KİRLİ BEYAZ
KİRLİ BEYAZ
“Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, birinciliği beyaza verdiler” demiş Özdemir Asaf. Öncelik sırası hakikaten beyaz da mı bilinmez ama her şeyin giderek kirlendiği su götürmez bir şekilde aşikâr. Dünyadakilere ve reklâm camiasına sorsanız onlara göre kirlenmek her halükarda güzel. Güzel de acaba dünyadaki bütün o övgü üzerine övgü alan hakkında methiyeler dizilen reklâm harikası deterjanlar bir araya gelse çıkarabilir mi acaba bu dünyanın o güzel kirini, pasını, pisliğini? Bu aşamada çift çözünürlüklüsünden en konsantre olanına tekmili birden gelse hakikaten zor.
Bu ülkede sadece beyaz olmak, temiz kalmak değil, her şey zor. Survivor ‘ da Nihat Doğan olmak zor, seçim arifesi sade vatandaş olmak zor, hele ki de kromozomların azizliğine uğrayıp “y” den nasiplenmeden “xx” kodlanıp da dünyaya kadın cinsinden gelmek zor. Hani nasıl derler işte tıpkı şarkıdaki gibi ah şu endoplazmik retukulun ‘ ların gözü kör olsun.
Velev ki seçim zamanı ekstra kirlenmiş siyasette kadın olmaya görün. Kadın, siyaset, kirlilik Bermuda Şeytan Üçgeni ‘ nde Yüzüklerin Efendisi’ nden hallice Hat trick yaparsınız valla. Kafası kızan analı bacılı enteresan laflarla sözde iki sempatikliğin belini kırayım aman halka ineyim adeta bütünleşeyim maksadıyla ki o maksat aşılmak suretiyle sözde seçmenine seslenir. İktidarı, muhalefeti ne ister şu kadınlardan aslında pek de belli değildir.
Bu dünyada kadınsanız masal kahramanı olsanız bile ne yazar. Tıpkı bir paylaşım sitesi geyiğinde de bahsedildiği üzere ya kurbağa öper ya yüzyıllarca uyur ya da kurtarılmak üzere bir kuleye kapatılırsınız. Acizlik diz boyudur. Sizi ya 7 ‘ si bir yerde cüce ya da ancak ayakkabı numaranızdan tanıyabilecek prenslik mesleğiyle iştigal eden safın en öne gideni bulacaktır her daim. Gerçek hayat ise masallardan da acıdır. Siyaset meydanında o çok sözü edilen kadının varlığı ancak küfüre konu cümle dizininin içerisinde nesne biçiminde kendini bulur. O an o sözü söyleyeni yedi cüceler öpsün inşallah demekten hakikaten kendinizi alamazsınız.
Ünlü bir rus atasözü “çirkin kadın yoktur, az votka vardır” der. Çirkin kadın hakikaten yoktur ama çirkin erkek vardır. O en bildik ve en varoş haliyle küfreden erkekten daha çirkini herhalde olamaz. O erkeği dinlemeye ve söylemlerine siyaseten de olsa katlanmaya değil votka, rusya’ daki tüm mahzenlerin toplamını getirseler yine de yürek dayanmaz. Keşke o küfür edilen eşref –i mahlûkatın küçükken yaptığı gibi siyaset meydanında küfredenlerin ağızlarına Türk Ceza Kanunu uyarınca hem de bizzat hâkim kararıyla acı biber sürülebilse. Bakarsınız medeniyetin belini kırıp usturuplanıverir belki ağızlar.
Yani iş öyle bir noktaya geldi ki Kayahan yıl 365 gün alev alev aşkından yanar, siyasiler 5 yıl bekleyemeden yaptıkları seçimlerde halkın önünde birbirlerine, olmadı kafasını attıranlara analı bacılı küfreder oldu. Ülkece bir survivor ‘ ın namusu kadar olamadık. Onun bari Nihat Doğan gibi bir sahip çıkanı var hiç yoktan.
Müşfik Kenter ‘ in gayet veciz hem de ibretlik şekilde dediği gibi “keşke parlatıcıyla aydınlansa gelecek, fön çekince düzelse hayat ve fondötenle kapansa tüm yaralar ama bizdeki bu siyasetin kirliliğine Deniz Akaya ‘ nın estetik cerrahı el atsa ne yazar? Kısaca dünyanın hızla kirlendiği doğru ama anlaşılan birinciliği bizim beyaz, rakibi siyasete kaptırmış fakat görülen o ki içinde bulunduğu ahval ve şeraitten garibimin haberi dahi yok.