Askerlik ve çocuk arkadaşlığı gibi, okul arkadaşlığı da unutulmaz, bir araya gelindiğinde o eski günler konuşulur, anılar tazelenir.  

1970’li yılların sonunda Fatsa Lisesi’nde birlikte öğrenim gördüğümüz, Ankara’daki  Fatsa Çevre İlçeler  Kültür ve Dayanışma Derneği (FATÇEVDER)  Başkanı Fahri Çetin Çavuşoğlu’nun çağrısı üzerine yönetimin her ayın ilk pazartesi günü yaptığı toplantıya katıldım.

Yönetim Kurulu üyeleri Mustafa Kemal Yurttaş, Hayrettin Azapoğlu ile Ordu  Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Saim Altunbey’in katıldığı ,sohbet havasında geçen yemekli toplantıda gündem doğal olarak eski Fatsa günleri ve belleklerde iz bırakan anılardı.

Her birimiz, okul günlerini, arkadaşlarını,derslerdeki muzipliklerini, unutamadıklarını,aralarında rahmetli olanların da bulunduğu hocalarımızı anlatırken, hepimizin ortak görüşü o günlerde var olan sevginin, samimiyetin, içtenliğin, günümüzde azaldığı, hatta giderek yok olduğuydu.

  Fahri Çetin Çavuşoğlu derneğin çalışmalarını ve bundan sonra yapmayı öngördüklerini anlatırken, özellikle de lokallerinin olmayışının büyük eksiklik olduğuna vurgu yaptı.

Başkan Fahri Çetin Çavuşoğlu, 1987 yılından bu yana etkinlikte bulunan derneğin temel amacının Ankara’da yaşayan Fatsa ve çevre ilçelerdeki tüm hemşerileri birbiriyle buluşturmak, dostluğu daha da geliştirmek olduğunu belirtti.

Dernek olarak, yörenin değerleri olan kültürünü, insanını ve ürününü tanıtmak, sevdirmek için uğraş verdiklerini anlatan Başkan Çavuşoğlu,  öncelikli hedeflerinden birinin de lokal amaçlı kullanılacak Kızılay merkezli bir daire satın almak olduğunu bildirdi

Amaçlarına ulaşabilmek için daha fazla üyeye gereksinim duyduklarını, üye sayısının artması ile derneğin gücünün ve etkinliğinin de artacağını bildiren Çavuşoğlu, Ankara’da yaşayan tüm hemşerilerini derneğe üye olmaya, katkı vermeye çağırdı.

Ulaşabildikleri Fatsalı ve diğer hemşerileriyle iletişim kurarak, hedeflerini , öngördükleri hizmetleri anlatarak destek beklediklerini anlatan Çavuşoğlu, ne yazık ki umdukları desteği bulamadıklarını ifade etti.

Başkan Çavuşoğlu, onca çabalarına karşın, başta üyeleri olmak üzere Fatsalı ve diğer hemşerilerinin ilgisizliğinden yakınarak, herkesin elini taşın altına sokmasını beklediklerini ifade ederken, ilgisizlikten duyduğu hoşnutsuzluk adeta yüzüne yansıyordu.

Aidat ödemelerinin geciktirildiğini bildiren Çavuşoğlu, bu konuda üyelerden anlayış beklediklerini, aidatların zamanında ödenmesi ile hedeflediklerini daha kısa sürede gerçekleştirebileceklerini kaydetti.

Başkan Çavuşoğlu, tüm hemşirelerini buluşturabilmek amacıyla önümüzdeki aylarda Ankara’da  bir gece düzenlemeyi  öngördüklerini de sözlerine ekledi.

Anlattıklarını dinledikçe, başkan Çavuşoğlu’nu umutlu, heyecanlı ve ilk göreve başladığı gün gibi kararlı gördüm.

 

Umarım bu heyecan, umut, hizmet tutkusu yerini karamsarlığa, umutsuzluğa bırakmaz. Başkanın ve derneğin hedeflerinin gerçekleşebilmesi için Ankara’da yaşayan Fatsalı ve çevre ilçelerdeki yurttaşlar elini taşın altına koymalı, aidat ve maddi katkıları ile derneğe destek olmalı.

Başkan hemşerilerinden ilgi, destek bekliyor.

 

-Gözü Yaşlı Annenin Feryadı-

 

Dövülerek öldürüldüğünde henüz 19 yaşındaydı. Her anne gibi Emel Korkmaz da oğlunun üzerine titrer, gerekirse canını verirdi.

Eli sopalı saldırganlar, bir köşeye sıktırarak ölesiye dövdüler, vurdular ve sokağın bir kenarına öylece bıraktılar. Suçu, üniversite öğrenimini sürdürdüğü Eskişehir’de Gezi Parkı protestosuna katılmak, demokratik taleplerini dile getirmekti.

  Hastanede yaşama tutunmak için mücadele etti, ölüme direndi, ne var ki 38 günün sonunda bu mücadeleyi kaybetti, yaşama tutunamadı.

Gençliğinin coşkusunu, baharını bile yaşayamadan, yaşamın güzelliklerini tadamadan 19 yaşında  hayata veda etti Ali İsmail Korkmaz.

Yürek parçalayan ölümü ile Türkiye’yi yasa boğan Ali İsmail’i katledenler geçtiğimiz hafta Eskişehir yerine Kayseri’de yargıç karşısına çıktı. İlk duruşmayı annesi, babası, ağabeyleri, ailesi ile birlikte binlerce kişi Kayseri’ye giderek, gerek adliye salonunda gerekse adliye dışında izledi. Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu başta olmak üzere yüzlerce avukat Ali İsmail’in ailesinin savunmanı olarak katıldı.

Duruşmaya baharını bile yaşayamadan öldürülen evladının acısı içinde her geçen gün kor bir ateş gibi büyüyen, gözü yaşlı anne Emel Korkmaz’ın çok ama çok anlamlı sözleri damgasını vurdu.

Acılı annenin duruşmada sanıklara elinde tutuğu oğlu Ali İsmail’in fotoğrafını göstererek, ‘’Başınızı kaldırın, gözlerime iyice bakın. Ne istediniz oğlumdan, nasıl kıydınız evladıma. Çocuklarınızın yüzüne nasıl bakacaksınız’’  sözleri salonda bulunanları ağlattı.

  Bu sözler, gözyaşlarıyla, haklı öfke ile oğlunun hakkını, adaleti arayan bir annenin feryadıydı. Anne Emel Korkmaz’ın isyanını TV’den duyanlar, gazetelerden, internet sitelerinden okuyanlar, özellikle de anneler gözyaşına boğuldu. Acılı annenin bu sözlerine karşılık, suçluluk duygusunda bulunması gereken sanıkların arsız ve pişkin tavırları bir kez daha isyan ettirdi.

Türkiye, Ali İsmail’i acımasızca döverek öldürenlere verilecek cezayı merakla bekliyor. Umarım devlete bu utancı yaşatanlar en ağır şekilde cezalandırılır, adalet yerini bulur. Belki bu cezalar acıları az da olsa hafifletebilir, ama baharını bile yaşayamadan öldürülen Ali İsmail’i geri getirmez

Sahi ne istediniz Ali İsmail’den, neden öldüresiye döverek bir kenara attınız, sizler çocuklarınızın yüzüne nasıl bakacaksınız?