HALK OYLAMASI
Allah’ın cc. inayetiyle: Ramazanımızı tutup, ramazan bayramımızı idrak ettikten sonra, İnşallah günahlarımızdan arınmış olarak 12 Eylül Pazar günü, Anayasamızdaki kapsamlı değişikliği oylamak için sandık başında olacağız. İlk sivil anayasamız diyebileceğimiz, bu oylamanın: Vatanımıza ve milletimize hayırlı olmasını diliyoruz.İnşallah Allah cc. bizi koruyacak. Vatanın yüksek menfaatlerini bir tarafa itip, yanlış bir particilik gayretleriyle, bizi yanıltmak isteyen insanların yanlış öğütlerinden, Allah’ın korumasına sığınıyoruz. Samimi duygularımızın hürmetine Allah’ın cc bizi koruyacağını ümit ediyoruz. İnşallah: Vatanımız ve milletimiz için en hayırlı olacağına inandığımız, EVET mührünü oy pusulamıza vuracağız. Allah’ın cc. bizi hayırlı bir neticeye götüreceğini ümit ediyoruz. İnşallah Allah’ın korumasında olacağız.
Terazinin iki kefesi de sevap olmaz. Birisi sevapsa diğeri mutlaka günah olacaktır. Biz sevaptan yana olalım. Bu anayasa oylamasının siyaset yarışına dönüştürülmesine hayretler ediyorum. Türkiye’de çok partili sistem devam ediyor. Hatta bu anayasa değişikliğiyle, çok daha kapsamlı bir şekilde devam edecek. Ona kimse laf söyleyemez. Vatan başka, parti başka bunları karıştırmamak lazım. Herhalde Türkiye’de vatanla partiyi birbirine karıştırıyoruz. Bu çok ilkel demokrasilerde yapılan bir şuursuz uygulama, amma biz artık ileri devletlerin hürriyet anlayışını benimsemiş olması gereken büyük bir devletiz. Bizim insanımızın neyi eksik. Hatta biz batı insanından bazı yönlerde çok daha ileri vasıfta insanlarız. Hz. Peyganber “Kıyametin ahrında insanlar hür olacak” buyurmuş, Şimdi biz bu dönemi yaşıyoruz.
Bazı liderlerin kendi partisinin insanlarını bir koyun sürüsü gibi görmelerine: Hayretler içinde kalıyorum. Partili genel başkanına bağlı olmalıdır. Bu, particiliğin temelidir. Amma biz şimdi bir vatan görevi yapıyoruz. Vatan denilince: Sağcının, solcunun, ilericinin, gericinin bir olması gerekir. Bu ileri memleketlerde böyle oluyor. Herhalde Türkiye’de de böyle olması gerekir. Biz bazı parti liderlerimizin dürbüne ters baktıklarını düşünüyoruz. Bu seçmenler vatan sevgisiyle, siyaseti birbirinden ayırmasını biliyorlar. 1950 beyaz ihtilalini hatırlayın. Türk insanı demokrasi ve oy kullanma tecrübesi çok düşük olmasına rağmen, basiretli ve ileri görüşlü bir iradeyle isabetli oy kullanmasını bilerek tüm dünyayı kendisine hayran bıraktı. O tarihten bu yana, köprülerin altından çok su geçti. Seçmenlerimiz daha fazla tecrübe kazandılar. Allah’ın izniyle Türk seçmeni bir beyaz ihtilal daha gerçekleştirecek. Buna inanıyoruz...
NACİ KARAMOLLA
Rahmetli Eczacı Naci Karamolla’yı geçen hafta kaybettik. Mekanı cennet olsun. Çok iyi huylu, yumuşak yapılı bir insandı. Mesleğinde de çok seviliyordu. Eczanesini Fatsa’dan Terme’ye taşımıştı. Deki Fatsa’nın bir ayağı Terme’de oldu. Termeliler de kendisini çok iyi karşıladılar. Fatsa’da: Rahmetli Naci Karamolla ile irtibatını hiç kesmedi. Her vesileyle Terme’ye gidenler eczaneye uğramadan geçmezlerdi. Çok defalar Terme’de görüşmelerimiz oldu. Naci Bey oradan da İstanbul’a nakletti. Orada da eczanesine gidip görüştük. Birkaç ay önce de Fatsa’da camiden çıkarken görüştük, kucaklaştık. Meğer vedalaşıyormuşuz. Genç görünümlüydü, görünüşü beni mutlu etmişti. Naci Bey’in küçük kardeşi Mustafa Karamolla ta çocukluk yıllarından beri arkadaşımızdı. Ziya Toprakbastı, Mustafa Karamolla ve ben sacayak bacağı gibiydik. Hep birlikte olurduk. Rahmetli Mustafa’nın bir trafik kazasında beklenmeyen vefatı tüm bizim aileyi yasa boğmuştu. Buradan beri de rahmetli Naci Karamolla bizim ağabeyimizdi. Aile ile yakınlığımız vardır, Necati Karamolla da okul arkadaşımızdır. Allah sağlıklı yaşatsın.
Bu duygularla Karamolla ailesinin acısını yaplaşıyorum. Aile efradına ve sevenlerine sabırlar diliyorum. Cennette buluşmalarını diliyorum. Rahmetli Naci beyle beraber, rahmetli Mustafa Karamolla’yı da rahmetle anıyorum. Kendlerine tekrar tekrar mağfiretler diliyorum.