“KÖY TOSUNUNDAN BOĞA OLMAZ”
Yöremizde çok kullanılan ve maalesef hiç sevmediğim bir laftır bu. Kendi içimizdeki değerleri görmez, dışarıdan olanları her zaman büyütürüz gözümüzde. İş alanında, edebiyatta, sanatta v.s. elbette işini iyi yapan kişi ve kurumlara hakkını teslim etmek gerekir. Bunu yaparken kendi içimizdeki değerleri ihmal edersek o zaman büyük hata yapmış oluruz.
Geçen hafta Fatsa Lisesi bir şiir gecesi düzenledi. İçerik olarak dolu dolu bir program hazırlamışlar ve güzel de çalışmışlar. Buraya kadar sorun yok. Ama ben şiirlerden en az bir kaçını bizim şairlerimizden olmasını bekledim. Bu tür programları hazırlayan sayın hocalarımız neden uzaklara giderler anlamış ta değilim doğrusu. Oysa bırakın Ordu genelini sadece Fatsa’mızda Türkiye’nin şapka çıkardığı şairlerimiz var. Bir Dursun Ali Akinet’i, Merhum Azer Yaran’ı nasıl görmezlikten gelirsiniz.
Yakında ilçe belde ve hatta köylerde bile festivaller başlayacak. Organize heyetinin bazılarının gözleri gene yukarılarda olacak. Bir de etrafınıza bakın ne olur ya hu. Ordu Türkiye’nin sanatçısı en bol illerinden biridir el insaf. Allah’tan başbakan bir laf etti de belediyeler binlerce liralar dökerek getirdikleri etiket sanatçılardan yavaş yavaş vazgeçmeye başladı. Bu yıl meydan inşallah köy tosunlarının olacak.
Bir başka mesele de il dışı sermayenin buralarda belli işler üzerine mağazalar açması meselesi. Alternatiftir neden açıldı, olmaz falan deme lüksüne sahip değiliz. Yerel mağazalarımızda aynı ürünlerin olması ve hatta daha makul fiyatlarda satıldığı gerçeği ortada iken, özellikle halkımızın il dışı sermayeli mağazaları tercih etmesi enteresandır.
Bu örneklerden de anlaşılıyor ki, yıl 2010 ve bizim köy tosunu hala boğa olamadı memleketim insanının gözünde. Eksiğimiz mi var, hayır. Hatta fazlamız var. Türkiye’nin diline marş olmuş türkülerimiz var, Ülkede saygı ile yâd edilen şairlerimiz var. Sinema ve ses sanatçılarımız var. Çok şükür bu konuda oldukça zenginiz. Ama maalesef halk olarak kendilerine ilgimiz alakamız eksik. Tek suçları köy tosunu olmak.