ORTA DİREK NASIL KURTULUR?
Rahmetli Özal’ın Orta Direk diye tabir ettiği esnaf kesimi, bize göre devletin de en büyük dayanağı olan kesimi ifade ediyor. Biz buna devletin direği desekte fazla abartmış sayılmayız. Bu esnaf kesimi aklı başında ticaretle uğraşan daima devletinin yanında olan az kazanca kanaat eden, mütedeyyin insanlar (kanaatkarlar) herhalde demokrasilerde buna önemli bir yer vermek lazım. Az kazanca kanaat eden bu insanların kazancıyla da oynamamak lazım. Hasılı bunlar kayırılıp gözetilmeli. Türkiye’de sanayi çok gelişmiş sayılamayacağı için bu insanların az çok kazanç elde edecekleri başka bir saha yoktur. Özellikle Türkiye’nin şartları esnaf kesiminin iyi bir şekilde korunmasını gerektirmektedir. Küçücük iş yerini kapatmak zorunda kalan bir insan, iş bulma şansıda bulamayınca bunalıma düşebilir. Büyük işler başarmış bir iktidarada oy veremezse ne olur? Bize göre bu Türkiye için en büyük felakettir. Bu insanlar kimseye avuçta açamazlar, illaki bunların durumunu düşünmek görmek lazım.
Geçende Kumru’daydım. Kumru Fatsa’nın kardeş bir ilçesi. Bu iki ilçe Ağabey kardeş gibi, aile birlikleri var, tapu hissedarlıkları var. Dahada önemlisi müşterek yaylaları var. çocukluk yıllarımız hep o yaylalarda geçti. Gerçekten Fatsa ve Kumrunun yakınlığı ilçeler arasında çok nadir bulunan bir yakınlık. Ak Partiden Kumru belediye başkanı gerçekten kadri, kıymeti çok yüksek bir insan, Kumrunun dayanağı olmuş, ona her yönden güveniyorlar. Kumru 15 bin nüfuslu küçük bir ilçe: Bim buraya dev gibi bir şube açmış. İlk günkü satışını tavaturla ifade ediyorlar. Fatsadaki bimin 4 şubesine ne kadar üzülüyorsam, Kumruya açılan bim şübesinede o kadar üzülüyorum. Mustafa Kemal Çamaş’ın belediye başkanlığında ilk bim şubesi açılırken işi iyi idrak edemedim, hatta birkaç defa bime gidip alışveriş yaptım. Şimdi acıma ölsem çok şübeli marketlere gidip alışveriş yapmam. Ah keşke bizim insanlarımız da hep böyle olsaydı. Şehrin yerlisi olan marketlerin ne eksiği var.
Türkiyenin bazı illerinde, yabancı marketlerin sayıları çok azmış. Oralarda belediye ve şehir halkı bunlara direnmişler, bu marketlerin sayılarının artması iktidarın oylarını eksiltir diye düşünüyorum. İleride bunlara devlet eliyle sınırlama konulacağını sanıyorum. Türk insanı tepkisini sandıkta veriyor, oylar eksilirse bu Türkiye için felaket olur. Altını çizerek söylüyorum. (Ak partinin alternatifi yok) Bu kadar önemli bir dönemde hem parti kurmayları hemde seçmenlerimiz çok ileri görüşlü davranmalılar. Seçmenin sabrınıda taşırmamalı. Ünlü tarihçi rahmetli Cemal Kutay 20 ciltlik “Türkiye İstiklal ve Hürriyet Mücadeleleri” isimli eserinde: Türk insanı için, uzun vadeli işlere tahammülsüzlük tabirini kullanıyor. Bu rahmetli menderese ve rahmetli özalada hep böyle oldu. 6-7 sene sonra seçmenler desteklerini çekmeye başladılar. Şu nazik zamanda böyle bir davranış çok yanlış olur. Irmak geçiyoruz, herşey tersine dönebilir. Rahmetli Ali Fuat Başgil. Sağ cephede latin harfleriyle yazılan ilk kitaplardan birisi olan: “Din ve Laiklik” isimli kitabında: İlerde “Hayır ve Şerrin” Mücadelesi çok çetin olacağa benziyor demişti. Herhalde şimdi o günlerdeyiz.
Benim bin tane oyum olsa hiç şüphe yokki bir tanesini bile ak partinin dışında bir partiye vermem, veremem. Şimdi Türkiye’de yapılan işler bizim 50-60 senelik idealimizdi. Allaha çok şükürler olsun bize bu günleride gösterdi. Bize göre işler iyiye gidiyor. Türkiye büyük devlet olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Türk okulları bütün dünyanın takdirini topluyor. Türkiyedeki küçük bir azınlıktan başka muhalifleri yok. Türk Lisanı dünya lisanı olma yolunda ilerliyor. Artık bazı devletlerle vizeyi kaldırıyoruz. İslamın yıldızı parlıyor. Sadece Rusya ile ticaretimiz 100 milyar doları bulacak. Allahü’tealanın cc. Kuran’ıkerimdeki tabiriybe fasıklar istemeselerde bu din tüm dünyayı kuşatacak...