Gelelim bugüne: Yaklaşık 35-40 yıldır siyasetin içindeyim. Ağustos ayı sonunda 62. hükümetimiz kuruldu. İnanın bir zamanlar HAS parti genel başkanı iken ‘’Harun olmaya geldiler. Karun oldular. Biz AKP gibi firavunlaşmayacağız’’ diyen hemşerim Sayın Numan Kurtulmuş’un söylentilerde olduğu gibi bakan yapılıp yapılmadığı dışında hiçbir şeyi merak etmedim. Kimin bakan olduğunun ne önemi var ki? Adamlar o kadar uyumlu ve o kadar ahenk içinde çalışıyorlar ki tek bir ses çıkıyor. Hiç kimse kendi düşüncesine göre bir uygulama yapmıyor, yapamıyor. Az farklı bir ses çıksa hemen bir düzeltme yapılıyor. Zaten söyleyen de: ‘Ben şöyle demek istemiştim’ diyerek söylemek istediğinin yanlış algılandığını vurguluyor. Onurlu, gurulu insanlar çark etmezler. Çark etmiyorlar. Sadece söylediğini yanlış anlayan bizlere, anlamadığımız hususu biraz daha açık bir dille ifade edip, düzeltme yapıyorlar. Dün böyleydi, bugün de böyle, yarın da böyle olacağından hiç kuşkum yok. Öyleyse neden heyecanlanayım?  A veya B bakanı Ali olsa ne fark eder, Veli olsa ne fark eder? 

Bu arada her ne kadar AKP gibi firavunlaşmasa da AKP den bakan olan Sayın Numan Kurtulmuş için gerçekten ama gerçekten sevindim.  Sakın bu cümlemi nükte olarak algılamayın. Neden sevindim biliyor musunuz? Eğer memleketini aklına getirir de Ordu’nun en ücra köşesine bir çivi çaktırırsa O benim için gurur verici olur. Kendisi ile onur duyarım. Gurur duyarım. Gelişmeleri hep birlikte izleyeceğiz. Gören duyan varsa bana iletsin. Sayın Bakanın yaptığı en küçük bir hizmeti görürsem bu sütunlarda açıkça mutluluğumu dile getireceğim.