Görüntülenen Sayı: 2095
2803 | Yayım Tarihi: 22 Temmuz 2011 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » Silvan”da 13 Türk Çocuğu Kalleşçe Pusuya düşürüldü ve Şehit Oldu.

Silvan”da 13 Türk Çocuğu Kalleşçe Pusuya düşürüldü ve Şehit Oldu.


Facebook'ta Paylaş


Değerli okur, CIA-Mossad ve Çekiç Güç-PKK arasındaki ilişki dışarıdan göründüğü gibi değildir.Bu gün yaşadıklarımızın 18 yıldan fazla geçmişi vardır. Her ne kadar ABD ve İsrail terör örgütlerine karşı olduklarını, Türkiye”ye destek verdiklerini açıklasalar da ‘İkili Politika’ geleneğinin iyi bir örneği olarak, terör örgütünün arkasında İsrail ve ABD (daha doğrusu İsrail”in Amerika”daki uzantıları) vardır. Çekiç Güç, Kuzey Irak”tahem bir Kürt Devleti oluşturmakta , hemde otorite boşluğu meydana getirerek PKK tetör örgütüne lojistik destek sağlamaktadır.

Çekiç Güçün göründüğünde farklı hedefleri olduğunun, hemde oldukça ‘Pis’ ve ‘karanlık’ hedefleri olduğunun bir başka göstergesi ise Çekiç güçe karşı çıkan bazı önemli isimlerin ilginç akibetleridir. Ortak özellikleri: Çekiç Güçün gitmesini istemek olan bu kişiler nedense birbiri ardına ‘Fail-i meçhul’ kurbanı olmuşlardır. (Düşman belli)
14 Temmuz 2011 günü yitirdiğimiz gençlerimiz vatan için canlarını verdiler. Onlara tuzak kuranlar belli. Yüce yaratıcı cc. Kendi tuzaklarını er veya geç bozacak kazdıkları kuyuya düşeceklerdir. Umuyoruz çaresizde değiliz. ‘zalimin zulmü varsa mazlumunda Allah”ı vardır’.
Örneğin Hulisi Sayın ve İbrahim Selen. İkiside Korgenaraldi. Güneydoğuda Jandarma Bölge Asayiş Komutanıydı. Ve ikiside öldürüldü. İki emekli korgeneralin ortak yönleri ise Çekiç Güçe karşı çıkmalarıydı. Çekiç Güçün gitmesi gerektiğini belirten Jandarma Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis uçak kazası süsü verilen bir
sabotaja kurban gitti. Eşref Bitlis”in en güvendiği kişilerden ikisi, yani Bitlis”in Güneydoğudaki özel kadrosunda yer alan emekli Jandarma Binbaşı Cem Ersever ve onun yakın arkadaşı Yüzbaşı Mustafa Deniz fail-i mechul cinayete kurban gittiler. Ersever ve Deniz’in ortak yönleride Çekiç Güçün bölgedeki varlığına karşı çıkmalarıydı.
Derya Sazak”ın 14 kasım 1993 tarihli Milliyet”deki yazısında belirttiği gibi “Çekiç Güç sanki şeytan üçgen”iydi. “Ona karşı çıkanları içine çekebiliyor”du. Lice”de Tuğgeneral Bahtiyar Aydın, Cumhurbaşkanı Demirel’in de değimiyle bir kör kurşunla can verdi. Bu kişilerin bir diğer özellikleri, sorunu mümkün olduğunca ‘barışçı çözüm’ bulunması gerektiğini savunmalarıydı. Dağları bombalamakla, bölgedeki savaşı bu biçimde yürütmekle bir şey kazanılmayacağına inanan insanlardı. Bölgede Amerikan uzantılarının kaldırılmasını Türkler ve Kürtler arasında kardeşlik temelinde bir birlik kurulmasını savunuyorlardı. Çekiç Güç’e karşı çıkanları birbir ortadan kaldıran güç, kuşkusuz çekiç güçü incirliğe getiren ve onunkanalıyla bir kürt devleti kurmak isteyenlerin bir uzantısından başka bir şey olamazdı.
Bu durumda Amerikanın ve İsrail’in Türkiye üzerindeki hesaplarının göründüğünden çok daha farklı olduğu ortaya çıkmaktadır. Son dönemde Türkiye’de gelişen olaylara bir göz atarsak şunu görürüz: Türkiye ararda gelen terör olayları, Milli birliği bozacak provokatif eylemler ile Güneydoğu’dan gönüllü bir biçimde vazgeçecek bir noktaya sürükleniyor. BDP seçilen milletvekilleri Ankara’ya yemin etmeye gelmiyor.Desteklendikleri güç belli merkezden. Türkiye’den beklenen ‘alsınlar Güneydoğuyu ne yaparlarsa yapsınlar, yoksa bütün ülke kana boğulacak’ demesidir. Güneydoğuyu vermeyi ‘ehven-i şer’ olarak kabul etmesidir.
Bu durumda araya girecek olan bir ABD, hem Türkiye’yi küstürmemiş, hemde istediği piyon kürt devletinin sınırlarını amaçladığı çizgiye getirmiş olacaktır.Dikkat edelim, bu sınırlar Nil’den Fırat’a uzanan sınırların üst kısmıdır. Yani İsrail’in vaat edilmiş topraklarının sınırları.
Türkiye New York Tımes’in Yahudi başyazarı William Safire tarafından ‘satılık müttefik’ olmakla suçlanmıştı. ‘Türkiye’yi oyuna getiren getirene… Bir Kürt Devleti kurulmak isteniyor. Kuzey Irak’ta Kürk Özerk bölgesi kuruldu. Bu bölge genişlesin ve hayat bulsun. Biraz Suriye ve İran’dan toprak katılsın, bir yerden denize açılsın.
Suriye’de kanlı çatışmalar oluyor. Rejim iç ve dış zorlamalarla yıkıldı yıkılacak. Barzani liderliğindeki tüm Kürtler birleşecek. ABD ve İsrail’in kontrolünde denize ulaşacak. Bunun bedelinin ne olacağı şimdiden hesaba katılamaz. Türkiye’nin bu kritik durumda Nato şemsiyesi altında bulunması ne kadar önemlidir. Sorulmaya değer. Üçüncü Dünya savaşı bir kıvılcımdan çıkabilir. Rusya ve Çin ister istemez işin içine karışacaktır. İsrail ve ABD istediği gibi bu bölgede at oynatamayacaktır. Saygılarımla…

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.