YÜREĞİMİN GÖTÜRDÜĞÜ YER
YÜREĞİMİN GÖTÜRDÜĞÜ YER
Ara sıra kaçmalıyım diye karnımdan konuşuyorum. Sonra kendimi kendime acındırıyorum; torunlarımı özledim, gitmeliyim diyerek sızlanıyorum.
Aklım hala bu anneanne işine şaşırsa da kalbum çoktan kabullenmiş olacak ki onlar için güm güm atıyor.
Eh, biz de yüreğimizin götürdüğü yere kadar gittik ve geldik...
Bir yerde okumuştum; gözün midesi olmazmış, doymazmış.
••••••••••••
Yine özlem, yine hasret...
••••••••••••
Gittik diye Fatsa’yı unuttuk değil.
Fatsa’mız uzaklardan gelen olumsuz ve iç karartıcı gürültüye bazen kulaklarını tıkayabiliyor.
Gönlünü ilçesinin sorunlarına nasıl faydalı olurum diye adayan insanlarımızın çokluğu Fatsa’mızın daima dinamik olmasını sağlıyor.
Ne güzel ki; herkes heyecanla ve yarışırcasına çalışıyor. Bu, herhalde Fatsalı olmaktan geçiyor. Çevremizde de bu böyle mi? Sanmıyorum...
Bu heyecan ve çalışkanlığın en güzel örneğini Fatsa Y. S. D. veriyor. Dönem çalışmalarına hızlıca başladı. Geçtiğimiz hafta basından da takip ettiğimize göre başta Sn. Kaymkamımız olmak üzere birbiri ardına bir sürü ziyaret yaptı.
Bu hafta da Sn. Vali beyin eşini ziyaret etti.
Kaymakam beyin eşi de dernek başkanımız ve arkadaşlarımızla birlikteydi. Birlik ve beraberlik içerisinde ziyaretlerimiz sürdü.
••••••••••••
Nihayet Başkanım,
Çarşamba günü de uzun zamandır Belediye başkanımızın yoğunluğundan dolayı bir türlü fırsat bulunamayan ziyaret gerçekleşti.
Talep ve istekler birikmiş.
Sevgili dernek başkanı arkadaşımız hazır fırsatını bulmuşken; nasıl köklü bir dernek olduğumuzu, gücümüzü taa Kurtuluş Savaşı’ndan aldığımızı, adımızı Ulu Önder Atatürk’ten aldığımızı ve bunca yıldır nasıl ayakta durduğumuzu coşkulu bir şekilde öyle ifade etti ki, başkanımızın bize ayırdığı zaman dilimi yetmedi desem yerinde olur.
İnanıyorum ki; siz belediye başkanımız bundan sonraki talep ve isteklerimizde daha olumlu yaklaşıp bizleri daha bir destekleyeceksiniz. Bu görüşmede bunu gördüm ve Fatsa’mız adına sevindim.
Not: Sevgili Becioğlu kardeşim, romantik yazılar böyle mi oluyor? Sana tavsiyem şu ki; biraz daha alçak gönüllü ol. Şu birinci (A sınıfı) sınıf gürcü meselesinde kalbimiz kırılıyor...