Yeni MİT Teklifi’ne Ait Düşünceler
BİLGESAM Başkanı Doç.Dr. Atilla Sandıklı yeni MİT teklifini yorumluyor: “Dünyada Batılı Demokrasiler ve egemen demokrasiler arasında yumuşak güç savaşları yaşanıyor. İstihbarat örgütleri de buna göre ya Batıdakiler gibi oluyor. Ya da Muhaberat’a dönüşebiliyor. Önemli olan demokrasinin hangi yakasında olduğunuz.”
Yeni MİT düzenlemesi için yapılan yorumlarda insanların ikiye bölündüğünü görüyoruz. Eleştirenler “ülke muhaberat devletine gidecek” diye oldukça sert bir yorum getiriyor. Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
-Ortada otuz sene önce çıkmış bir kanun var. Soğuk sava ş sona erdi.Bütün devlet kurumları gibi.İstihbarat kurumunun da yeniden yapılanması son derece önemli. Ancak olayın ne anlama geldiği. Mevcut gelişmeler içinde. Değerlendirilerek doğru sonuçlara varılabilir. Biz hep siyasi iktidar diyoruz. Ama siyaset bilimi açısından. Millet egemenliğini beş erk temsil eder. Bunlar yürütme, yasama ve yargı anayasal erklerdir. Millet egemenliğini birlikte temsil ederler. Bu üç erke siyaset biliminde iki erk daha eklendi: Medya ve sivil toplum. Türkiye’de son dönemde bunların tümünü kontrol etmeye yönelik.Girişimlerin ve otoriterleşme belirtilerinin arttığını görüyoruz.Otoriter yönetimin sürdürülebirliği açısından. Şimdi hem istihbarat örgütünü denetimden uzaklaştırmak. Hem de yeni operasyonel imkanlar kazandırmak. Şeklinde bir unsur getiriyor. DENETİM YETKİSİ KALKIYOR - Yeni düzenleme MİT’i denetimden uzaklaştırıyor mu? -Evet. Buna batı örneği verilerek karşı çıkılıyor. Birincisi, Batı da yargı denetimi var. İkincisi, yasama kurullarında komisyonlar var. Bunu denetleyecek unsurlar var. Tabii medya da denetliyor. Bizde durum ne peki? Yargı ile ilgili kararlar başbakanın iznine tabi olduğu için. Burada denetim yetkisi tamamen ortadan kalkıyor. Yani yargının denetimi kısıtlanıyor.Yasamada herhangi bir komisyonun. Böyle bir denetimle ilgili. Görev alan maddesi de olmadığı için.yasama da bunu kontrol edemiyor. Geriye sadece medya kalıyor. Ama medya mensupları ve patronlarına karşı da büyük yükümlülükler getiriliyor. Yani medyada denetleme görevini yerine getiremeyecek. Böyle olunca denetim mekanizmalarının tümü devre dışı kalıyor. Burada karşımıza şöyle bir soru çıkıyor: Otoriter yönetim havasının oluştuğu bir ortamda. MİT’in yetkilerini artırıp, denetimleri tamamen ortadan kaldırdığınız zaman.MİT demokratik ülkelerdeki istihbarat kuruluşları gibi mi? Yoksa otoriter yönetimlerdeki istihbarat örgütleri gibi mi hareket eder?
RUSYA MODELİ – Bunu nasıl öngöreceğiz? Çünkü henüz uygulama yok … Dünyada yumuşak güç savaşları yaşanıyor. Nedir burada kasdedilen? Hiç kimse “Biz demokrasi dışındayız” demiyor. Ama iki türlü demokrasi var: Batılı demokrasi ve egemen demokrasi. Rusya örneğinde gördüğümüz.Bu egemen demokrasi anlayışının bir yansıması. Rusya kendi ülkesinin Batılı demokrasiler gibi bir model olamayacağını söyleyerek. Kendisine uygun otoriter bir demokrasi ortaya koyuyor. Yani demokratik gözüküyor.Bakıyorsunuz yasama, yürütme, yargı var. Medya var ama. Bunlar batı tipi demokrasilerdeki özelliklere sahip mi? Değil.İşte aslında her şeyi belirleyen. Temel unsur, demokrasinin hangi yakasında olduğunuz.
Bu anlattıklarımız istihbarat mekanizmasını nasıl etkiliyor?
Bu anlayış çerçevesi içerisinde istihbarat örgütleri de şekilleniyor.Bu bahsettiğim Batılı demokrasiler ve egemen demokrasiler arasında bir soğuk savaş. İstihbarat örgütlerinin ana yapısını belirleyen unsur nedir? Eğer bir ülkede demokratik esaslar. Hukukun üstünlüğü prensipleri uygulanıyorsa. Yasama,yargı, yürütme birbirini denetleyebiliyor. Medya özgürce bütün gelişmeleri analiz edip değerlendirebiliyor. Toplumun farklı kesimlerini temsil eden STK’lar. Karşı çıktıkları konularda. Demokratik kanallardan baskı oluşturabiliyorsa. Orada halk üzerinde. Baskı oluşturan muhaberat tipi bir yapılanma olmaz. Ama siz bunları ortadan kaldırırsanız. O zaman muhaberat örgütüne dönüşme ihtimali daha yüksektir. Geçmiş dönemde MİT’ten insanlar uyuşturucu kaçakçılığı yaptı. Adam kaçırdı. Birçok örgüt içinde MİT’ten unsurlar olduğunu hepimiz biliyoruz.Bunların büyük çoğunluğu mutlaka kendi görevlerini yapmak için oradalardır. Ama çok aşırı yetkiyi verirseniz. Kontrol mekanizmalarını etkisiz duruma getirirseniz. Üzerine bir de otoriterleşen siyasi iktidar olursa. Bu muhaberat devleti için bulunmaz bir ortam hazırlar. En dürüst, en samimi. En insan haklarına değer veren. İnsanın dahi bu kadar gücün elinde
olduğu. Bir ortamda yoldan çıkmaması mümkün değil!
PARALEL devletle ilgili çok şey yazılıp çiziliyor. Böyle bir şey varsa, bunların mutlaka cezalandırılması gerekir kuşkusuz. Ama bunlarla mücadelenin yolu yine hukuk içinde yapılır. Yeni düzenlemeye gelince, burada MİT hem korumaya alınıyor. Hem de yetkileri artırılıyor.Bunun ikisinin bir arada olması kuvvet çarpanı oluşturuluyor. Tehlikeyi büyütüyor. Yani MİT sadece korunmaya alınsaydı. Veya sadece yetkileri artırılmış olsaydı.Demokratik ülkelerde benzer yetkiler istihbarat örgütlerinde var. Ama ikisinin bir arada olması problemli.
En güzel günler sizlerin olsun. Sevgi ve saygılarımla.