SEÇİMLER
Yerel seçimlere neredeyse 1 ay gibi bir zaman var. Herkesin birbirini sevmek için yarıştığı, seçim günlerindeyiz şimdi. Öyle ya, bu günlerde tüm siyasiler halkın arasına karışıyor, her türlü vaat veriliyor, insanlara en güzel gülücükler, en güzel çiçekler sunuluyor.
Seçim zamanları dışında, kimselerle pek konuşmayan siyasilerimiz, bu günlerde her yerde görünür oluyorlar, dertler tasalar dinleyip, notlar alıyorlar.Kiminin iş derdi, kimin aş derdi var, hemen bir çözüm bulalım diye sıraya giriyorlar.
Sevgili halkımız da, yapılacak hizmetlere, projelere, doğrulara, yanlışlara pek aldırmıyor aslında. Kim beni daha çok seviyor, kim daha çok gülüp, daha çok sırtımı sıvazlıyorun derdinde. Herkesin içinde küçük bir çocuk, herkes sevgiye, önemsenmeye ve değerli görülmeye belki öyle ihtiyaç duyuyor ki, bu günlerin tadını çıkarıyor.
Öyle ya, kelli felli adamlar, iyi giyimli kadınlar; evinin kapısını çalıyor, ellerinde hediyeleri, yüzlerinde gülücükleri, ondan birşey istiyor. Kendini o anda, öyle değerli ve mutlu hissediyor ki, keşke diyor, hep seçim olsa da, her gün böyle önemli hissetsem kendimi.
Yollarda sorun var, her yer beton olmuş, kaldırımlar araba dolmuş, şehir desen şehire sığmaz olmuş, farkında değil. Sen ne yapacaksın, neyi farklı yapacaksın demek aklına bile gelmiyor. Bu şehir için, şu an tokalaşmak dışında ve sonrasında seçildiğinde, nasıl bir hayalin var, kimse sormuyor yeni gelecek siyasiye.
Büyük binalar yapmak mı, daha fazla daha fazla beton ve inşaat mı hayalin? Yoksa yeşil alanlarımıza sahip çıkmak mı? Kaldırımlara rastgele dizilen arabalara, sesin çıkıp, yayalara yol açılacak mı, alınan verilen, harcanan olabildiğince şeffaf olacak mı? Her sene kaldırımlar yenilenip, başka taşlarla mı döşenecek, yoksa bir kere sağlam yapılıp, yılllarca dayanacak mı?Bunu sormak aklına bile gelmiyor.
erel yönetimde halkın doğrudan söz hakkı olacak mı, şehrimiz için yapılan önemli bir değişiklikte fikrimiz alınacak mı? Şehrin daha yaşanılır olması, insanlaraın bu şehirde yaşarken her türlü sosyal ve kültürel imkanlardan yararlanması sağlanacak mı? Kadın sığınma evi olacak mı mesela, aile danışma merkezleri, suçlu çocukların rehabilite edildikleri alanlar yapılacak mı? Bu sorular kimsenin aklına gelmiyor. Kim daha yakın bana, kim daha güleryüzlü, kim daha çok el sıktının düşüncesinde herkes...
Şehrimize yeni iş imkanları gelecek mi, çevremizi daha iyi koruyacak olan, yeşil alanlarımıza daha çok sahip çıkacak olan kim? Doğal kaynaklarımızın kirletilmesine, yaşadığımız çevrenin bozulmasına engel olacak olan siyasi hangisi, bu pek ilgilendirmiyor bizleri..varsa yoksa güleryüz tatlı dil..
Aslında normal değil mi, bütün bunlar. Milyon dolarlar havada uçuşuyor ses yok, paralar ayakkabı kutularında bir o yana bir bu yana gidiyor ses yok, sansür üstüne sansür, yasa üsütüne yasa, ses yok..Kim içeride kim dışarıda, ses yok. Dolar, euro fırlamış, ekonomi desen allak bullak, tarım gitgide azalıyor, satılmadık kamu malı kalmamış ses yok...Şimdi bütün bunlar olurken ses çıkarmayan insanlar, siyasilere şehrin geleceğini mi soracaklar, günü kurtaracak olan kim ona bakacaklar tabiki....Yarın, öbür gün pek önemli değil...Çocuklarımıza, gelecek nesillere, daha güzel ve yaşanılır alanlar bırakmak düşüncesi çoook uzaklarda...