BAŞKANIM YOKSA BENİ SEVMİYİİ MİSİN?
BAŞKANIM YOKSA BENİ SEVMİYİİ MİSİN?
(Kurtlar Vadisi dizisindeki bir diyalog)
Güneş Gazetesi muhabirleri Mehmet Sabri Uğurbaş ile Ahmet Altay: “Ahmet abi Başkan seni sevmiyii” dediler. Niye? Dedim. “Oturduğu masaya binr Güneş Gazetesi koyduk. Senin sayfanı okudu, hemen suratı ekşidi. Sayfayı kapattı” dediler. Dedim doğru yapmış. Benim anamın cenazesi oldu, arkadaşları ile geldi, acımı paylaştı. Oğlumun düğününe arkadaşları ile geldi, şeref verdi. Yolda izde hep selam verdi. Kapris yapmadı, yüzüme güldü. Ama ben ne yaptım; 7 yıldır partisini ve kendisini eleştiriyorum. Tabiki benim gibi adamı sevmezler.
Buraya kadar herşey tamam! Ama geriye dönüp; eskiden şöyleydi, böyleydi demesini kaldıramıyorum, gaz yapıyor. Kamil Sönmez ne diyor? “Nenen çaruk giyerdi, bunlaru unuttun mi” Eskiyi unutalım. Mustafa Çamaş fobisini bir türlü içinizden atamadınız!!! O, cumhuriyet meydanına onlarca kamyon, iş makinesi dizerdi, dönüp bakmazdı. Sen elin temizlik şirketinin arabasına çıkmışsın poz veriyorsun. Sonra o poz verdiğin gazetedeki resmini gören vatandaş, tabureye yaymış; “Sanki kamyonu kendi almış da resim çektirmiş” diyor. Bunları ben uydurmuyorum!!
Etrafındakiler sana acayip gaz veriyorlar. M. Çamaş’ın yaptıklarını bozup, kendi istediklerini yaptırıyorlar. Belediye meclisi hepten yalama olmuş. Vahide Bayırman Sokak’ta inşaat yapılıyor, gidin bakın. Bir yere ruhsat verilirken veya tadilat yapılırken, oranın gelişme temayülüne, istikametine bakılır. Bu işin ölçüleri vardır. Orada düzenleme yapılmış! Yapılan binaların hava alması, güneş görmesi lazım. Orası (Eski şeklini yapan imar işleri kadrosu şu anda var) birkaç mühendisin imar üçkağıdı ile bozuldu. Ne geçti elinize? Oraya imar veren orayı onaylayan meclisin elini yılan sokar İnşallah.
At depmiş Eminlerin evinin karşısında M. Salih Güneş (Nüfusçu) Arsası vardı. Önce 7 sonra 10 metreye çektirme işi vardı. Yolun temayülüne veya istikametine uydurulmuştu ne oldu? Menfaat için bozuldu. Detaya girmiyorum. Yanlışım varsa Müh. OSMAN ARSLANTÜRK hala orada, sorun.
(Osman Arslantürk 657 tabisin, birşey diyemezsin biliyorum) Reşadiye Caddesi’nde bizim evin önündeki yolu 20 metreden 6 metreye indirdiniz. Karşıki binaların boyunu 7.5 kata çıkardınız. Tam bir mühendislik harikası. Bu bir mühendislik ve imar oyunudur. Ben yutmam ama o mühendisler üç kuruş fazla alacağım diye memleketi satarlar. Orta caminin karşısındaki binayı M. Çamaş’a 10 yılda kabul ettiremediler ama size kol gibi geçirdiler. Sonra gidip Orta camide cemaatle namaza durdular. Allah-u Teala’ya orada yapılan haksızlığı yutturduğunuzu mu sanıyorsunuz???
DENİZ BAYKAL
Geçenlerde Van’da saldırıya uğradı. Bu Deniz Baykal 60 yıl önce CHP’ye laf ebesi olarak siyasete girdi. O zaman CHP’de Vanlı Milletvekilleri vardı. En ünlüsü Ferit Menlen’di. Hala Van’da adı caddelere konur. (FERİT MENLEN BULVARI) O zaman üst düzey CHP’liydi. Şimdiki üst düzey CHP’li Deniz Baykal’a ise Van’da yumurta atıyorlar. Şeytan taşlar gibi taşlanıyor. Deniz Baykal partiyi ne hale getirmiş!! Hala laf ebesi!!
Sonra bir CHP’li vekil önüne (Bunlara bedava teneke demiyorum) plazma TV almış. Erman Toroğlu’nun maç analizi yaparken kullandığı çubuklarla işte arkadaşlar burada görünen şahıs taş atıyor, bakın şuradaki şahıs yumurta atıyor. Ve otobüsün camında görünüyor, bakın şuradaki şahıs arkasını dönüyor, dikkat edin hafif öne eğildi. O da Deniz beye osuruk atıyor fakat sesi maalesef kalabalıktan duyulmuyor şeklinde açıklamalar yapıyor. Bizim ailemiz Fatsa’nın en eski CHP’li ailesidir. Ama sizin gibiler yüzünden CHP’ye rey veremiyoruz. Siz oradan bir gidin, o zaman rey veririz.
