GÖNLÜMDEKİ DUYGULAR
Değerli okur,
Ord.Prof.Dr.Ali Fuad Başgil (1893-1967) şöyle diyor:
İlerilik ve geriliğin sebepleri aynı zamanda meşk etmenin ilmin ve çalışmanın usulünü de bilmeli; metodlu ve sistemli bir surette çalışmanın, binnetice muvaffak olmanın ikinci bir şartı da çalışmayı iyi bir metoda ve sisteme bağlamaktır. Dikkat edersek çalışma sevgisi ekseriya metotlu çalışmadan doğar ve böyle çalışmayan bir türlü işini sevemez. Çünkü metodsuz ve nizamsız çalışma verimsizdir. Verimsiz çalışma ise bezdiricidir.
Bununla beraber mekteplerimizde olsun, iş hayatımızda olsun, metodlu çalışma bizim en az ehemmiyet verdiğimiz şeylerdendir. Gerek hususi ve gerek resmi hayatımızda çoklarınız düşünmeden zaman ve kuvvet sarfını hesaplamadan işlerimizi rasyonel bir sıraya, tertibe ve düzene koymadan çalışıyor. Bu sebeble fizik ve fikri sayimizi layık olduğu kadar verimlendiremiyoruz. Bu yüzden sönen zekaları ve heder olan enerjileri düşündükçe koca filozof Descartes ( 1496 -1560 ) gözümde bir kat daha büyüyor. Garp’ta metodlu çalışma devrini açan bu filozof, insanlar arasında gerilik ve ilericilik farklarının zannedildiği gibi akıl ve izanca farklı olmalarından ziyade metodlu, rasyonel çalışıp, çalışmamalarından ileri geldiğini göstermiş, Avrupa yepyeni bir medeniyet devri açmıştır.
Aynı fikri milletlere tatbik edersek aynı neticeye varır. Milletler arasındaki gerilik ve ilerilik farklarının da çalışmadan neşet ettiğini görüyoruz.
Biz Türkler, garp milletlerinin hiç birinden daha az zeki ve çalışkan değiliz. Bilakis müşahedelerime dayanarak söylüyorum ki, Türk ferdi dünyanın en zeki, ferasetli ve çalışkan insanlarındandır. Bununla bereber garp ( batı) milletlerinden daha geriyiz. Çünkü zekamızı metodlu ve rasyonel bir şekilde kullanmıyor zaman ve kuvvet israf ediyoruz.