YENİ YILIN GETİRDİKLERİ
Zaman kavramı değişti. Sanki zaman dilimi denen şey hızlı bir sayaca bağlandı ve bu sayacın ayarı gün geçtikçe hızlanıyor. Yılbaşları doğum günlerini kovalıyor ve her bir yıl, bir öncekinden daha hızla hayatımızdan çekip gidiyor.
İnsanın hayatta meşguliyetinin ve sorumluluğunun artması mı saatleri, günleri birbiri ardına deviriyor, yoksa benzer günlerin peşpeşe sıralanışımı bu etkiyi yaratıyor. Beyin hızlı bir film gibi dönmekten zamanı algılayamıyor ya da art arda gelen benzer objeler zamanın ardıllığını dondurup, beynin her günü aynı algılamasına yol açıyor.
Yaşamın teneffüs aralarını hep kaçırdığımızdan ve soluklanıp biraz olsun, farklı bir dünyanın, farklı bir aralığından, kendimize dönüp bakamadığımızdan olsa gerek, nesneler boyut değiştirmiyor. Tek ve uzun bir çizginin biteviye yaşanan serüveninde, çizgiler hep aynı boyutta olduğundan, yeni bir yılın geçmişi ayıran çizgisi siliniveriyor. Fasit bir dairenin içinde dönüp duran hayatlar, aynı konuların ve konukların sıradanlığında yaşlanıyor.
‘Ya dışındasındır çemberin, ya da içinde yer alacaksın. Kendin içindeyken, kafan dışındaysa çaresi yok kardeşim, mutsuz olacaksın. Şiirlerle şarkılarla kendini avutacaksın.’ Diyor Yeni türkü Çember adlı şarkısında. Farklı yılları, aynı sıradanlıkla yaşayan insanlar da, çemberin dışına çıkmaya bir türlü cesaret edemeyecek ve aynı zaman diliminde kalmaya devam edecektir.
Zaman hızla akıp gitse de, her günü ya da en azından her günün birkaç saatini farkındalıkla yaşayan insanlar, geriye dönüp baktıklarında, her anı yaşanmış zaman dilimleri görecektir.
Herkesin yaşamında yenilikleri, hayalleri, beklentileri, sorumlulukları farklıdır. Herkesin yaşam çizgisi içinde farkındalık yaratacağı alanlar başkadır. Önemli olan bu farkındalığı yakalamak ve kendi yapabildiklerimizin ve sınırlarımızın en son noktasına varabilmektir. Her geçen gün, yeni bir uyanışla başkalaşan günün, hakkını verebilmektir önemli olan. Öğrenmek, görmek ve yeni başlangıçlar yapabilme gücü bulabilmektir kendinde. Yaşadığımız dakikaları birbiri ardına ekleyip, bir gün daha bitti diye takvimlere çentik atarak ilerliyorsa yıllar, o zaman üzülmeli geçen yıllara. Fakat her koşulda ve her mekanda bir çıkış yolu, bir yenilik bir umut kırıntısı bulup, sayfalar dolusu karalamaların içine bir tek güzel cümle dahi ekleyebiliyorsak ne mutlu bize.
A.Huxley ‘ Hayat aldığımız nefeslerin toplamı değil, nefesimizi kesen anların toplamıdır .’ diyerek çok güzel söylemiş. Öyleyse bu yıl, gerçekten farkındalığımızı yaşayabileceğimiz ve hayata güzel bir cümle ekleyebileceğimiz bir yıl olsun bizler için. Yeni yıl en başta sağlık, sonrasında farklılık getirsin hayatınıza. Ve insanca duygularla birbirimizi anlama, birbirimizin hayatlarını ağırlaştırmak yerine hayatın hafif yanlarını da hep birlikte yaşamak ümidiyle, mutlu yıllar…