Ey Deniz Baykal sen siyasete girdiğinde oranın adı Van’dı, şimdi Wan oldu, haberin yok mu? Oranın CHP’li Bld. Bşk. Vardı, ben CHP’liyim derdi. Şimdiki Bld. Bşk. Ben Kandilden geldim diyor. Yani pkklıyım diyor. Peki bu başkanın babası korucubaşı, yani pkk ile savaşmak için devletten maaş alıyor. Bu ne çelişkidir, haberin var mı? Eskiden Anlıyım, Şanlıyım Vanlıyım derlerdi, şimdi yalnızca WAN’lıyım diyorlar.Sen de ben CHP’liyim diyorsun, sevsinler seni emi!!! (Sevmezler seni de, senin partini de)
Van elden gitti, bunların haberi yok! Geçenlerde, Beylikdüzü’ndeki bir belediye fuarında Van Belediyesi WAN olarak değiştirilmiş. Yanlış mı yazıldı diye soranlara hayır özellikle öyle yazdık! demişler. Bütün Güneydoğu illerinde kürtçe konuşma teşvik edilirken, minibüslere kürtçe kasetler çaldırılırken, Türk yatırımcılara izin verilmezken, Türklerin baskı ile şehri terketmesi sağlanırken, Türk bayrağını cama asanlar saldırıya uğrarken, karakola gidip şikayet edenlere “siz de asmayın canım, tatsızlık çıkmasın” denilirken Van elden gitmiş Deniz Bey haberin var mı?
RÜYALARIMDA UÇUYORUM
Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ öyle diyor. İlker Bey sen kendini uyanık sanıyorsun ama hala uyuyorsun! Analar koç gibi evlatlarını ellerine kına yakıp, en büyük asker bizim asker diye sana yolluyorlar. Sonra (Daha geçen hafta) o kınalı kuzular vatanı korumaya çalışırken mayına basıp paramparça oluyorlar. Siz de onların parçalarını bir tabutta toparlayıp, analarına yolluyorsunuz. Onlar da vatan sağolsun diyor. (Tevekkülle, o Anadolu sabrı ile) O mayınları İtalyanlar’dan alıyorlar; İtalya Başbakanı bizim başbakanın kankisi, sordun mu neler oluyor diye?
Pkk ya karşı savaşan komutanlarımız itirafçıların yalanlarıyla cezaevine kondu. Hem de tutuklu pkklıların yanıbaşındaki koğuşa. Bir kısım subaylar oraya gitmem diye kafasına sıktı. Ordu komutanı generallerimiz cami bombalamaya niyet etmiş diye bir savcı tarafından tutuklanıyor. Diğeri tarafından serbest bırakılıyor, bir üçüncüsüü tarafından tekrar içeri alınıyor. Komutanlarımızın karizması yerle bir oldu. İlker bey lütfen uyanın. (Kendisi bana paşa demeyin, İlker bey deyin demişti) Onun için İlker Bey diyorum, yoksa!!!
BATUM’DA YAŞADIKLARIM
Batum meydanında parlamento binası önünde caddede karşıdan karşıya geçerken bir asker yakası bağrı açık, şapkası arka cebinde, kafası kıyak yanyana yürüyoruz. Baktım karşıdan bir albay geliyor. Eyvah dedim, asker yandı!!! Asker tınlamadı bile. Karşıdan gelen albay askeri görünce gözleri çakmak çakmak parmağıyla işaret ederek Ruşça mı gürcüce mi anlayamadım ama askere bağırarak birşeyler söyledi. Asker albaya şöyle bir baktı ve “Rasçivico! (ne diyorsun lan) Dedas gadirep (Ananı .......) Proci (ibne) dedi. Dondum kaldım. Yüzlerce insan arasında albay da dondu kaldı.
Allah bize ve bizim komutanlarımıza bunu göstermesin! ama böyle giderse bizde de ast-üst diyaloğu böyle olabilir.
KABAKDAĞLI MESHİZE ALİ RIZA ABİ
(Türk Milleti Cesurdur)
Kendisi şizofrendi. Eskiden acayip külhanbeyiymiş ama hastalık onu bükmüş. Kahvede devamlı yürür, kendi kendine konuşurdu. Birgün TV’de Atatürk’ün meşhur nutku var. ATATÜRK “Türk milleti cesurdur” dedi. Ali Rıza abi TV’ye bir baktı “Bok cesurdur” dedi. (12 eylül öncesi) 15 yaşındaki çocuk kuş tüfeği ile iki köyü önüne katmış koşturuyor dedi. Bazen yazımı okuyanlardan seni Ergenekon’dan hapse atarlar diyor. Şaka da olsa gerçeklik payı var. Millet korkudan altına etmiş. Paçalarını sıkı sıkı bağladığı için aşağı dökülmüyor, belli olmuyor.
Şimdi ben de devlet büyükleri gibi vatanımı seviyorum, benim de fikirlerim var. Yazıyorum. Yazarken de kimseyi aşağılamıyorum. Kimseye hakaret etmiyorum, ne var bunda? Ama kendini savunamayan başsavcının kendine avukat tutup savunma yaptırdığı Türkiye’de acaba yanlış mı düşünüyorum diyorum...