HASTAHANE PROJESİ
HASTAHANE PROJESİ
Geçenlerde gazetemiz Güneş’te Eyüp bey’in bir beyanı vardı. “Fatsa’da yeni hastahane yapılmasını istemeyenler var” şeklinde. Bu beyanatın cevabını merak ettim. Bir hastahane düşünün 90 oda tek kişilik yaklaşık bir o kadarı da çift kişilik ve odalarda banyosu tuvaleti var. Bunu kim istemez? Burada bu projeyi istemeyen olamaz ama Eyüp bey sözün “bittiği yerde kalmış”
Eyüp bey’in hayali mevcut hastahanenin arkasına (35 dönüm) yeni hastahaneyi yapmak sonra mevcut hastahaneyi yıkıp yerine ilavesi yapmak. Ama hükümetin yeni kararı hastahane yapmak için 50 dönüm yer bulacaksın yer bedava olacak aynı zamanda “karayolunun kenarında” olacak (yani göze görünür yerde olacak. AKP’nin yaptığı belli olacak) Buradan kırk yıllık sazcılar suyunun yıkılıp yerine neden Kültür Sarayı yapıldığını anlamış olduk.
Eyüp bey bunu aşmaya çalıştı. nasıl? çöplüğün orada üniversiteye tahsisli 50 dönüm araziyi aldı. Buna bedel de ödenmedi. Yanlız bu sefer karşısına bozuk zemin çıktı ve sekiz metreye kadar yapılan etütte oradan yanıcı gaz da çıktı. Bu da hastahanenin maliyetini %30 artırıyor. O bir şekilde aşılır ama yüksek maliyetli bir hastahanenin çöplüğün ortasına yapılması biraz düşündürücü!!!
Burada Eyüp bey’in esas canını sıkan Ünye’de yapılmakta olan İhtisas hastahanesi. Biz hastahane temelini atmadan İhtisas hastanesi biterse bizim hastahane hayali suya düşer. Yani hükümet 15 km ileride ihtisas hastahanesi varken Fatsa’ya yeni hastahane yapma gereği yok der. *Yani sözün bittiği yer”
Şimdi bunu neden yazdım? Eyüp bey’in basın müşaviri değilim.!!! Reftimiz gazetenin köşe yazarı Onur bey’le aynı takımda oynuyoruz. Karşı kaleye sut çekeceğine, ben yedek kulübesinde oturuyordum. Muziplik olsun diye bana pas attı. Hastahanenin sülük gölüne yapılmasını istediğimden hastahane yapılmasına karşıymışım. Eğer sülükgölüne hastahane yapılırsa sülükgölü değerlenirmiş!! Gerçekten kendisine katılıyorum ama sülükgölünde hastahaneye yetecek yer yok.
Bağlayalım: Yapılan hizmetlerin görünür yerde olması dağıtılan yardımların AKP ye yakın olanlara dağıtılması bana göre hoş değil gösteriştir. Sonuçta yapılan işler Allah içinse Allah katında makbuldür!!! Gösteriş içinse namaz da olsa makbul değildir.
ARTVİN
ORMANLARINDAKİ
AYILAR
Geçenlerde TV’de gördüm. Devlet Artvin ormanlarındaki ayıları koruma altına almış.TV deki görüntüde üçü dört siyah plakalı arazi aracı beş altı ayı uzmanı ormanda çalışma yapıyorlar. Ağaçlara gece görüşlü fotoğraf makinası bağladılar. Ayılara yeri belli olsun diye Cip takıyorlar vs. Ayıların sıhhati kontrol ediliyor. Ayılara çaktırmadan stres altına girmemesi sağlanmalıymış. Bu ayıların iyi korunması lazımmış. Çünkü bunların bir eşi Alaskada yaşıyormuş. Bu Artvin ayıları hem onlardan daha iri hem de daha vahşiymiş.
