YAZ ŞENLİKLERİ
Belediyelerin düzenlediği festivaller, o bölgenin tanıtılmasında ve sosyal ihtiyaçların karşılanmasında önemli rol oynamaktadır.
Bu durum, aynı zamanda eğlence ve sanat sektöründe gözle görülür bir hareketlilik sağlamaktadır.
Fatsa Belediyesi bu güne kadar yapmış olduğu festivallerde hem tecrübe kazanmış, hem de ciddi işlere imza atmıştır.
Bu güne kadar yapılan festivaller için kamuoyu tarafından getirilen en büyük eleştiri şuydu:
“Dışarıdan gelen şarkıcılara bu güne kadar dünyanın ödemesini yaptık. Öyle yapacağımıza kendi sanatçılarımızı görevlendirelim. Böylece hem paramızı sokağa dökmemiş oluruz, hem de yöremizin sanatçılarını korumuş oluruz.”
Yapılan bu eleştiriler dikkate alınmış olacak ki; bu güne kadar adına Uluslararası Çınar Festivali dediğimiz organizasyon, Fatsa Belediyesi Yaz Şenlikleri olarak karşımıza çıkmıştır.
Aslında yaz şenlikleri de ciddi eleştiriler alacaktır. “Koskoca Fatsa bu kadarla yetinmemeliydi.” şeklinde sızlanmalar olacaktır.
Yani “Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal” hesabı…
Bu noktada sanırım işin ortasını bulmak gerekecek. Yani biraz ondan, biraz bundan formülü… Zira Fatsalı sanatçılar, Fatsa Belediyesi’nin kendilerini sahiplenmesini her zaman arzu etmişlerdir.
Öte yandan adında “Uluslararası” ibaresi olan bir organizasyonda elbette ulusal düzeyde isim yapmış sanatçılara da yer verilmelidir.
Fakat her ne hikmetse Cip Şenliği’yle birlikte başlayan aksaklıklar, festivale de sirayet etmiş durumda… Gariptir… Her şey daha iyiye gideceğine çeşitli sebeplerden dolayı gerileme yaşanmaktadır.
Bildiğim bir şey varsa geleneksel hale gelen toplumsal faaliyetlerin tökezlemesi, hiçbir zaman yararımıza olmayacaktır. Her esen rüzgârda etkinliklerin yönü değişecek veya iptal noktasına gelecekse bunun ciddi bir sorun olduğunu bilmeliyiz.
Bu aynı zamanda bölge için ne ifade ettiğini bilemediğimiz veya unuttuğumuz çalışmaların, doğal olarak lüzumsuz görüldüğü anlamına gelecektir.
Organizasyonların her yıl daha da zenginleştirilmesi gerekirken geriye adım atması ve deforme olması güç kaybından başka bir şey değildir.
Sadece bizim için değil, birçok belediye yönetimleri için edindiğimiz izlenim; bu organizasyonların iştahla ve heyecanla yapılmasından yana olmadıklarıdır.
Bu konuda yanlış düşündüğümü iddia edenlere gerçekten çok ihtiyacımız var.
Bu arada bu yazıyı Aybastı’da bir kafede yazmak zorunda kaldım. O nedenle kısa yazıyorum.
Son olarak konserleriyle, at ve bisiklet yarışlarıyla Fatsa Belediyesi Yaz Şenlikler Belediyelerin düzenlediği festivaller, o bölgenin tanıtılmasında ve sosyal ihtiyaçların karşılanmasında önemli rol oynamaktadır.
Bu durum, aynı zamanda eğlence ve sanat sektöründe gözle görülür bir hareketlilik sağlamaktadır.
Fatsa Belediyesi bu güne kadar yapmış olduğu festivallerde hem tecrübe kazanmış, hem de ciddi işlere imza atmıştır.
Bu güne kadar yapılan festivaller için kamuoyu tarafından getirilen en büyük eleştiri şuydu:
“Dışarıdan gelen şarkıcılara bu güne kadar dünyanın ödemesini yaptık. Öyle yapacağımıza kendi sanatçılarımızı görevlendirelim. Böylece hem paramızı sokağa dökmemiş oluruz, hem de yöremizin sanatçılarını korumuş oluruz.”
Yapılan bu eleştiriler dikkate alınmış olacak ki; bu güne kadar adına Uluslararası Çınar Festivali dediğimiz organizasyon, Fatsa Belediyesi Yaz Şenlikleri olarak karşımıza çıkmıştır.
Aslında yaz şenlikleri de ciddi eleştiriler alacaktır. “Koskoca Fatsa bu kadarla yetinmemeliydi.” şeklinde sızlanmalar olacaktır.
Yani “Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal” hesabı…
Bu noktada sanırım işin ortasını bulmak gerekecek. Yani biraz ondan, biraz bundan formülü… Zira Fatsalı sanatçılar, Fatsa Belediyesi’nin kendilerini sahiplenmesini her zaman arzu etmişlerdir.
Öte yandan adında “Uluslararası” ibaresi olan bir organizasyonda elbette ulusal düzeyde isim yapmış sanatçılara da yer verilmelidir.
Fakat her ne hikmetse Cip Şenliği’yle birlikte başlayan aksaklıklar, festivale de sirayet etmiş durumda… Gariptir… Her şey daha iyiye gideceğine çeşitli sebeplerden dolayı gerileme yaşanmaktadır.
Bildiğim bir şey varsa geleneksel hale gelen toplumsal faaliyetlerin tökezlemesi, hiçbir zaman yararımıza olmayacaktır. Her esen rüzgârda etkinliklerin yönü değişecek veya iptal noktasına gelecekse bunun ciddi bir sorun olduğunu bilmeliyiz.
Bu aynı zamanda bölge için ne ifade ettiğini bilemediğimiz veya unuttuğumuz çalışmaların, doğal olarak lüzumsuz görüldüğü anlamına gelecektir.
Organizasyonların her yıl daha da zenginleştirilmesi gerekirken geriye adım atması ve deforme olması güç kaybından başka bir şey değildir.
Sadece bizim için değil, birçok belediye yönetimleri için edindiğimiz izlenim; bu organizasyonların iştahla ve heyecanla yapılmasından yana olmadıklarıdır.
Bu konuda yanlış düşündüğümü iddia edenlere gerçekten çok ihtiyacımız var.
Bu arada bu yazıyı Aybastı’da bir kafede yazmak zorunda kaldım. O nedenle kısa yazıyorum.
Son olarak konserleriyle, at ve bisiklet yarışlarıyla Fatsa Belediyesi Yaz Şenlikleri’nin başarılı geçmesini diliyorum. HOŞÇAKALIN