FATSA O KADAR BASİT DEĞİL"
Fatsa deyip geçmeyin.
Fatsa’yı küçümsemeyin.
Hatta Fatsa kendini “ezik” görmesin.
Bu ilçede yaşayıp tepeden bakanlara da sesleniyorum.
Sıradan insanlara bir de göz hizasından bakmayı deneyin…
Size göre “aşağılarda” olsa da bambaşka bir Fatsa göreceksiniz.
Bir avuç ilçe sınırları içinde farklı hayatların da yaşandığını keşfedeceksiniz.
Görmezden gelmenize, her türlü ihmalinize ve ilgisizliğinize yenik düşmeden Fatsa’nın farklı açılarını izlemelisiniz.
Mesela; Kurtuluş’un, Şerefiye’nin, Fatih’in ya da Evkaf’ın varoşlarını en son ne zaman gördünüz?
Meşebükü’nü, Taşlıca’yı, Hamlık’ı, Ayazlı’yı, Konakbaşı’nı sormuyorum bile…
Ayrıca Boztepelerde, Çakırtepelerde “fink” atanlara sormak isterim.
Hamlık Tepesi’ne, Çullu’ya ve Yedikapı’ya çıktınız mı hiç?
Elin memleketindeki tepe de, bizimki vadi mi?
Yoksa bizim tepelerden Fatsa’mız çok mu çirkin görünüyor?
O nedenle mi o tepelerden birine veya bir kaçına, ilgi ve cazibe merkezi olacak bir sosyal tesis yapmayı aklımıza getirmiyoruz?
Diğerlerinden farkımız ne?
Yaşadığımız yere olan bu ilgisizlik niye?
Bu ilçe şartlarında sosyo-ekonomik anlamda işini yoluna koyanlar, geride neler olduğunu biliyor mu?
Fatsa gençliğinin tamamının “baba parasıyla” gününü gün ettiğini mi düşünüyorlar yoksa?
Kimsenin kimseyi düşünmediği bir Fatsa, kime haz ve gurur verir acaba?
Üzülerek söylemeliyim ki; Fatsa’nın bu tablodan hicap duyacak yığınla insana ihtiyacı var.
Bazı sivil toplum kuruluşları ve bazı kurumlar, belki bazı gençlerin iyi bir eğitim almaları için elinden geleni yapıyor.
Ama çocuğunu okutamayan ve zorlanan babalar ne olacak?
Eğitimi çözsek bile olay bununla bitmiyor ki…
Sporda ve kültür-sanat alanında yetenekli gençlerin durumu içler acısı…
Talihleri yaver gitmediği için Büyükşehirlere “kapağı atamayanlar”, ilgisizlik batağında kaybolup gidiyor.
Yazık değil mi bu gençlere?
Yazık değil mi bu Fatsa’ya?
Öyle ya…
Fatsa’nın varoşlarında nasıl bir hayat sürdürüldüğünü bilmeyenler, gençliğini nereden bilsin?
“Sosyal sorumluluk” diye bir kavramdan haberleri var mı acaba?
Bunu da geçtim.
“Ekmeğini yedikleri” Fatsa’ya karşı en ufak bir sorumluluk duyuyorlar mı sizce?
Korkarım; sözünü ettiğim “zümrenin” Fatsa’nın değerlerinden de haberi yoktur.
Nice tarihi ve kültürel miraslarımız var; Hekimoğlu gibi…
Nice besteci, güfteci ve şairlerimiz var; Dursun Ali Akınet, Avni Kaysal gibi…
Sinemada nice insanımız var; Kadir İnanır, Metin Yıldız gibi…
Nice yazarımız, bilim insanımız, spor adamımız, eğitimcimiz var.
Bu toprakların genleri, daha nice değerleri ortaya çıkarmaya hazır.
Ancak gençliğinin unutulmaması ve ihmal edilmemesi şartıyla…
Fatsa küçük değil… Fatsa basit değil…
Sadece kabuğunu kırmaya ihtiyacı var.
Hepsi bu…
HOŞÇAKALIN