Görüntülenen Sayı: 2215
2804 | Yayım Tarihi: 20 Aralık 2013 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » ESKİ TÜRKİYE’NİN KİRLİ İTTİFAKI

ESKİ TÜRKİYE’NİN KİRLİ İTTİFAKI


Facebook'ta Paylaş

  Cemaat  ile   Ergenekon   arasındaki  çizginin   hangi   arada   belirsizleştiğini.  Ortadan   kalktığını.  Kirli   bir  ittifaka   dönüştüğünü   doğrusu   çok   merak  ediyorum.  Bu  yakınlaşmayı   gözlerden   bu  kadar   nasıl   uzak   tutabildiler?  Bir  anda   nasıl   kol   kola   Türkiye   sahnesine   çıkabildiler? Ortak  düşman   olarak   Erdoğan’ı   belleyip. Ortak   mücadele  yapmaya   başladılar. (Helikopter  faciası: 4   şehit   Ankara   Gölbaşı’nda   eğitim   uçuşu   yapan   Sikorsky   tipi   askeri  helikopter    Oğul   bey   mevkiinde   düştü. Kazada    bir   binbaşı,  bir   üsteğmen   ve   iki   başçavuş   şehit   oldu. Genelkurmay    helikopterin   bakım   sonrası   tecrübe   uçuşu   yaparken   düştüğünü   ve   nedeninin   araştırıldığını   açıkladı.   Sözde   dostlar   sevinmesin.  Çalarlarsa    kapıyı   onlarında    kapıları   çalınacak.   Şehitlerimize   Allah’tan  rahmet yakınlarına sabırlar diliyorum ‘’Türkiye batırılamayan bir gemidir’’bunu unutmasınlar. Cemaatin , geçmişte savaştığı güçlerle yan yana gelmesi tuhaf gelebilir. Ama anlaşılmaz değil. Eski devlete karşı savaşta bütün operasyon kabiliyetini kullandı. Bütün güçlerini seferber etti. Ancak bunu tasfiye etmeye çalıştığı eski devletin yerini tutmak için gerçekleştirdi.

Cemaat eski devletin mağduruydu ama bu mağduriyeti ne karşılık olarak yeni devletin derin gücünün kendi denetimine verilmesini talep etti. Gelişmelerin bundan farklı bir seyri olabilir miydi diye düşünüyorum. Galiba cemaatin bu noktaya gelmesi kaçınılmazdı. Askeri vesayeti tasfiye edip. Bu uğurda sarf ettiği çabanın karşılığı olarak sivil siyasetin üzerinde güç, konum talebini tercih etti. Demokratik olmayan yapısı ve dünya görüşü onu bu noktaya sürükledi. Tabii Cemaat sadece yerli bir dinamik değil uluslar arası bağlantıları, ilişkileri ve angajmanları olan dış bir dinamik.  Bu  bağlantılarından  bağımsız bir değerlendirme eksik olur.
‘’Yolsuzluk Operasyonu’’ adı altında dün başlayan operasyonlarda hükümete karşı başlattıkları siyasi savaşın bir parçası. Cemaat siyasal iktidara karşı başlattığı siyasi savaşa yolsuzluklar üzerinden meşruiyet üretmeye çalışıyor. Bunu eski Türkiye güçleriyle, bürokrasi içindeki Ergenekon’la ortaklaşa yapıyor.
Erdoğan’a karşı Ergenekon’la ittifak yolunu seçtiler. Zihniyet olarak iki taraf da eski Türkiye’ye ait güçler zaten bu anlamda ittifak etmeleri şaşırtıcı değil. Bundan sonraki süreçte cemaat ve eski Türkiye’nin statükocu  güçleri blok halinde Erdoğan’a saldırmaya devam edecekler. Daha sert taktikleri de deneyebilirler. Ak Parti’yi ve iktidarı destekleyen çevreleri ve kamuoyunu, Erdoğan’ın devrilebileceğine inandırmak istiyorlar. Bu hissi geliştirmeye çalışıyorlar.
Başarabileceklerini sanmıyorum. Çünkü Erdoğan gücünü yeni Türkiye’den alıyor. Onu ayakta tutan , güçlü kılan , Türkiye’nin yeni dinamikleri. Askeri vesayeti kabul etmeyen Türkiye , Cemaat vesayetini asla kabul etmeyecektir. Başbakan’ın Millet vekili Hakan Şükür için ‘’ DÜRÜSTSE VEKİLLİKTEN İSTİFA ETSİN’’  sözü  Tarihe geçen bir sözdür unutulmamalı.
İşte   sicil   kaydım: Cemaat ( Taraf )   ve   Ergenekon  (Oda TV )  ortaklığıyla  hakkımda   karalama   kampanyası   başlatıldı. Cemaatin   sosyal   medyadaki  açık   neferleri,  gizli   ordusu   ve     hızla   bunu   yaymaya   başladı.  Medya   tava   adlı     internet   sitesi   de    yalan    ve   iftira   dolu   bu   kampanyanın     ortağı   oldu.  Sabıka   dosyamda   tecavüz   sanığı   olduğumu    ( tabii   sadece   sicilimde   değil,   hayatımda    da   olmayan    bir   şeyi   ortaya   attılar.) Bu   iğrenç   suçlamayı   yapan   Taraf,  Oda   TV     ve   Medya   Tava   hakkında   dava   açıyorum. Olmayan   paramla   tuttuğum   avukatım,  işlemlerini   tamamladıktan   sonra   ( Yarın   veya   sonraki    gün) başvurusunu   yapacak. PKK’  dan   yattığım   kamuoyunda    zaten   malum. Bunu   hiç   gizlemedim. Ama   bu   iddialar   karşısında    adli   sicil   kaydımı   yayımlıyorum.Bu   iftira    sahiplerini   de   ( ıslak   imzalı   belge   olmasına   da   gerek   yok. Fotokopisi   de  olur. Hakkımdaki   bu   iğrenç   suçlamanın   dayandığı   belgeleri   yayınlamaya   davet   ediyorum. 
Bu  sözler   18   Aralık   2013   Çarşamba   günü   yayınlanan   AKŞAM   gazetesinin   12.  Sayfasında   “ Kurtuluş    TAYİZ’e   aittir.
Sevgi   ve   saygılarımla. En   güzel   günler   sizlerin   olsun.
 

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.