28 Nisan  1967 günü Houston  askerlik dairesinden  bir davetiye almış ve şaşkına dönmüştü.

“ Şimdiye kadar hiçbir şampiyon askere alınmadı. Beni neden almak istiyorlar. Ben müslümanım. Elime silahı alıp Vietnamda kan dökemem.”Diyen  şampiyon bomba gibi patlayan kesin kararını almışı: “ Askere gitmeyeceğim…” 

Nitekim asker adayları muayeneden sonra and içmek için sıralandıkları zaman, adları okunanlar öne çıkıp yemin etmişler.Ancak Muhammed Ali ismi okununca yerinden kıpırdamamışve  yemin etmemişti. Bundan  dolayı  beş yıl hapis ve onbin  dolar para cezasına çarptırıldı.

New York eyaleti atletizm komisyonu  bu davranışından dolayı Ali’nin  boksörlük lisansını geri almış. Dünya Ağır  Siklet  Boks şampiyonluğunu tanımamıştı. Bununla da kalmamış Muhammed Ali Amerika’da “Vatan Haini” ilan edilmişti.

Bu şekilde ırk ve din mücadelesindeki tutucu çevre, ringlerde yenemediği boksörü ring dışında nakavt etmeyi başarmış oluyordu.

Ringlerden kopartılan   Muhammed Ali tam üç uzun yıl aklı her an iplerle çevrili o alanda olarak ıztıraplı günler geçirdi. Ama bu  süre onun inançlarını ve azmini perçinlemişti. Neden sonra üç yıl sona ermiş.Ali’nin  ringlere dönme izni verilmişti. 

Muhammed Ali 26 Ekim 1970 günü Atalanta’da Amerikalı Jerry Quarry  ile yaptığı maçla tekrar ringlere döndü. Maçın arifesinde organizatörler iki rakibi buluşturmuşlar. Tartı ve muayene işlemlerini yapıyorlardı. Tartıda Ali 108 rakibi 89 kilo geldiler. Müslüman oldukça kilo almıştı. Yaşı 28 idi. Hasmı ise kendisinden üç yaş gençti. Bu yüzden boks otoroteleri Ali’ye pek şans tanımıyorlardı. Hiç kimse Ali’nin ringden ayrı kaldığı süreler içinde nasıl çalıştığını.

Nasıl elinden zorla alınan ünvanına kavuşmak  için,arzu ile yanıp tutuştuğunu bilmiyordu.

Atlanta’daki  beşbin kişilik Municipal  Auditorium  salonunda  yapılan. Televizyon aracılığıyla milyonlarca insan tarafından seyredilen.Yılın spor olayında Muhammed Ali rakibini perişan ederek boks hayatı na yeni bir zafer ekledi.Daha üçüncü rauntta Qarry kanlar içinde ringi terk etmeye mecbur kal tı.Ali aynı sözlerini yine tekrar ediyordu: “Kelebek gibi uçarım, arı gibi sokarım.” “Bu bir boksörün zaferinden çok, topluma karşı kazanılmış manevi bir zaferdir.”

Bu maçı 7 Aralık 1970 günü New York’ta Arjantinli boksör Bonavena ile yaptığı maç izledi Bu maçtan önce New York’ta yaşayan Türkler Ali’ye bir Kur’an hediye ettiler. Ali’nin öldürüleceği haberleri yayılıyordu. Bunun üzerine “Siyah  Panterler” maçın yapılacağı Madison Square Garden’in etrafından geniş  tedbirler alıyorlardı.

Bu maç Ali’nin zor maçlarından biri olmuştu. Arjantinli azgın boğa Bonavena yere yıkılmıştı. Ama hakem üç’e kadar saydığında ayaktaydı. Fakat doğrulmasıyla birlikte midesine korkunç bir yumruk yiyerek yere yıkılması bir oldu.Hakem  yine saymaya başladı. Bu defa Bonevena sekizde ayağa kalkmıştı. Fakat  boşunaydı artık.Yüzünde bir yumruk daha patladı.Bu onun teslim bayrağını çekmesine yetti. Muhammed Ali ellerini havaya kaldırarak galibiyetini ilan ediyordu.Soyunma odasında “Oscar şimdiye kadar dövüştüğüm en iyi boksördü “dedi.

Muhammed Ali’nin elinden alınan ünvanı iki yıl sonra Meksika, Arjantin ve bazı Amerika eyaletleri boks birliklerinin ortak bir kararıyla Joe Frazier’e  verilmişti. Kısacası Frazier masa başında şampiyon ilan edilmişti. ( İşte ABD ve Batının çirkin Yüzü )

                                                                                                        --- Devamı var ---