Görüntülenen Sayı: 2284
2803 | Yayım Tarihi: 24 Nisan 2015 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » Unutuyoruz, Kimin Ümmeti Olduğumuzu!

Unutuyoruz, Kimin Ümmeti Olduğumuzu!


Facebook'ta Paylaş

     Bu hafta 'kutlu doğum haftası'. Her sevginin en yücesini içinde barındıran, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed ( S.A.V ) doğduğu haftanın içersindeyiz. O sevgisinin yanında, bizim tahmin dahi edemeyeceğimiz sınavlardan geçti.

     Biz şimdi diyoruz ya şöyle sıkıntım var, böyle sıkıntım var diye. Dünyadaki tüm sıkıntıları toplasak, Efendimiz'in (S.A.V) sıkıntılarına yanaşamazdı. Daha Efendimiz gözünü dünyaya açmadan, babasını, 6 yaşındayken, annesini kaybetmiştir, Peygamber Efendimiz ( S.A.V ). 8 Yaşında ise kendisine bakan dedesini, ardından amcasını toprağa koymuştur. 7 Evladının, 6'sının annesi Hz. Hatice'yi de kaybeder, Efendimiz. Bunlarla da bitmeyecektir sınavları. 7 Tane evladı olmuştur Efendimiz'in ( S.A.V ). Bunlardan üçü erkek, dördü ise kızdır. Oğulları Ebul Kasım, İbrahim ve Abdullah daha 3 yaşına dahi gelmeden vefat ederler. Kızlarından ise Hz. Fatma annemiz hariç, Ümmü Gülsüm, Rukayye ve Zeynep, Peygamber Efendimiz ( S.A.V ) daha dünyasını değiştirmeden vefat etmişlerdir. Hani evlat acısı yaşayan acılı ana-baba der ya, '-Ben böyle acı tatmadım!' diye. İşte düşünün o tarifsiz acıdan, 6 kere yaşar, Efendimiz ( S.A.V ). Altı evladını kendi elleriyle toprağa verip, hepsinin de cenaze namazını kıldırır. Eşim ve ben, daha dünyaya gelmeden kaybettiğimiz evladımız için, ne kadar üzüldüğümüzü hatırlarken, Efendimiz'in ( S.A.V ) ne ızdırap çektiğini, tasvir edecek bir kelam yok. Dünyada ki en tatlı sevgi, torun sevgisidir denir ya hani. Efendimiz ( S.A.V ) de torunlarını çok severdi fakat onların da acısını yaşadı. Amcası Ebu Leheb'in ve eşi Ümmü Cemil'in Efendimiz'e çektirdiklerini ise Tebbet duasının, manasını bilen herkes bilir.

     Peki bunca acıya rağmen, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed ( S.A.V ) ne yapmıştır? Rabb'ine sevgisinden birşey eksilmiş midir? Hiç isyan etmiş midir? Ümmetine sırtını dönüp, kendini eve kitlemiş midir? İçindeki insan sevgisinde, en ufak azalma olmuş mudur? Asla ve katta olmamıştır. O, kendine onca çileyi çektirmiş Ebu Leheb'e bile, hep af istemişti Rabb'inden.

     Ya biz, O'nun ümmeti olarak ne durumdayız? Karşımızdakini sırf İNSAN diye, sevebiliyor muyuz mesela? Makam ve şöhret sahibi olunca, geride kalanlara ahde vefa gösterebiliyor muyuz? Zor durumda ki komşumuza veyahut akrabamıza yardım elli uzatabiliyor muyuz? Fakiri, hakir mi görüyoruz, yoksa başımıza taç mı ediyoruz? Engellileri önemsiyor muyuz, bize ne deyip, gülüp geçiyor muyuz? Meclisimize gelmiş birini, dinine, ırkına, soyuna, partisine, makamına, tuttuğu takıma veya oy verdiği partiye göre mi katagorize ediyoruz, ya da Rabb'imin benim gibi bir kulu diye mi ağırlıyoruz? Parası varken aslan, kaplan dediklerimize, parasını kaybedince de aynı muameleyi gösterebiliyor muyuz? Biz bu soruları ne zaman olumlu yönde cevaplarız, işte o zaman Peygamber Efendimiz'e ( S.A.V ) layık bir ümmet oluruz. Rabb'im sana layık olan ümmetinden eylesin hepimizi. Amin.

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.