UZLAŞIN SEL GELİYOR...
Sınırlarımızın dışında komşularımızda devam eden savaşlara sadece seyirci kalıyoruz. Ne olup bittiği ile dahi çok fazla ilgilendiğimizi düşünmüyorum. Önce Irak,şimdi Suriye,belki yarın Yunanistan,biraz İran,bazen Ukrayna ve Azerbaycan Ermenistan da devam eden silahlı çatışmalar kargaşa ve sorun yaratmaktan öte bir işe yaramıyor...
Biz de ise silahlara sözde veda edildi ve demokratik mücadele başlayıverdi bir anda. Hem de ne demokratik bir mücadele ki,bölücü örgütün bizzat lideri olan bebek katilinin öz yeğeni gencecik yaşına ve şaşı gözüne rağmen milletvekili seçildi.Sınırlarımızın dışındaki ülkelerde kurulan YPG,HPG,IŞİD ya da yeni adıyla DEAŞ gibi örgütler ise hala silahlı mücadeleyi sürdürüyorlar.Alfabede harf kalmadı yeni örgütlere verilecek.O kadar çoklar ki...
Işid adı kimi nasıl ve niye rahatsız etti de deaş oluverdi bilemiyoruz ama,kim kimin safında ve neler oluyor bir bilene henüz rastlamadık.Sadece biz de artık dağdakilerin meclise taşındığını gördük ve sözde rahat ettik.Allah sonumuzu hayır eylesin.
Gelen ve görünen bu büyük tehlikeye rağmen,Akp tek başına iktidar olamıyor diye kendisini kazanmış gören muhalefet partilerinin uzlaşmaz ve seçim öncesindeki gibi açıklama yapmaları kime ve neye hizmet ediyor bilemiyoruz.20-25 ilde milletvekili çıkararak,ülkede seçimin galibi gibi lanse edilen geçmişi bölücü,niyetleri de hala bundan farklı olmayan bir partinin bulunduğu mecliste,söz konusu vatan ise gerisi teferruattır diyebilecek bir zihniyet bekleniyor kamuoyu tarafından ama nafile...
Kibir,çekememezlik,tembellik,saltanat düşkünlüğü,ahlak yoksunluğu gibi temel özellikleri olan milletimiz daima bölünmeye ve parçalanmaya müsaittir.Bizi geçmişte de savaşla değil,yukarıda saydıklarımı kullanarak içimizden yıkmışlardır. Ben yoksam hiç kimse olmasın diyen bir zihniyetten gelecek ve istikrar beklemek bulanık suda balık avlamaya benzer. Ama bu sefer durum ciddi ve tehlike büyük. Sağduyulu,mantıklı ve güçlü bir hükümet bir an önce kurulmalı ve geri kayan araç tekrar hareket etmelidir. Yoksa uçuruma az kaldı,demedi demeyin...