ÇAMAŞ'TA TUĞLA MANZARASI
Geçtiğimiz akşam İstanbul'da bulunan Çamaş Derneğine bir toplantı için gitmiştim. Her zaman olduğu gibi herkesten önce gittiğim için vakit geçirmek adına duvarları inceliyordum. Duvardaki büyük bir resim bana çocukluk yıllarımı hatırlattı.
Neden?
Hem siz okurlara biraz nostalji yaşatmak, hem de geçmişimizi biraz hatırlatmak adına dile getirmek istiyorum. Bizim kuşak (Yani 50-60 yaş arası) hatırlayacaktır. Köylerimizin çoğunda okul yoktu. Okul çağına gelen (7-12 yaş arasındaki) erkekler, kendilerinden biraz daha büyüklere emanet edilerek, para kazanması için Samsun, Çarşamba'ya gönderilirlerdi. Bütün yazı Çarşamba'nın Dikbıyık Beldesinde geçirirler ve yaz sonunda geldiklerinde güneşte yanan kösele gibi tenleri ile geri dönerlerdi. Aileden ayrı, biraz daha hür oldukları ve az da olsa para kazanarak bir işe yaradıkları için Onlar’a gıpta eder keşke ben de gidebilsem diye imrenirdim. Ancak benim ailemin izin vermesi o günkü şartlarda mümkün değildi.İmrendiğimle kalrdım. Arada bir merakımı gidermek için gider, ziyaretlerini yapar, hayran hayran izlerdim. İşte bu izlemlerim aklıma geldi Zeytinburnu’ndaki dernek duvarlarını izlerken...
Peki bu çocuklar Dikbıyık'ta ne yaparlardı?
Büyüklerin hazırladığı tuğla kalıplarının boşaltılmas, tuğlaların kurutulmasının sağlanması... Kısacası bildiğimiz tuğlanın imalatı. Bu nedenle tuğla ocaklarına gidildiğinde her taraf tuğla görünür ve hatta her taraf tuğla kokardı.
Gelelim Çamaş'a: Zeytinburnundaki dernek duvarında gördüğüm Çamaş resmidir. Yüksekten, kuş bakışı ve özenerek çekilmiş bir resim. Dikkatli olan birisi nerdeyse hangi evin kime ait olduğunu seçebilecek durumda. Özellikle ilkbaharda tüm ağaçların yemyeşil olduğu bir dönemde çekilmiş. İnsan adeta burnunu çekiştirse Çamaş Kokusu alacak, özlem giderecek. Ancak 50 yıl önceki Dikbıyık görünümü ister istemez bir irkilme yaratıyor. Sıvanmış evler parmakla sayılacak kadar az. Herkes kat üstüne kat yapmış ama nedense kaba sıva atmayı bile akıl edememiş. Aynı durum Fatsa Sahili için de geçerli, Çatalpınar, Kumru, Korgan, Aybastı, Kabataş hatta tüm Ordu ilçeleri için geçerlidir. Bu konuyu sıkça bir şekilde dile getiririm. Sıvasız bina sahipler, yani Çamaş'ın büyük bir bölümü bu yazı nedeniyle belki bana gücenecekler ama benim de ilçemi sıvalı binalarla kaplı vaziyette görme hakkım olsa gerek....