OLMAK YA DA OLMAMAK
. Mesajınız var.. Artık başarabilirsiniz..
Önceki yazılarımda kendimizi bir çizgi üzerinde neredeysek işaretlememiz gerektiğini ve böylelikle farkındalığımızı arttırarak hedefe ulaşabileceğimizi belirtmiştim..
Bu çizgiyi, kafamızdan değil attığımız adımlar ve yaptığımız işler ile varoluşumuzda yarattığımız noktaların oluştuğunu da işlemiştim. Şimdi şöyle bir düşünelim, çizgimiz oluştu farkındalığımız da tamam, peki nereye gidiyorum? Aslında tüm bunları yazarken anahtar kelimeyi en sona bıraktım..
Tüm bu olgular ile hayatımızı idame etmenin amacı, yaşam olgusu sona ermeden, çözüm olan Hedef'dir.. Kendimize bu hayatta ne olmak ya da olmamak istediğimizi sormalıyız önce. Cevaba göre de hedefimizi oluşturmalı ve o hedefe giden yolda nokta atışları yapmamız gereklidir..
Attığımız her nokta dile getirilmeden görülebilen adımlar olmalıdır.. Hedeflediğimizin olmasını da olduğumuz yerde bekleyerek sözel olarak değil daima hareket ederek uygulamalı olarak ilerleyerek sağlamalıyız.. Hedefe ulaşmak başarmaktan da öte ne kadar çok istediğinize bağlıdır.. Bir gün Socratese bir öğrencisi 'ben de sizin gibi iyi bir düşünür olmak istiyorum' demiş.. Socrates de cevap vermemiş..
Ertesi gün öğrenci aynı cümleyi yinelemiş ve Socrates onu da alıp bir nehrin kenarına götürmüş.. Kafasını defalarca suya sokup çıkarmış ve en sonunda öğrenci isyan edip çırpınınca durmuş. Öğrenci böyle birşeyi neden yaptığını sorduğunda Socrates ' demin yaşamayı yaşamı ne kadar çok istedin değil mi?
İşte olmak istediğin şeyi de aynı şekilde istiyor musun önce onu düşünerek başlamalısın.!.' der.. Ne olmak ya da olmamak istediğimizi net bir şekilde düşünmeli ve ona göre adımlar atmalıyız işte tüm mesele bu.. Evrende bir noktayız ve mesajımız net başarılarımız az Zaman'da çok ve sonsuz olmalı..
Hayırlı Cumalar Saygılarımla
Mimar Elif ÇAMAŞ ÖZATİK