ORDU LİSTESİ ÜZERİNE KRİTİKLER
11 Nisan’da milletvekili listelerinin açıklanmasıyla siyaset kazanını alttan alta kaynatmaya başladık.
Evde, kahvede, sokakta, işyerinde, resmi mekânda ve belki de trafikte bundan böyle bol bol siyaset konuşacağız. Elbette ilk konu başlığı “listeler” olmak şartıyla…
Liste konusun
a girmeden önce galiba şunu söylemek mümkün: Eğer beklendiği haliyle AK Parti yeniden tek başına iktidar olursa, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilk yaşanmış olacak.
Zira bundan önce ne Demokrat Parti’de ve ne de Anap’ta üst üste üçüncü kez iktidar yaşanmadı.
Ülkemizde demokrasinin ne ölçüde yerleştiği ciddi bir tartışma konusu olsa da, tüm hatalarına ve sevaplarına rağmen AK Parti’nin seçmenden hala teveccüh gördüğü bir gerçektir.
Gördüğümüz kadarıyla bunun birçok nedeni var. Bunların başında örgütlenme yapısı gelmektedir. Özellikle kadın ve gençlik kolları diğer partilere oranla dinamik, disiplinli ve çalışkan yapısıyla dikkat çekiyor.
AK Parti; icraatı, siyasi duruşu ve söylemi itibarıyla hala geniş kitleler üzerinde inandırıcı etkisini sürdürüyor. Üstelik söz konusu geniş kitle, 2002 sonrasında Türkiye’nin ekonomik ve siyasi istikrarı yakaladığını düşünüyor.
En önemli nedenlerden biri de lider olgusudur. O nedenle halk arasında “Recep Tayip Erdoğan’ı genel başkanlıktan çekip aldığınızda ortada AK Parti diye bir şey kalmaz.” görüşü yaygındır.
Elbette daha birçok neden sıralamak mümkündür. Ama en önemlileri galiba bunlar…
Gelelim listelere… Aslında buna liste savaşları demek de mümkün… Zira partilerin, ağır toplarını nerelere ve kimin karşısına koyduğuna dikkat edilirse, kıyasıya bir mücadele yaşanacağını söyleyebiliriz.
Hemşerimiz Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay bunun somut bir örneğidir.
Listeler konusunda kendi ilimiz Ordu’ya geldiğimizde şaşırtıcı sonuçların ortaya çıktığını görüyoruz. İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı’ndan bu yana Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın en yakın çalışma arkadaşlarından olan hemşerimiz İdris Naim Şahin’in, liste başı olması sanırım birçok seçmen tarafından beklenen bir hadise değildi.
Fakat amacımız, gelecek hizmetlerden daha fazla yararlanmaksa İdris Naim Şahin Ordu için bir fırsat olabilir.
Bunun yanında meseleye ilçemiz Fatsa açısından da bakmak gerekir. Özellikle Fatsa ve havzasıyla yakından ilgilenen ve Fatsa, Aybastı, Reşadiye bağlantısı başta olmak üzere bölgedeki birçok yatırımın altında emeği olan Eyüp Fatsa’nın, listede yer almayışı kamuoyu tarafından şaşkınlıkla karşılanmıştır.
Muhalif kesimler dahi Eyüp Fatsa’nın eleştirilecek birçok yönü olmasına rağmen, bölge için elinden geleni yaptığı doğrultusunda görüş birliği içindeler.
Bu konuda şahsım olarak kamuoyu gibi düşünmekteyim. Zira 2002’den bu yana bölgede ağırlıklı olarak Eyüp Fatsa’yı görmekteydik.
AK Parti listesinde hiçbir Fatsalının olmayışı, hizmet görebilme noktasında Fatsa kamuoyunu tedirgin etmiştir. Umarım bu kaygılar yeni milletvekillerinin gayretli çalışmaları sayesinde sadece bir kuruntu olarak kalır.
Bazı seçmenlerde “Fatsa’dan milletvekili gönderelim.” düşüncesi belirmeye başlamıştır. Durum böyle olunca ikili ilişkilerde sevilen, sayılan kişilikleriyle bilinen CHP’den Dr. Sami Tandoğdu, MHP’den Dr. Yener Yıldırım ve bağımsızdan Av. Murat Haznedar Fatsa’yı temsil etme noktasındaki adaylar olarak dikkat çekmektedirler.
Sözün özü Ordu listesi üzerine çok şey yazılıp çizilebilir.
İktidarıyla, muhalefetiyle bütün adaylara ve seçimlerde görev alacak herkese başarılar dilerken, 12 Haziran seçimlerinin önce bölgemize, sonra da ülkemize hayırlı uğurlu olmasını dilerim. HOŞÇAKALIN