DEVLET ADAMLARININ AKLA ZİYAN GAFLARI...
DEVLET ADAMLARININ AKLA ZİYAN GAFLARI...
Bu ve benzeri konuşmaları, benzetmeleri merhum Turgut Özal zamanında da duymuştuk. Merhum ne demişti? “Siz bunları küçük Turgut’a anlatın” Bu küçük Turgut ne demektir anlayan anlar..
Bunu Türkiye’nin “gaf kraliçesi başbakanı” Tansu Çiller takip eder. En son kendisiyle konuşmaya gelen gazetecilere ne dedi. “Tatmin olamadım” dedi. Bir gün seçim kürsüsünden “Cenab-ı Allah-ı sizlere emanet ediyorum”dedi. Daha sonra konuşması sırasında ezan okununca konuşmayı kesmiş, “Bu ramazan sesleri semalarımızdan hiç gitmesin istiyorsanız bize oy verin!!!” diye seslenmişti.
Başka bir konuşmasında, “bu mübarek Ramazan Bayramı’nda (yanlış oldu) değil, Kurban Bayramı’da yine de çok mübarek bayramdır.” Al sana başbakan konuşması.
En son bir bedevi modası var. Bir olayı başbakan bedevi fıkrası üzerinden üstü kapalı olarak anlatıyor. Bedevi fıkrasının üstü açığı şöyledir: “Şanssız bedeviyi çölde kutup ayısı düzermiş” tabi devlet büyüğümüz bedevi ile kutup ayısını dillendirince halkımız şöyle devam eder. Kutup ayısı yaşadığı kutba bir gitmiş, bir deri bir kemik arkadaşları“ne oldu? “ diye sormuş. Kutup ayısı “çölde düzdüğüm namussuz bedevi AİDS liymiş” diye cevap vermiş!!!
BİZİM ÇAPIMIZDA
DEVLET ADAMLARI.
Her devir kendi içinde yaşanır. Ama arada geçişler olurken devlet adamları bilhassa valiler yeni duruma “yatay geçiş” yaparlar. Mesela Atatürk’cü, ilerici bir kaymakamımız vardı. Hükümette değişiklik oldu. Erbakan hoca hükümeti başa geçti. Birden bizim kaymakam kapının arkasına seccadeyi astı. Masanın üzerine dini içerikli kitapları koydu.
Bir gün bir caminin açılışı var. Kaymakam Bey ve avanesi orada. Caminin içinde ses tertibatı kurulmuş. Mübarek Fatsa müftüsü gibi konuşuyor. Anlattığı dini mevzular ilkokul çağındaki çocuklar düzeyinde ama kime mesaj veriyorsa sağlam atıyor.
Ben de ilçe emniyet müdürü ile dışarıdayım. O günlerde belediye başkan vekiliyim. Müdür Bey’e ” namaz yaklaştı abdestin varmı?” dedim, “yok” dedi. Peşinden ezan okundu. Kaymakam Bey’in abdestinin olmadığından eminim ama Emniyet Müdürü de o gün Cuma’yı abdestsiz kıldı. Bu da o yıllarda yine benim yaşadıklarımdandır!!
ATATÜRK ‘ÜN DEVLET ADAMLIĞI
Bir de bugünkü siyasetçilerin devlet büyüklerinin unutturmaya çalıştırdıkları veya çaktırmadan istismar etmeye çalıştıkları ATATÜRK’e bakalım. Atatürk halka yaptığı konuşmalarda gaf yapmamıştır. Uluslararası konuşmalarda hiç gaf yapmamıştır.
Dikkat edin ömrünün büyük bir kısmı evde, yatakta değil arazide geçmiştir ama resimlerdeki kıyafetlerine bakın dünyanın en şık giyinen adamıdır. Geçirdiği milli mücadele yıllarında 4550’ün üzerinde kitap okumuştur. (Bu kitaplar Anıtkabir’de sergilenmiştir) Dünyanının en entellektüel insanıdır.
Sonuç olarak o devlet adamlığı yaptığı zamanlarda bugünkü devlet büyüklerimiz gibi gaflar yapmazdı.
KESER DÖNER SAP DÖNER
GÜN OLUR HESAP DÖNER!!!
Bu deyiş Türkiye gibi Amerika’nın etkisindeki devletlerde çok olur. 28 Şubat’ın gelişi ile keser döndü. Generaller yargı mensuplarını hakim ve savcıları hatta yargıtay üyesi hakim ve savcıları minübüslere doldurupbaşlarına birer onbaşı dikti. Genel Kurmay’a getirip brifing aldılar. Daha sonra sap döndü, bu devir geldi. Bu sefer yargı mensupları generalleri minübüslere doldurduhapishanelere götürdü. Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin genel kurmay başkanı bile hapiste. Vallahi arayanı soranı bile yok!!!
GÜRCİSTAN’DA
Amerika’nın etkisindeki Gürcistan’da da durum aynı. Amerika Saakaşvili’yi devlet başkanı yaptı. Saakaşvili demir yumrukla ülkeyi yönetti. Halkı etrafındakilerle yıldırdı. Ama şimdi orada da “ sap döndü, İvanişvili yeni seçimleri kazandı. Bu sefer İçişleri Bakanı ,Adalet Bakanı Gürcistan’dan kaçtı. Genel Kurmay Başkanı ise hapiste. Onun da arayanı soranı yok!!!
Bunlar Amerikan oyunu mu? Yoksa ben mi yanılıyorum. Yorumu size bırakıyorum.
ERDOĞAN ARICA’NIN ANISINA
Geçen hafta mahalli gazetelerde bir haber çıktı. “İstanbul Fatsalılar Derneği” Erdoğan ARICA için Kağıthane Hasbahce Stadı’nda anma günü ve turnuva düzenlemiş. Türk halk müziği şöleni olmuş. Sonra şöhretler karması maç yapılmış falan filan!!
Bu turnuvaların ömrü iki üç yıldan sonra unutulur gider. Eğer Erdoğan’ın adı unutulmasın istiyorsak “İstanbul Fatsalılar Derneği’nin” gücünü kullanıp Fatsa şehir stadına ERDOĞAN ARICA stadı isminin verilmesi lazımdır.
Turnuva sonrası Ordu Belediye başkanı Seyit Torun da demeç vermiş. Ordu ilinde bir çok belediye başkanı görev yapmış ama Ordu belediyesinin kapısında büstü var. O kimdir? SÜLEYMAN FELEK Bey. Peki ne yapmış? 1928 yılında kötü şehirleşen Ordu’yu yakmış sonra Almanya’dan getirdiği şehircilik mühendislerine yeni Ordu’nun planlarını çizdirmiş ve şehri yeni plana göre inşaa ettirmiş. (Boztepeden aşağı bakarsanız görürsünüz) Sonra ne olmuş Süleyman Felek Bey’in heykeli dikilmiş.
Peki Erdoğan Arıca ne yapmış? Mektep Çayırı’nın toprak sahasında koşmuş didinmiş, top oynamış. Gelebildiği en yüksek nokta olan Milli Takım kaptanlığına yükselmiş. Onun futboldaki bu büyük başarısına istinaden Fatsa’da ki, futbol sahasına adı verilmeli o ve geride kalan ailesi onurlandırılmalıdır.