Bu gazetenin en çok okunan benim de zevkle okuduğum yazarlarından olan Sayın Ahmet Becioğlu, bir yazısında beni hep kendinden hep köyünden bahsediyor diye eleştiriyorsunuz ne yazayım yani size Patogonya’yı mı anlatayım anlamında bir şeyler yazmıştı. Şimdi aynısını tam nakil edememiş olabilirim ama anlam olarak böyle bir şeydi.

 

Gerçekten insan en iyi kendini, yaşadıklarını biliyor. O nedenle ben de yazılarımda sürekli kendimden, yaşadığım şehrimden bahsediyorum. Sizi sıkıyorsam affola . Her şeyin olduğu gibi benim yazılarımın da bir kullanma (okunma) kılavuzu var tabii.  Özelimden kalkarak genele, somuttan çıkarak soyuta ulaşmaya çalışıyorum. Kişiliğinize göre bazen özel bazen de genel kısımlar size ilginç gelebilir.   Dedikoduya meraklıysanız özel kısmını, daha soyut daha toplumsal eleştirilere meraklıysanız da genel kısmını okuyun. Bu iki kısmı nasıl ayıracaksınız onu da söylemem lazım elbette. Sıkı durun söylüyorum. Efendim, bu iki kısmı ayırmak içinde yazının tamamını okuyacaksınız! Yok öyle üç kuruşa beş köfte!.. Okur olmak emek ister. Benim yazarken harcadığım emeği sizde okurken harcayacaksınız ki bu birliktelik mutlu sürsün.

 

Sahi bu köşeyi okuyor musunuz? Okuyorsanız bir ses verin de haberim olsun. Size bana ulaşabilmeniz için bir posta kutusu adresi [email protected]  adresine elektronik postalarınızı bekliyorum efendim.

 

Tamam  tamam seslerinizi duydum. “ Biz de anamızın karnından elektronik postayla doğmuştuk,tam da birisi bir e-posta adresi verse de yazsak diyorduk” diye söyleniyorsunuz değil mi?  Ne yapalım teknoloji özürlüyseniz sizde yolda izde nerde yakalarsanız beni, durdurup bizzat söyleyiverin düşüncelerinizi. Hem artık lütfen şu internet denilen nesneye de yavaş yavaş alışın.

 

Bizim insanımız da bir alem. İnternetin görüntülü bedava telefon sohbeti yapma kısmını hemen kavradı. Bakıyorum ayağı çarıklı okur yazar olmayan bir büyükanne evlerde yada internet kaffelerde torunu ile sohbeti koyulaştırıyor. O bu işi beceriyor da bizim okur yazar tayfa internet gibi uçsuz bucaksız bir dünya olan teknoloji harikasını bir türlü doğru dürüst iletişimde kullanamıyor. E- mektup diye ortalarda abuk sabuk yazılar dolanıp duruyor. İyi de kardeşim bu güzel imkânı niye gerçek bir iletişim sağlamak için kullanmak aklınıza gelmiyor?

 

Evet bu hafta soruyorum efendim; Nasılsınız? Yazılarımdan, yaşadığımız bu kentten sıkıntılarınız var mı? Yazın paylaşalım.

 

[email protected] e-posta adresimin ve hepinizin posta kutularının güzel, emek harcanmış, gerçek duygu ve düşüncelerle dolu iletilerle dolması umuduyla tüm hayatınızdan bereketin eksik olmadığı bol güneşli günler dilerim efendim.