SANATÇILARIMIZ ORDU'YA KIRGIN MI?
Ordu’nun derelerinin çıkardığı şırıltılı ses, o kadar çok sanatçı üretti ki...
Hemen her ilçesinde, Türkiye’de adını duyurmuş bir sanatçısına mutlaka tanık olursunuz.
Elbette burada isim sayma riskine girmeyeceğim.
Çünkü mutlaka unuttuklarım olacaktır.
Ordu’nun fındık üretimiyle birlikte sanatçı üretiminde de önemli bir yer tuttuğunu söylemek abartı değildir.
Belki de hiç bir ile nasip olmayan bu avantaj, hiç kuşkusuz bizim için gurur vericidir.
Bu tabloda akla gelen en kritik soru şu:
“Bu devasa potansiyelden Ordu olarak yeterince yararlanıyor muyuz? Yararlanabiliyor muyuz?”
Bütün bir şehir otursak ve bunun üzerine yoğunlaşsak...
Gönlümden geçenin mümkün olamayacağını biliyorum.
Zira pratikte bunun geçerliliği yok.
Çünkü Ordu, bu ve benzer konuları enine boyuna tartışabileceği ve çözüm bulabileceği “adam” gibi bir platformdan yoksundur.
Aslında kent konseyleri bunun için var.
Herkesin söz sahibi olabildiği bu platformda bütün sorunlarımızı masaya yatırabiliriz.
Şahsım olarak önemli sonuçların alınacağına da inanıyorum.
Gel gör ki; bu güne kadar bir çok yönetici bu konuda elini kolunu oynatmadı.
Niye?
Olmaması için sebep ne?
Çekindiğimiz ne var?
Üşeniyor muyuz?
Özellikle kültüre sanata en üst düzeyde destek vermesi gereken siyaset ve bürokrasi neden minderden kaçıyor?
Daha acısı...
Halkın yararına olan bu konulardan kaçacak idiyseniz o görevlere neden gelirsiniz ve o makamlara neden talip olursunuz?
Bundan üç-dört yıl önce bu şehirde bir sinema filmi çekildi.
2013 yılında Korgan’da çekilen Şipşak Anadolu filminin yönetmeni, senaristi ve oyuncularının büyük bir bölümü bizim insanımızdı.
Korganlı önetmen Şenel Aldı, geçenlerde Tv52’de yayınlanan Zamansız Yağmurlar programına çıkıp konuştu.
Ve her Ordulu sanatçı gibi o da ilgisizlikten yakındı.
Canlı yayında çizdiği tabloyu ibretle ve esefle izledik.
İnsan sormadan edemiyor.
Neden hep böyle olmak zorunda?
Burnunuzun dibinde sanatsal bir hadise var ve siz bunu ısrarla görmezden geliyorsunuz.
Diyelim ki; filmi çekenler sizi ziyaret etmedi.
Onlar gelmiyorsa siz gidin...
Makam araçlarınız ne için var?
Bilmiyorsanız söyleyeyim:
Sanatçının ayağına gitmek onur kırıcı değildir. Bilakis onurdur.
Sizler, Ordu için önemli bir tanıtım fırsatı olan bu çalışmayı göremeyecek kadar basiretten ve vizyondan yoksun olamazsınız.
Şunu da belirteyim:
Şipşak Anadolu filmi, konuyu izah edebilme açısından sadece bir örnektir.
Bunun gibi daha nice çalışmaları görmezden geldiğimizi rahatlıkla söyleyebilirim.
Ne acıdır ki; Ordulu sanatçıların yüzde seksenlik bölümü, buna benzer sıkıntılı ve duyarsız yaklaşımlar nedeniyle memleketine kırgındır.
Ağır gelse de gelmese de şu ifadeyi kullanmak zorundayım:
Sanatçılarımızı küstürerek, inciterek Ordu’ya en büyük kötülüğü yapmaktasınız.
HOŞÇAKALIN.