Çok yararlı bir toplantı oldu. Toplantının en ilginç gelişmesi ise toplantıya katılanlardan birinin minibüs fikri idi. İstanbul’da bulunan ve CHP’ye gönül veren Fatsalıların aralarında bir yardımlaşma ile seçimlerde ve ilçe emrinde kullanılmak üzere, ses düzeni ile giydirilmiş bir minibüs alıp ilçe teşkilatına hediye etmesi kararlaştırıldı. Gerek bu minibüs olayı ve gerekse bundan sonra Fatsa İlçe teşkilatı ile ilgi koordinasyonu sağlamak amacıyla bir de komisyon kuruldu. 

Şuan için çok erken, kurulan bu komisyon ne derece etkili olacak. Taahhüt edilen araç alınabilecek mi? Bunları zaman gösterecek ve biz de burada sizlerle gelişmeleri birlikte izleyeceğiz. 

Buraya kadar olan kısım işin haber yanıdır. Bir başka hususu da yazmadan geçemeyeceğim. O da işin sosyal ve psikolojik tarafıdır. İnsanlar özelikle 1980 ihtilali sonrasında politikadan soğumuşlardır. Siyaset yapmak, partili olmak, herhangi bir siyasi partiye üye olarak kayıt yaptırmak insanlarımız için çok zor ve çok uzak bir seçenek durumundaydı. Siyasi yanının belli olması kendisini adeta ceza evine gönderecek bir özellikti. Aslında bu durum çok uzun bir süre devam etti. Özellikle son günlerde Gezi Parkı olayı ile kıstırılanlar, patlama noktasına geldi. Bilhassa gençler siyaset yapmaktan korkmaz hale geldiler. İstanbul’dan Fatsa İlçe teşkilatına araç bağışlamaya kalkışmak ta bu psikolojinin bir ürünüdür. Tabii ki benim yorumuma göre böyledir. Bu fikri benimseyenler genellikle Gezi Parkında sabahlayamayan, ancak Gezi Parkında sabahlayanları kıskançlıkla izleyenlerden oluşmaktadır. İdeallerine ekonomik katkı ile hizmet yolunu seçmektedirler. Politik olmaya bu kanaldan da katkıda bulunma tercihlerini kullanmaktadırlar. Gelişmeleri hep birlikte izleyip göreceğiz.