletenlerdedir. Bu sebeple çoğunluğun söz sahibi olduğu bir sistemi, tek kişiye endeksli bir başkanlık sistemine dönüştürürseniz ülkenin ve dünyanın içinde bulunduğu bu koşullarda ve her koşulda, ülkemizin demokratik, tarafsız, bağımsız bir yönetim biçimine sahip olduğunu söylemek imkansız olacaktır.