Bir şeytanın işi terstir, bir de hükümetin. Ey hükümet ormandaki ayıya bu kadar sahip çıkıyorsun da, ayıların yiyeceğini niye düşünmüyorsun? Yoldan geçene bulgur, makarna dağıtır ayılar oy kullanmadığı için onlar bu üleşmenin dışında mı kalıyor? Ayılar da mecburen ormanlık alanda yaşayan fakir fukaranın mısır, fasuyle tarlasını, kapının önünde ağacın üstünde bal peteklerine saldırır. Ayının bunlara saldırması serbest, köylünün ayının verdiği zararı istemesi yasak.
Geçende Göller’den inen ayılar benim kömürlerime saldırdı. Ben de bu saldırgan ayıları hükümete şikayet ettim. Artvin ormanlarındaki ayıların kıçlarında cip takılı bunların kıçında cip yok adresleri belli. Ama hükümet bana bu ayılara da kanuni takibat yapılmaz diye istida gönderdi. Çok üzgünüm...
Hikaye edilen Artvin’in orman köyünde yaşayan bir adamın bal peteklerini ayının biri parçalamış. Adam tüfeğine davranıp ayıya ateş etmiş. Adamı jandarmalar hemen derdest edip hakimin karşısına çıkarmışlar. Hakim adama seni ayıya ateş etmekten 1 yıl hapse mahkum ediyorum demiş. Adam yıkılmış. Hakim adama bu cezayı sana değil T.C Büyük Millet Meclisinin çıkardığı kanuna göre veriyorum demiş. Adam hakime hitaben Hakim bey Bu TBMM ormandaki ayıya benden fazla değer veriyorsa ben zaten bu dertten ölürüm. En iyisi sen bana idam cezası ver demiş!!!
ACARİSTAN BAŞBAKANI KABAKDAĞINA GELİYOR
Gürcistan devlet büyükleri Türkiye’ye gelince Kabakdağı köyünü ziyaret etmeden gitmezler. Aynen egeye gelen turistlerin meryem anayı ziyaret edip hacı olmaları gibi. Başbakan Levan Arşomelidze yakın dostumdur!! (yurt dışında başbakan arkadaşım olduğu üçüncü şahıslara duyuru)
Aslında Tayyip bey de gürcüdür, Acaralıdır. Bölgeden çok başbakan yetişir. Ayrıca yaptığım araştırmaya göre benim akrabamdır. Tayyip beyin 9.Kuşak bibilası (halası) benim cumadyemle (büyükenişte) Hala dayı çocuklarıdır. Yani çok yakın akrabayız. Bunları neden yazdım? Aşağıdaki olayla bağlantılar..
Belediyeden emekli bürokrat 5 kuruş Tahir’den aldığım istihbarata göre AKP muhalif gazetecileri sorgusuz sualsiz Silivri de içeri attılar ya . 12 Haziran’daki seçimden sonra gazetecileri içeri atma prosedürü değişiyormuş. AKP muhaliflerine bundan sonra “Siz hala akıllanmadınız mı lan” diye bağırıp önce bir kamyon dolusu sopa atıp sonra sorgusuz sualsiz içeri atacaklarmış!!!
Benim konumumda olmayan AKP muhaliflerine duyurulur deyip konuyu Ümit Tokcan’ın dedesinin bir askerlik hatırası ile bitirelimR00;( Rahmetli palavra konusunda pirimizdi )
Ümit Tokcan’ın dedesi Kurtuluş savaşında düşmanla karşılıklı mevzilerde savaşıyor. Bu sırada bir hatırası var co dedi! Onlar atiyer biz atiyeruz. Onlar atiyer biz atiyeruz, karşıdan bir mavizer kurşunun bana doğru gelduğunu gordum. Bismillah kurşun burdanki girdi. (Tam kalbini işaret ediyor) Arkada rızvan ependiye acidum!!! (Mavizer mermesi onun kalbini delmiş geçmiş bir şey olmamış ama arkasında düşen rızvan efendi olmuş) Onun için AKP muhalif yazar arkadaşlarım bana bakmayın rızvan efendi gibi olursunuz!!!