PALAVRA ÜZERİNE
PALAVRA ÜZERİNE
Palavra atmak incelik ister, zeka ister. Karşındakinin de bunu algılaması lazımdır. Bunlar bir arada olursa bir hoşluk olur. Palavra atarken gerçekmiş gibi anlatmayacaksın, palavra atarken karşındakine palavra olduğunu hissettireceksin. (Bazı algılaması eksik öküzler var, benim anlattığımın dışında)
Son on yılda bu AKP’li vekiller. Bu güzelim palavra sanatının güzelliğini yerle bir ettiler. Gerçi bu vekiller Ünyelidir. Benim dayım sayılırlar. Bunların palavra atması normaldir. Ama bir uzman olarak dengesiz attıkları için eleştirmek zorunda kalıyorum.!!
Bu AKP’li vekiller iktidara geldiği zaman ne dediler? “ANAP’ın 16 yılda bitiremediği 580 km Karadeniz Otoyolu’nu 2 yılda bitirdik” dediler. Bu söylem çok kötü buna palavra atarken karşındakini “Aptal yerine koyma” denir. Neden? Düşünün bu yolun etüdü, planı, istimlakı, istimlaka açılan davaları vs. vs. tam işin sonuna gelinmiş. ANAP iktidardan düştü AKP geldi. Yolun sonunu bitirmek ona nasip oldu. Sanki tamamını kendileri yapmış gibi olayı kendilerinin üzerine aldılar. Bastılar palavranın gözüne!!
BU YEREL GAZETE HABERİNİ
DİKKATLE OKUYUN.
Yapımına 2009 yılında başlanan 13,5 km uzunluğundaki “Ünye Çevre Yolu”nda yaşanan bir takım sıkıntılar yüzünden çalışmalar durdu. Çalışanlara geçici süre geçici izin verildi. (Bu ne demek anlarsınız) Ayrıca yapımı üslenen firma yetkilileri açıklama yapmaktan kaçındılar (sıkıysa yapsınlar)
Şimdi Ünyeli vekillere Fatsa şivesi ile soruyorum. “Ne oldu la hani 2 senede 580 km Karadeniz Otoyolu”nu yapmıştınız ya! ” Diyorum ki, atmayacaksın, atarsan da dikkatli olacaksın. R00;Bu gelişi güzel palavralar böyle insanın başına iş açar. Siz neredeyse 4 yıl oldu, kendi doğup büyüdüğünüz Ünye’nin 13,5 km’lik yolunu yapamadınız. Ünye şehir içi geçişi karadeniz trafiğinin yıllardır kangreni oldu. Düşünün İçişleri Bakanı Ünyeli, AKP li vekillerin çoğu Ünyeli ama 13,5 km istimlakı yapılmış, parası yatmış, etüdü bitmiş, sadece üzeri asfalt dökülmesi kalmış bir yolu yapamıyorsunuz. Yalansa söyleyin...
Tabi bakan bey düğünlere girerken polisler yolu trafiğe açtığı için oradaki tıkanıklığın farkında değil. Mustafa Hamarat vekilimiz de Fatsa’da kızıllık sokakta asfalt dökmekle meşgul olduğu için o işlere bakamıyor.
RAMAZAN GELDİ HOŞ GELDİ.
Ramazan af ve mağfiret ayıdır. Allah’ın affına uğramak için fırsat ayıdır ama Allah kul hakkıyla yanıma gelmeyin demiştir. Kul hakkı değince AKP aklıma geliyor. Rabbim bizim gibi günahkarlardan bize ait günahların hesabını soracak. Bu AKP’ye ise Kuzey Afrika’nın ve Orta Doğu’nun günahlarını soracak.
Günümüz siyasetinde Amerika artık kanını içmek istediği devletlere kendi saldırmıyor. Türkiye gibi kendi emrinde olan ülkeleri kullanıyor. Libya’da bir karışıklık çıktı. Türkiye Libya’daki rejim karşıtlarına bavullar dolusu para dağıttı. Kimin parasını ne gayeyle kime dağıttınız? Allah’ın kul hakkı dediği şeylerden biri budur.
