Acil Servise Kız Bakmaya Gittim...

Facebook'ta Paylaş

Özellikle 2. körfez savaşı sırasında kıymeti kendinden menkul bazı emekli askerler kanal kanal dolaşıp saçma sapan yorumlar yaptıkça bu rütbelere gelmiş insanların nasıl bu kadar donanımsız ve dünyadan kopuk olduklarına şaşırırdım.
Beterin beteri varmış.

Koskoca bakanlar, başbakanlar kahvehane köşelerinde en cahil vatandaşların söylemeyeceği saçma sapan cümleleri bir biri ardına sıralıyor.

Artık bu boş anlamsız konuşmalar beni şaşırtmıyor.

Liyakatten ziyade sadakatin ön plana geçmesi , tepeden tırnağa vasıfsız insanlarla doldurdu yönetimi.

Başbakan grup toplantısında konuşuyor ; Hastaneler o kadar şirin hale gelmiş ki acil servislere vatandaşlar kız bakmak için gidiyormuş.
Yaaa Sabır…

Halbuki acil servislerde tebdili kıyafet dolaşsa birbiri üzerine çıkmış, canıyla uğraşan vatandaşlar, yetersiz sayıda ve düşük motivasyonlu, yüzünden düşen bin parça sağlık personelleri ve patlamaya hazır bomba gibi dolaşan hasta refakatcileri görecek.

Aynı şahıs haberleşmeden sorumlu bakanken gençlere tavsiyelerde bulunduğu bir toplantıda '' Bulut diye bir şey var…Bu bilişim… Fazla kafa yorarsan sıyırırsın'' şeklinde yersiz ve amaçsız konuşmalar yapmış ve sözlerinin sonunda kalabalık dinleyicilerden kahkahalar eşliğinde yoğun alkışlar almıştı .
Binali Yıldırımın bu konuşması Obama’nın gençlere sadece teknoloji kullanmakla yetinmeyip üretmelerini de tavsiye ettiği sözleriyle karşılaştırılıyor sanal medyada.

Bir bakanımızın ülkenin ümidi ve geleceği olması beklenen üniversiteler hakkında söylediği şu sözlere ne demeli ?
Devlete ihanet edenlerin çoğuna bakın üniversite mezunlarıdır.

Yurt dışında bu devletin bu milletin aleyhine çalışanlara bakın çoğu üniversite mezunlarıdır. Allaha hamd olsun İmam hatip gençliği güzel okuyor önüne bakıyor milletini seviyor devletiylede asla bir problemi yok.

Dün Devleti en ağır sözlerle eleştirirken bugün şirk koşulmaz kutsal bir yapı olarak görüyor ve itiraz edenleri tehlikeli ve anarşişt insanlar olarak sınıflandırıyorlar.

Devlet olarak kastettiği kendi partisi.
İ mam hatipliler has ve öz evlat, üniversiteler anarşist yuvası.

İmam Hatiplileri seviyor çünkü geleneksel olarak arka bahçesi, oy deposu olarak görüyorlar.
Üniversiteleri sevmiyor çünkü en ufak bir muhalefete, aykırı düşünce ve görüşe tahammülleri yok. Okuyan, düşünen insandan korkuyor ve nefret ediyorlar.
Ülkelerin gelişiminin motoru ve geleceğin ümidi özgür ve bağımsız üniversiteleri kendileri için en büyük tehdit olarak görüyorlar.

Dün YÖK için demediğini bırakmayanlar bu gün uygulamalarıyla bu kuruma rahmet okutuyorlar.
Bu ülkenin üreten, okuyan dürüst vatandaşları bu insanların sözlerini ciddiye alarak çeneleri ve beyinlerini boşu boşuna yorup ufuklarını karartmamalı.

Onların istediği düşünmeyen, itiraz etmeyen ve sorgulamayan Kuzey Kore modeli vatandaş olmamak için çalışmalı ve gelecek nesilleri bilinçlendirmeliyiz..