ALTIN
3 Eylül’de Erenyurt’ta altın madeni ile ilgili bir sunum yapıldı. B sunumda birçok sivil toplum platformu, siyasetçiler ve köyde yaşayanlar vardı. Yapılması planlanan maden Erenyurt’a çok yakın. Aslında Bahçeler’de kurulması planlanan maden sadece o civardaki köyleri değil, hepimizi ilgilendiren boyutta bir maden ocağı. Çünkü geçen haftaki yazımda da bahsettiğim gibi, altın madeni siyanürle altın ayrıştırması yapılan bir maden. Bugünkü yazımda da sizlere tarihte yaşanan bazı maden kazalarından istatistiklerden bahsetmek istiyorum.
Filipinlerde Surigao del Norte altın madeninde barajın temelinde yenilme olunca 500 000 m³ zehirli atık tarım alanlarına yayıldı.
- Kırgızistan’daki Kumtor altın madenine siyanür taşıyan bir kamyon Barskun nehrine uçtu. Zehir 8 km sonra Orta Asya’nın en büyük kaplıcalarının bulunduğu noktada İssik Gol’üne ulaştı.
- Filipinlerde Surigao del Notre altın madeninde yıpranan bir borudan atık çıkışı sonucu yine bir kaza meydana geldi. 700 000 m³ zehirli çamur tarlalara yayıldı.
- Romanya’da Baia Mare altın madeninde aşırı yağışlar sonucunda baraj taşıp yırtılınca 100 000 m³ siyanürlü akışkan Tizsa ve Tuna ırmaklarına boşaldı.
- Endonezya’da Grasberg altın madeninde baraj taştı. Amungme yerlilerinin köyleri zehirli çamur istilasına uğradı.
- Gana’da Whassa bölgesindeki altın madeninde 15 gün ara ile iki baraj hasar görüp çevreye boşaldı. Asuman nehrinin büyük bir bölümünde yaşam bitti.
- Nevada’da binlerce hayvan siyanür zehirlenmesinde oldu.
- Şili’de 14 atık barajının 10’unda deprem sonrası çatlak sonucu sızıntı sonucu 22 insan yaşamını yitirdi.
- Batı Virginia’da yoğun yağmurlar sonucu atık barajı çöktü 155 kişi öldü!
- Papua Yeni Gine’de 2100 m’lik dağ tıraşlandı yoğun yağmur sonrası siyanürlü toprak aktı ve yöre halkı başka yerlere göç etmek zorunda kaldı. Aynı firmanın siyanür taşıyan gemisi battı ve deniz yaşamına ciddi zararlar verdi.
- Guyana’da zehirli atık havuzu patladı. 2 gün içinde ülkenin iki büyük nehrine 4milyar ton atık çamur karıştı.
- Güney Colorina’da yağmur sonucu süzme altın rezervi çöktü, on binlerce balık ve canlı oldu.
- New Mexico’da tehlikeli atık alanında yapılan tetkikler sonucu 800’den fazlasında sızıntı saptandı.
- Ekvator’da maden bölgesinde meydana gelen heyelan neticesinde 300 kişi, Nobnibya’da 100 kişi öldü.
- Brezilya’da altın çıkarılmasını reddeden ilkel bir kabilenin 16 genç erkek üyesi maden işçileri tarafından öldürüldü.
- Bolivya’da maden artığının aşağıya kayması sonucu yüzlerce insan öldü.
- İdoha’da tonlarca atığın havuzlardan çevre sularına karıştığı tespit edildi. 1200 Kızılderili yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kaldı.
- Güney Afrika’da siyanürlü havuz yağmurlar nedeniyle taştı ve 150 kişi öldü.
‘ Altın madenine sıcak bakan köylülerde olabilir ve sizlere şunu diyeceklerdir:” İlk olarak siyanür altın aramada değil, altını ayrıştırmada kullanılıyor. İkinci olarak altın topraktan değil kayadan çıkarılıyor. Yani maden sahasındaki toprağa siyanür döküldüğü falan yok sadece elde edilen kayalardan altını ayrıştırmak için kullanılıyor. Kullanılmış siyanür, arıtma işlemine tabi tutulduktan sonra tekrar havuzlara aktarılıyor…”. Çünki bu tarz altın arama faaliyetleri filmlerdeki gibi yer altına inilip yapılmıyor,açık havzalar şeklinde bütün alan toprak kazılıyor ,bu topraktan altın siyanürle ayrıştırma yapılıyor,bu bile başlı başına doğa katliam değil de nedir?’ Der bir kaynakta…
Şunu çok iyi bilmeliyiz . O kazmalar, mezar kazmaktadır! Altın kazmaları geriye büyük bir enkaz bırakır. Hasta insanlar, ölümler ve yokolmuş bir doğa. Peki neyin uğruna. Üç beş yıl, üçyüz kişinin iş imkanına sahip olması ve sonrasında bu imkanlardan mahrum kalması için mi? Ya da bir şirketin daha da fazla kazanması için mi? Değer mi?