FATSA'NIN GÜNEŞİ
FATSA’NIN GÜNEŞİ
Başlığı niye öyle yazdım.Güneş gazetesi çıkartılırken cidden Fatsa’da büyük bir tutukluluk vardı.Nüfus kesafeti çevresindeki insan akışı ve iktisadi yönden iyi durumda olmasına rağmen il düzeyinde istediği yeri alamıyordu. Siyasi yönden de iyi sayılamazdı. Kendi iç dünyasında, çevresiyle ilgisiz bir durumu vardı. Halbuki Fatsa’nın kendi çevresinde saygın bir yeri olması gerekiyordu. Bir tutkunluk içinde olmadığından, hakkı olması gereken siyasi ağırlığı da gösteremiyordu. Rahmetli Hacı ağabey ve çevresindeki bazı insanlar bu zihniyetin yıkılıp daha canlı ve tutkun bir Fatsa istiyorlardı. Bu işler enine, boyuna hesap ediliyor ve eksikliğin nereden geldiğini tespit etmek istiyorlardı. İşte bu şartlarda Güneş Gazetesi’nin çıkartılması kararına varıldı. Bu işlerin başında rahmetli Hacı Hikmet Altuntaş ağabey vardı. Arkadaşları da ona destek veriyorlardı. Ben olayın yakınında ama haricen takip ediyordum. Çalışmalar müspet neticelendi ve 22 Şubat 1971’de gazeteniz Güneş’in ilk sayısı çıktı. Ben Hacı Hikmet Altuntaş ağabey ve arkadaşlarına tekrar Allah’tancc. rahmetler diliyorum.
Bu Güneş sevdalıları ömür boyu Güneş’ten ayrılmadılar. Bir bir ahirete göçünce Güneş gazetesinden kopuyorlardı. Allah cc. mekanlarını cennet etsin. Diliyoruz onları ahirette de bir araya getirsin. Güneş’ten önce de Fatsa’da zaman zaman gazete çıkartılmıştı. Bunların kapasiteleri çok küçük ve düzgün çıkartılamıyorlardı. Aylık 15 günlük bazen de bir süre hiç çıkamayan gazetelerdi. Ben onları çıkartan çilekeş insanları da rahmetle anıyorum. Ünye’deki gazete durumunu kesin bilemiyorum. Tahmin ediyorum Fatsa’dan çok daha önceleri kardeş Ünye’de gazete çıkartılıyordu. Fatsa Güneş çıkarken, Ünye’de iki tane gazete çıkıyordu diye hatırlıyorum. Bunu şunun için ifade ettim. Gazeteler kültür seviyesinin de bir ölçüleri sayılıyor. Biz de ortaokul ve lise yıllar sonra açıldı. Genelde medyalar için o beldenin ağzı dili ifadesini kullanıyorlar. Konu buraya gelmişken Gazeteniz Güneş’in bir özelliğini de ifade etmeden geçemeyeceğim. Güneş Gazetesi’nin ta çıktığı günden beri bir özelliği de var. Fatsa’nın gazetesi olmak. Güneş ilk kurulduğu günden bu yana bu özelliğinden taviz vermedi. İktidara yakın, mahalli idarelere tavizkar olmadan gazete yaşatmak çok zordur.
Elinizdeki Güneş gazetesi bu zorluğu da ta çıktığı günden bu güne yaşıyor. Yalnız size bağlı, sizin için yaşıyor, yaşamaya çalışıyor. Her fikri temsil ediyor. Yazar kadrosuna şunu yaz, bunu yazma diye müdahale etmiyor. Tekrar ifade ediyorum: Allah’tan sonra, sizin desteğinizle yaşıyor. Sizden moral alıyor. Bu günlere siz vefalı Fatsalı hemşehrilerimizin desteğiyle ve sevginizden alınan moralle gelindi. İktidarlar değişti amma Güneş değişmedi. Mahalli yönetim değişti, Güneş yine değişmedi. Aynı yazar kadro her istediğini hiç müdahele edilmeden yine yazabiliyor. Tekrar ediyorum. Allah’tan sonra sizsiniz, sizin sevginiz, sizin desteğiniz...
Burada bir konuyu da apaçık ifade etmek istiyorum. Sitemkar bir tabir kullanacağım. Tirajımız hiç bir zaman hak ettiğimiz seviyeye ulaşamadı. Tiraj gazetelerin can suyudur. efendim bu çok mu karlı bir iş. Hayır karlı değildir. Gazetelerin sayfaları arttı. Ofset baskılı resimler çoğaldı. Senede 40 liralık bir aboneyle bu karlı olamaz. Amma bir filipisit gibidir. Size okurun sevgisini gösterir. Bundan aldığınız moral önemlidir. Gazetelerin bazen baskı fiyatları satış fiyatının üstüne çıkar. Yine de illa tiraj derler: Hatta reklam yapar tirajı daha da artırmak ister. Biz de sizden tiraj istiyoruz, tarafkirlik istiyoruz. Her iş yerinde Güneş Gazetesi olmalı. Ben Güneş ailesinin en yaşlı insanı da sayılabilirim. Yaşlanıp, gazeteye yazamayanlara da sağlık diliyorum. Ferudun Bey’i yanıma alıp, bu tiraj konusunu siz değerli okurlarımızla istişare etmek isti yorum. Bizi hoşgörüyle karşılıyacağınıza da inanıyorum. Hepinize sonsuz teşekkür ediyor, saygılar ve sevgiler sunuyorum. Sağolun - varolun.