KALDIRSAK MI ARTIK ENGELLERİ?
KALDIRSAK MI ARTIK ENGELLERİ?
Hayatımızın bazı dönemlerinde, hepimizin karşısına bir takım engeller çıkmıştır kuşkusuz.Bunun adı bazen ÖSS,bazen ödenemeyen krediler ,bazen ise işsizlik olmuştur.Ve bu engeller haliyle bizi üzmüş,kızdırmış,darmadağın etmiş olabilir.Kimi zaman artık dayanacak takatim kalmadı diyerek ,pes bile etmiş olabiliriz.Peki sorarım size; hayata gözlerini açar açmaz ,büyük engelleri olan insanlarımız ne yapıyor, hiç düşündünüz mü?Onların hayattan beklentileri ne, kulak verdiniz mi?Hiç onlardan biriyle empati kurdunuz mu?
İşte ben bu durumu derinlemesine yaşamış ve artık hazmetmiş,bu durumdan pozitif değerler çıkarmış bir bireyim.Çünkü ben özel bir insanın kardeşiyim.(Ben onlara engelli demek istemiyorum.Onlar benim için çoğu sağlam insandan,çoğu düşünme engelliden ,çok daha ÖZEL İNSANLAR!).Bu özel insan ;ablam Derya Fatma Becioğlu 30 yaşında ve otistik.Bu özel durumumuzdan ötürü ,şöyle negatif cümleler kurabilirim sizlere;-Herkes sahilde ablası,abisiyle gezerken, ben yapamadım.-Herkes ablasıyla dertleşirken ,ben dertleşemedim.-Hayata ben 1-0 yenik başladım.Ama kurmam çünkü ben hayatın götürdüklerine değil,getirdiklerine bakıyorum ve diyorum ki iyi ki ablam varmış,iyi ki doğmuş ve iyi ki benim ablammış.
Otuzundan sonra şimdi okula başladı(biraz gecikti mi ne?a86;).Annem(ablama verdiği emekten ötürü ,çok özel bir anne o) onu ,okula gittiği günler gelin gibi süslüyor, bende kucağımda onu servisine indiriyorum.Sonra ön koltuğa kraliçeler gibi kuruluyor.Bir görseniz o kadar mutlu ki.O mutlu olunca bende mutlu oluyorum.Hani insan mutluluğu parada,şöhrette arar ya ,ben ablamın ufak bir gülümsemesinde buluyorum işte.Onun sayesinde hayata 1-0 geriden değil, beş yıl ileriden başladım ben.Beni çok daha olgunlaştırdı, bu özel durum.Aslında hayatıma çok özel dokunuş yapmıştı ,ablam.Sadece benim değil ,eşimin de Zihinsel Engeliler Öğretmeni olmasında, ablamın payını yadsıyamayız.Eşim şimdi kocaman yürekli o özel çocukların hayatına dokunuyor ve ikimizde bu durumdan oldukça memnunuz.
Sizlerden tek istekleri onlara acıyarak bakmaktan,elimizi tahtaya vurup -tüh tüh tüh düşman başına! demekten artık vazgeçmeniz.Emin olun o çocuklar engelli değil ,sadece onlarla bizler arasında engel var,biz onları kaldıralım yeter.İstanbul Kartal’daki gibi, alt geçitin bir tarafına tekerlekli sandalye parkuru yapıp ,diğer tarafına yapmayı unutmayalım.Otobüslerde onlar için ayrılmış yerlere oturmayalım.Park alanlarında onlara tahsis edilmiş yerlere park etmeyelim.Bu hafta Dünya Engelliler Haftası.Lütfen en azından bu haftanın bahanesiyle, onlara sıcak bir merhabayı çok görmeyelim!a86;
LÜTFEN YAPMAYIN!
Fatsa’da hiç hoşlanmadığım durumlar oluyor yıllardır.Mağazalarbaşı muhiti ve meydan civarında kimi genç,kimi yaşlı ama aynı ortak kaderi paylaşan özel insanlar,çevre esnaflarca muhabbete meze yapılıyor.Bozuk para için aşağıya yukarıya koşturulanlar mı istersiniz,telefonla aranıp kafa yapılanlar mı?Ve daha acısı ,bu bir marifetmiş gibi ,bir çoğunun videosu çekilip, Facebook’ta paylaşılıyor.Peki bunu meslek edinmiş ağabeylerime,kardeşlerime soruyorum; aynı durumda siz ya da çocuğunuz olsaydı ne yapardınız?Böyle bir görüntü oğlunuz için çekilse ve siz bunu izleseniz ,hala o şen kahkahalarla gülebilir miydiniz?
Eğer evet ise cevabınız, yok başka kelamımız!: