Basından Seçtiklerim
Reklamlar Obez Yapıyor
Bebek ve çocuklara, film ve reklam seyrederken ya da bilgisayar oynarken yemek yedirilmesi Obeziteye davetiye çıkarıyor.
Çocukların sağlığı tehdit altında. Çocuklarda büyüme ve gelişmenin en hızlı olduğu dönemin. Doğumdan iki yaşın sonuna kadarki süreci kapsadığını belirten Diyetisyen Neslihan Aktepe, süt çocuğu ve küçük çocukların beslenmesiyle ilgili. Alışkanlıkların özellikle bu dönemde kazandırılması gerektiğini ifade ediyor.
TELEVİZYONA DİKKAT! Aktepe, “Bebek ya da çocuk, Tüm algısını ekrana verdiği için tokluk hissetmiyor. Bu süre çocuk için yemek saati.Damak lezzetinden ziyade bilinçsizce ağzını açıp yutma refleksi haline geliyor” diyor.
Yavaş yavaş YEDİRİN- Tokluk merkezinin; yemeğe başladıktan 20 dakika sonra uyarıldığını vurgulayan AKTEPE “Bu süre içinde çocuğa ihtiyacından fazla yemek yedirilir.Çünkü tokluk merkezinin uyarılmasına izin verilmeden peş peşe yemek yedirilmektedir. Oysa tam tersine yemeğinin yavaş yavaş. Çiğnenerek tüketilmesine izin verilmeli” diyor.
KIRGINLIKLARI AFFEDİN ÖMRÜNÜZ UZASIN
Kişisel Gelişim Uzmanı İkbal KAYA affetmenin uzun yaşamın ilk anahtarı olduğunu belirtti. “ İnsanın ruh haliyle sağlığı arasında hafife alınamayacak derecede bir bağ vardır. Bizim negatif duygu ve düşüncelerimiz bizleri.Hem psikolojik, hem de fizyolojik açıdan etkiler. Kaya şöyle devam ediyor: Bu konuda yapılan pek çok araştırmaya göre; Negatif duygular kişilerin hormonel dengelerini bozuyor. Bu dengenin bozulmasıyla birlikte. Bağışıklık sistemimizde de sorun ortaya çıkmaya başlıyor.
ENSESİ KALINLAR UYKU APNESİNİN PENÇESİNDE
Uyku apnesi genellikle kilolu kişileri tehdit ediyor.Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bülent ÇİFTÇİ Kilo aldıkça hastalığın şiddetinin ağırlaşması riskinin de arttığını vurguluyarak şöyle konuştu: Çene yapısı geride, kısa boyunlu. Erkeklerde, üst solunum yollarında darlık bulunan kişilerde. Kiloların artması uykuda nefes durmalarının ortaya çıkışını kolaylaştırmaktadır. ‘Ensesi kalın’ olarak tabir edebileceğimiz bu kişiler de hastalığın görülme riski’ daha fazladır.
KONYA-TAHRAN uçuşları başlıyor- Bakan Ünal,
Önümüzdeki günlerde Konya-Tahran uçuşlarının başlayacağını belirterek şunları söyledi: “İran’la bizim bir çok ortak değerimiz var.İran Milli Kütüphanesinde Farabi Salonu, İbn-i Sina Salonu var. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin Mesnevisi var. O ortak hikayeyi birlikte planlamak ve dünyaya birlikte sunmak istiyoruz. Sadi Şirazi’nin Bostan ve Gülistan’ı herkesin elinin altından geçmiştir. Ben İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sultanifere, Sadi Şirazi ile ilgili uluslar arası ortak bir etkinlik yapabileceğimizi söyledim.
İşte ABD’nin Osmanlıyı bölme planı-
AMERİKAN NY Times gazetesi, Osmanlı topraklarını paylaştıran Sykes –Picot Anlaşmasının 100. Yıldönümünde arşivden yeni bir haritayı sayfalarına taşıdı. Dönemin ABD Başkanı Woodrow Wilson tarafından hazırlanan İstanbul ve çevresini içine alan Constantinopolitan, İzmir’in bulunduğu Smyrna, Kürdistan, Erzurum ve çevresini de kapsayan Ermenistan, Mezopotamya, Suriye ve Türkiye olarak ayrılıyor.
Sevgisiz zeka, bizi küstah yapar.
Sevgisiz diplomasi, bizi iki yüzlü yapar.
Sevgisiz başarı, bizi kibirli yapar.
Sevgisiz zenginlik, bizi haris yapar.
Sevgisiz uysallık, bizi hizmetkar yapar.
Sevgisiz yoksulluk, bizi mağrur ve aksi yapar.
Sevgisiz güzellik, bizi gülünç yapar.
Sevgisiz kudret, bizi zorba ve despot yapar.
Sevgisiz çalışma, bizi köle yapar.
Sevgisiz sadelik,bizi değersiz yapar.
Sevgisiz kural, bizi tutsak yapar.
Sevgisiz siyaset, bizi bencil yapar.
Sevgisiz inanç, bizi bağnaz yapar.
Sevgisiz hayat. . . Anlamsızdır.
Not:Sevgi sözcüğü yerine ‘değer’ odaklı başka bir kavram konularak da okunabilir.
Sevgi ve saygılarımla.
Kaynak Kişi: Hümeyra ŞAHİN