Suriye’ye bakalım Amerika orada bir kargaşa çıkardı. Abi-Kardeş gibi olduğumuz ülke ile can düşmanı olduk. Türkiye Suriye’deki rejim karşıtlarına silah dağıttı. Gavurun emri ile müslümanı müslümana kırdırıyor. Suriye’den gelen mülteciler Türkiye’deki kamplarda isyan çıkarıp kargaşa yaratırken onların terk ettiği Suriye toprağında PKK yuvalandı. Suriye’de ölen, malını mülkünü terk edenlerin hakkını Allah benden değil AKP’den soracaktır. AKP hükümeti insiyatifini müslüman devletlerden değil gavurdan yana kullanmıştır.
Amerika, Irak’a girmek için Türkiye’yi kullanmak istedi. AKP hemen “buyur geç”dedi. Asker bastırınca Amerika Türkiye’den geçemedi. Amerika askerden intikamını Türk askerinin başına çuval geçirerek aldı. AKP’nin kılı bile kıpırdamadı. Bu gün hapishaneler vatansever asker ve polislerle doludur. Ergenekon, balyoz, Sarıkız gibi davalarla 10 milyon sayfa iddianame hazırlandı. Silivri’de 204 celse mahkeme görüldü. 204 mahkemeden bir sonuç çıkmadı, bu iş su götürür.
En üzücü olanlardan biri İsrail yardım gemimize saldırdı. 9 müslüman Türk vatandaşını öldürdü. AKP’liler, İsrail’i İran’a karşı korumak için Malatya Kürekçi’ye füze kalkanı koydunuz ya size helal olsun. Ramazanda tuttuğunuz oruçların size bayramda faydası olacak mı bilmiyorum!!
KABAKDAĞI KÖYÜ ÖSYM SONUÇLARINI VERİYORUM.
Ayşe Uslu 526 puan, Sıla Keskin 495 puan
Yusuf Er 490 puan, Yasin İnal 460 puan ve
Ozan Makar 460 puan almış. İlk duyduklarım bunlar. 460 altı puanlar klasman dışı.
Bu çocukları ve diğerlerini çok seviyorum. Bu çocuklarımızın başarısı 135 yıl önceye götürüyor. Siz yabancı bir diyarda açlık-fakirlik bir yandan, dil bilmemek bir yandan bunun ne demek olduğunu dedelerimizden biliriz. Gürcü atını kaybetmiş bir avucuna arpa, diğer avucuna at fışkısı (at poku) almış önüne gelene arpayı gösterip bunu yiyeni , diğer elindekini gösterip bunu mıçanı gördün mü diyor.
1931 yılında Kabakdağı’nda okul açılmış öğretmen tayin edilmiş ama okul altı ay sonra öğretime kapatılmış. Peki neden? Çünkü talebeler Türkçe bilmiyor, öğretmen gürcüce bilmiyor. Bilmem bu gün gençlerimizin başarısına neden çok sevindiğimi anlatabildim mi?
GENÇOĞLU AHMET
Yeni nesil bunu bilmez. 80 yıllık ömründe kimsenin gönlünü, kalbini kırmadı, kimsenin hakkını yemedi. Öyle bir adamdı ki o konuşunca bülbüller susardı.
Önemli Not.
Sn. EMNİYET MÜDÜRÜME
Gün boyu şehir içi sahil yolunda dev gibi tırlar, otobüsler kulakları sağır eden kornaları çalarak birbirini solluyor. Gençler eğzozları modifiye edilmiş eski araçlarla insanın yüreğini ağzına getiriyorlar. Gece gençler kiraladıkları yeni araçlarla sahilde yarış ediyorlar. DİKKATİNİZE !!!