Çanakkale Yurdumuzun Kalbidir
Şehitler Günü ( Çanakkale Zaferi ) ( 18 Mart )
27.06.2002 tarihinde 4768 sayılı kanuna göre 18 Mart Şehitler Günü olarak kabul edilmiştir.
Atatürk Anlatıyor
Mart ayında başlayan savaş aylarca devam etti. 10 Ağustos 1915 Conkbayırını almak ve bütün boğaza hakim olmak için. İngilizler 20.000 kişilik bir kuvvetle günlerce kazdıkları siperlere yerleşmişler. Hücum anını bekliyorlardı. Gecenin karanlığı tamamen kalkmış. Tan ağarmak üzereydi. 8.Tümen komutanı ve diğer subaylarımı çağırdım.Mutlaka düşmanı mağlup edeceğimize inanıyorum. Ancak siz acele etmeyin. Evvela ben ileri gideyim.Size ben kırbacımla işaret verdiğim zaman hep birlikte atılırsınız.Bu durumdan askerlerini de haberdar etmelerini istedim. Hücum baskın tarzında olacaktı. Sakin adımlarla. Süzülerek düşmana 20-30 metre yaklaştım. Binlerce askerin bulunduğu Conkbayırında çıt çıkmıyordu. Dudaklar sessizce bu sıcak gecede dua ediyordu. Kontrol ettim. Kırbacımı başımın üstünde kaldırıp çevirdim. Birden aşağı indirdim. Saat 04.30’da kıyametler kopmuştu. İngilizler neye uğradıklarını şaşırmıştı. “Allah Allah “ sesleri bütün cephelerde, karanlıkta gökleri yırtıyordu.
Her taraf duman içinde Heyecan her yere hakim olmuştu. Düşmanın topçu ateşi gülleleri büyük çukurlar açıyor. Her tarafa şarapnel ve kurşun yağıyordu. Büyük bir şarapnel parçası tam kalbimin üzerine çarptı. Sarsıldım, elimi göğsüme götürdüm. Kan akmıyordu. Olayı yarbay Servet Bey,den başka kimse görmemişti. Ona parmağımla susmasını emrettim Çünkü vurulduğumun duyulması cephelerde panik yaratabilirdi. Kalbimin üzerinde cebimde bulunan saat paramparça olmuştu. O gün akşama kadar birliklerin başında daha hırslı olarak çarpıştım. Yalnız bu şarapnel vücudumda, Kalbimin üzerinde aylarca gitmeyen Derin bir kan lekesi bırakmıştı. Aynı gün gece. Yani 10 Agustos günü Beni mutlak ölümden kurtaran. Parçalanan saatimi Ordu Komutanı (Alman) Liman Von Sanders Paşa’ya hatıra olarak verdim.Çok şaşırmış,heyecanlanmıştı. Kendileri de altın cep saatini bana hediye ettiler.
Bu hücumlarda İngilizler binlerce ölü bırakarak. Tamamen geri çekildi. Çanakkale’nin geçilemeyeceğini iyice anlamış oldular. (Önemli not: Limon Von Sanders’in 10 Ağustos 1915 gecesi Mustafa Kemal’e hediye ettiği altın saat Anıtkabir Müzesi’nde bulunmaktadır. Mustafa Kemal’in kalbinin üzerinde parçalanan saat Almanya’da Soudus aile koleksiyonundadır. (Kaynak : Ruşen Eşref Ünaydın ve A. Afet İnan)
Hamilton’un Mektubu
Çanakkale savaşları’nda 253 bin şehit veren Türk milleti onurunu, İtilaf Devletlerine karşı korumasını bilmiştir. Mustafa Kemal’in askerlerine “Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum” emri savaşların kaderinin değişmesinde önemli rol oynamıştır. Çanakkale İngiliz Başkomutanı General Hamilton, İngiltere Harbiye Başkanlığına şöyle övmektedir:
“İngiltere Harbiye Başkanlığına
Niçin geri çekildiğimizi soruyorsunuz, Bütün gerçeği tüm açıklığı ile size bildirmek isterdim. Çok cesur muharebe eden. En iyi sevk ve idare edilen asil Türk Ordusunun Albay Mustafa Kemal gibi . Dahi bir komutanın karşısında bulunuyoruz. Bunu hiçbir zaman unutmayalım.”
General Hamilton
Çanakkale İngiliz Başkomutanı 17.08.1915
Çanakkale Destanı
Yaşamaz ölümü göze almayan,
Zafer, göz yummadan koşana gider.
Bayrağa kanının alı çalmayan,
Gözyaşı boşana boşana gider!
Kazanmak İstersen sen de zaferi,
Gürleyen sesinle doldur gökleri,
Zafer dedikleri kahraman peri,
Susandan kaçar da coşana gider.
Bu yolda herkes bir, ey delikanlı,
Diriler şerefli, ölüler şanlı!
Yurt için dövüşen başı dumanlı,
Her zaman bu şandan, O şana gider.
Faruk Nafiz Çamlıbel
Çanakkale müdafası, üç mucizeler muharebesidir.Hali kurtardı; Maziye hamaset ve azametini iade etti.Vatanımızı bir vatanı ebedi yaptı. (Sami Paşazade Sezai) En güzel günler sizlerin olsun. Sevgi ve saygılarımla.