Görüntülenen Sayı: 2247
2803 | Yayım Tarihi: 1 Ağustos 2014 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » Büyük Nutuk

Büyük Nutuk


Facebook'ta Paylaş

 DOĞU   CEPHEMİZDE   ERMENİLERLE   SAVAŞ   BAŞLIYOR
    Saygıdeğer   efendiler, Doğu   sınırlarımızda   acele   olan   işlerimizden   dolayı, Celalettin   Arif   Bey’in, Erzurum’un  inkılap   tarihinde   bıraktığı   izi   daha   fazla  ele   alıp  incelemeye   elverişli   değildir. Arzu   ederseniz   o   günlerde   Doğu  sınırlarımızdaki  ciddi   işlere   geçelim.
    Yüksek   heyetinizce   de   bilinmektedir   ki, Mondros   Ateşkes  Anlaşmasından   beri Ermeniler, gerek   Ermenistan   içinde;  Gerek   sınıra   yakın   yerlerde. Türkleri   toplu   olarak   öldürmekten   bir   an   bile. Geri   durmuyorlardı. 1920   yılının   sonbaharında   Ermenilerce   yapılan   zulümler. Dayanılmaz   bir   aşamaya   geldi. Böylece   Ermenistan   seferine    karar verdik.9   Haziran   1920   tarihinde,   Doğu   bölgesinde   geçici   seferberlik    ilan   ettik. 15. Kolordu   Komutanı   Kazım   Karabekir   Paşa’yı   Doğu   cephesi   komutanı   yaptık.1920   Haziran’ında,Ermeniler, Oltu’da kurulan, mahalli  Türk Yönetimine   karşı   hareketle.  O   bölgeyi   ele   geçirdiler. Dışişleri   Bakanlığı   tarafından  Ermenilere   7   Temmuz   1920’de   bir   ültimatom   verildi. Ermeniler   aynı   şekilde   hareketlerine   devam   ettiler. Sonunda, seferberlikten,   üç buçuk   dört   ay   kadar  sonra, Ermenilerin  Kötek, Bardiz   bölgelerinde   toplanan  kuvvetlerimize   taarruzu   ile  savaşa  başlandı.
    Ermeniler, 24   Eylül   1920   sabahı   Bardiz   cephesinden   baskın   şeklinde   yaptıkları   genel   bir   taarruz   ile   başarıya   ulaştılar. Efendiler; Doğu   cephesinin   bu   can   sıkıcı   bilgiler   veren  raporunu   okurken, Celalettin   Arif   Bey’in    de, Ermenilerin   taarruz    günü   olan    24   Eylül’de  yazılmış. Bildiğimiz   ültimatomunu   alıyordum. (Belge: 259) Ermeniler   geri   püskürtülüp  girdikleri   bölgelerden   atıldılar. Ordumuz   28   Eylül   sabahı   ileri    harekete   geçti. Aynı   günde    Erzurum’un   elli   imzası   da   Ankara’ya  taarruza   geçiyor. Ne   kötü   tesadüf! … Sanki, bu   efendiler, Ermenilerle   aleyhimizde   harekette  sözleşmiş   gibiler…
    Ordu   29   Eylül’de  Sarıkamış’a   girdi. 30   Eylül’de   Merdenek işgal   edildi. Fakat   bazı   sebepler   ve   düşüncelerle   28   Ekim  1920   tarihine   kadar.Bir   ay   süreyle.Sarıkamış    Laloğlu   hattında   kaldı. Bu   sebeplerden    birininde,  Erzurum’da   bulunan   Celalettin   Arif   Bey   ve   arkadaşlarının   yarattıkları    durum   olduğunu   tahmin   edersiniz. Gerçekten   de, Kazım   Karabekir   Paşa’nın   29   Eylül   1920   tarihinde  Sarıkamış’tan   çekilen    telgrafında: 30   Eylül’de   cepheyi   gezip   gereken   talimatı   verdikten   sonra   Erzurum’a   giderek. Orada   geçen   olayı   sonuçlandırılacağı   arz   olunur…Diyordu.
    Kazım   Karabekir   Paşa, 30   Eylül   1920   tarihinde, Sarıkamış’tan Celalettin   Arif   Bey’e   yazdığı  bir  şifrede:
    “Erzurum   halkı   adına   kırk   elli   imza   ile   çekilen   açık   telgraf   dış   düşmanların   milyonlar   sarf   ederek   elde   edemeyeceği   bir   belgedir. Olayın   kendisinden. Daha   yıkıcı   ve   doğuracağı   ağır   sonuçları. Cephe   durumundan  daha   önemli   gördüğümden. Yarın   Erzurum’a  geleceğimi   bildiririm”   diyordu. Celalettin   Arif   Bey,5-6  Ekim   1920   tarihli   telgrafıyla. Özellikle   vatansever   ordu   içinde   değerli. Halkın   güvenini  kazanmış   pek   çok   subay   ve üstsubay   bulunduğundan. Yolsuzluk   şikayetleri   elbette   ordunun   dayanma   gücünü. Disiplin   esaslarını   etkileyecek    kadar    büyümemiştir. Şeklinde   bilgi   veriyordu.
ORDULARIMIZIN ÜST SUBAY  VE  SUBAYLARI   HAKKINDA  BİLİNEN BİR   GERÇEK
    Yıllarca   vatanın   çeşitli   savaş   alanlarında  komuta   ettiğim  ordularımızın  Üstsubay     ve   subayları   ile   gizli,zaten   bildiğim   bir   gerçeği. Yüz   sekseninci   defa   da   olsa   duymuş   olmaktan. Elbette   çok    memnun   olmuştum.
    Efendiler, savaş   alanında   verilecek   emri   bekleyen  Doğu   ordumuz. 28   Ekim   1920   günü   Kars   üzerine   harekete   başladı.  Kars   30   Ekim’de   tarafımızdan   işgal   edildi. 7   Kasım   tarihinde   birliklerimiz. Arpaçayı’na   kadar   olan   bölgeyi   ve   Gümrü’yü   ele   geçirdi.
    Ermeniler, 6   Kasım’da   ateşkes  ve  barış   için   müracaat   etmişlerdir.Biz  de   ateşkes   anlaşmasının   maddelerini. Dışişleri   Bakanlığı   aracılığı   ile.  8   Kasım’da  Ermeni   ordusuna   bildirdik. 26   Kasım’da   başlayan   barış   görüşmeleri    2   Ocak’ta    son   buldu.2/3   Ocak    gecesi   Gümrü   Antlaşması   imzalandı.   ( Bugün    Azarbaycan   ile   Ermenistan arasında   olan   toprak   kavgası   halledilmedi. Türkiye   ara   bulucu   olmaya çalışsa   da   bu   iş   çok   zor.  Bizim   doğu   Anadolu’daki   sınırlarımız   1639   Yılı  Kasrı  Şirin   antlaşması   ile   İran  arasında   yapılan   sınır  durumu   özelliğini   korumaktadır. )  Hazır   ol   cenge!   Sulh  (barış)   içinde   yaşamak   istersen.
                                                   -Devam   edecek-

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.