Görüntülenen Sayı: 2064
2803 | Yayım Tarihi: 17 Aralık 2010 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » AV MEVSİMİ

AV MEVSİMİ


Facebook'ta Paylaş

 Çok uzun zamandır sinemaya gitmiyordum. Bunda eşimin hamilelik sürecinde sinemaya girememesi ve sinema sektöründe ki durgunluk etkili oldu. Geçtiğimiz günlerde çarşıya indiğimde (biz Sülükgölü’nde olduğumuz için ‘çarşıya inmek’ deriz, zor iş taşrada yaşamaka86; ) Klas Sineması’nın önünden geçiyordum ve birden Av Mevsimi filminin afişine dikkat kesildim. Çok gitmek istediğim bir filmdi ama saatim 16.15’i gösteriyordu. Yani daha işyerimde ki mesaim dolmamıştı. Biz babamla vardiyalı çalışıyoruz çünkü. Babam sabah erken açar mağazayı, ben ise 8.30-9.00 arası gelirim işe. Akşam namazından sonra babam ilk sigarasını içer (eğer hava kararmadan önce babamı sigara içerken görürseniz onu teğet geçin, sağlığınız açısındana86; ) sonrada meydana iner. Benim mesai ise 19.00’a kadar sürer. Babamdan ‘olur’ yanıtını alınca, dedim bir karnımı doyurayım da beynime oksijen gitsin. Hemen, kankam Önder Kaya ile mekanımız olan Şampiyon Kokoreç’e gittim. Herkes benle, Önder’e kilo almışsın diyor. Bunun tek suçlusu Şampiyon, yapmasınlar midye dolmayla, kokoreci o kadar güzel, bizde kilo almayalım arkadaş. Seri olarak yarım ekmek kokoreci mideme indirdikten sonra girdim sinemaya. 

Film vurucu bir açılış sahnesi ile başladı. Bataklıkta sağa pan hareketi yapan kamera, kesik bir el görüntüsüne gelince hareketini tamamladı. Görüntü akarken altta iç kavurucu bir müzik ve o kesik elin eski sahibi küçük kızın sesinden yakarışı da olunca, dedim bu film izlenir arkadaş. Bazı filmler daha ilk sahnesinde sizi filmden düşürürken, bazısı ise daha bir bağlar kendisine. Sonrasında asıl oyuncular Avcı(Şener Şen), Deli (Cem Yılmaz) ve Çaylak Hasan (Okan Yalabık) göründüler ekranda. Aslına bakarsanız Cem Yılmaz’ın sinemacı kimliğinden soğumuştum son zamanlarda, bu sebeple ona karşı ön yargılıydım ama atomdan bile zor parçalanan ön yargımı paramparça etti bıraktı adam. Hokkabaz filminde ki performansını bile gölgede bırakacak bir oyunculuk ortaya koymuş, Cem Yılmaz. İşte benim ondan beklentim bu, o sadece komik olmak zorunda değil. Şener Şen’i i hiç anlatmaya gerek yok zaten. Onun ölüsü bile sıradan bir filmi, başyapıt yapar. Okan Yalabık ise Hasan rolünün hakkını layığıyla vermiş. Çetin Tekindor, sinemada niye üstat olduğunu bu filmle tekrar gösterdi bana. Oyunculuğuna zaten laf söylemek haddime düşmez de, o doğu şivesi neydi öyle. Helal olsun ne diyeyim.
Ama bir filmin gerçek bir film olabilmesi için asıl senarist ve yönetmen koltuğunda kimin oturduğuna bakmak lazım. Eğer bu iki koltukta Yavuz Tugrul oturuyorsa, hiç daha söze hacet duymadan, gidip filmini keyifle izleyeceksin. Neden mi böyle kesin yargıyla konuşuyorum? Şu filmleri izlediniz mi? Çiçek Abbas, Tosun Paşa, Züğürt Ağa, Banker Bilo, Gönül Yarası, Muhsin Bey ve Eşkıya. İşte bu ölümsüz eserlerin senaristi, Yavuz Tugrul. Muhsin Bey, Gönül Yarası ve Eşkıya filmlerinde ise aynı zamanda yönetmen koltuğuna da oturdu. Eminim hepinizin beğendiği bu filmlerde, bir şeye dikkat ettiniz mi? Evet bu filmlerin hepsinde başrol oyuncusu hep aynı isim: Şener ŞEN! Yani bu bir bakıma Hollywood’daki Scorsese- Robert De Niro birlikteliği gibi bir birliktelik. Çokta başarılı olduğu ortada. Yanılıyor muyum?
 
Filmde herkes gibi bende Cem Yılmaz’ın seslendirdiği Hayde şarkısına bayıldım. Bu bir buçuk dakikalık şarkının, perküsyon çalışması tam iki ay sürmüş dersem, nasıl bir emek var bu filmde anlatmış olurum herhalde. Bu arada ‘Benden Adam Olmaz’ şarkısı da gayet başarılıydı, hakkını yemeyeyim. Filmin sonunda Klas Sineması’nın sahibi Hasan İnanlı ile muhabbet ederken yanımıza, eski matematik öğretmenim geldi. Hasan ağabey;- Nasıl buldunuz hocam filmi? diye sordu. Hocamın verdiği cevap bu filmi çok iyi anlatıyor.-Demek ki Türklerde polisiye film yapabiliyormuş!
ÇOK ÖNEMLİ NOT: İki hafta önce kavlan ağacına, inşaattan elektrik kablosu çekildiğini yazmıştım. Ve bu ağaçlar bizim tarihimiz yanmasına mahal vermeyin diye yetkilileri uyarmıştım. Şimdi yanındaki diğer kavlan ağacına da kablo çekilmiş. Onlara şunu sormak istiyorum; -Acaba o ağaçlar hangi işyerinin önünü kapatıyor??

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.