‘’Nefes’’ filminin yönetmenliğini Levent Semerci yaptı.Oyuncular ise;Mete Horozoğlu,Engin Hepiler,Barış Bağcı,Engin Baykal,Özgür Eren Koç,İbrahim Aköz.Oyuncu olarak ünlü bir isim yok ama cast (rol dağıtımı) çok iyi yapılmış.Ünlü bir ismin olmaması filmin lansmanını (tanıtımını) eksik kılabilirdi ama film o kadar vaktinde  vizyona girdi ki ,tamda biz bu mevzuları konuşuyorduk.Yani nefesimiz kesilmiş 34 pkk’lıyı takip ederken , ‘’Nefes’’ çıkageldi.

 
Film 2365 metre yükseklikteki Karabal tepesinde bulunan bir röle istasyonunu korumakla görevli Yüzbaşı (Mete Horozoğlu) ve emrindeki 40 askerinin acılarını,yalnızlıklarını ve hayata tutunmak için verdikleri mücadeleyi anlatıyor.Bunu anlatırken hem suya,hemde sabuna oldukça dokunuyor.Film boyunca gökyüzü teması üzerinde durulması,aynı gökyüzünün altında bu savaş niye fikrini uyandırıyor.Görüntü ve ses efektleri anlamında bence günümüze kadar çekilmiş en iyi Türk Filmi diyebilirim bu film için.Gerçekcilik okadar güzel yansıtılmış ki sanki o karakola gizli kamera yerleştirmişlerde,bizde orada yaşanılanları tüm çıplaklığıyla izliyoruz.

 

Oyunculuk boyutunda ise ;Yüzbaşı rolündeki Mete Horozoğlu ,sanki subaymışta ayrılıp bu filme girmiş gibi inanmıştı rolüne.Bahçeşehir Üniversitesi’nde almış olduğu ileri düzeyde oyunculuk eğitiminin hakkını vermişti.Diğer oyuncular ise Türkiye’nin dört bir yanındaki konservetuarlarda eğitim gören mezunlardan seçilmiş.Tam bir ay,çekimlerin yapıldığı Kemer’deki Tahtalı Dağı’nda,hiç inmeden askeri eğitim aldılar.Bu çalışmanın karşılığını ise oynadıkları oyunculukları ile biz izleyicilere verdiler.

 
Mehmetçiklerimiz biz huzurla uyuyalım diye nasıl bir mücadelenin içinde olduğunu görmek için,gençlerin imrenerek baktığı magazin dünyasının yalancı dünyasından sıyrılmak için,açılım nasıl olurmuş görmek için,aksiyon filmini tek Amerikalılar yapar olgusundan kurtulmak için mutlaka gidin ‘’Nefes’’e!

Hiç anlamıyorum bir türlü bitemeyen dizileri.Anlattığı konu bitiyor ama sırf iyi reyting alıyor diye ,bir türlü diziye kıyıp bitiremiyorlar.İkinci Bahar yada Sıcak Saatler dizisi gibi tadında bitirseler efsane olacaklar ama yapımcılarının gözlerini para bürüdüğü için, senaryo çığrından çıkana kadar devam ediyor diziler.İşte bunlardan bazılarını sizle paylaşıyorum.Eğer eklemek istediğiniz yada katılmadığınız birşey varsa bana mail atabilirsiniz.

Yaprak Dökümü:Ali Rıza Bey ne zaman kalp krizi geçircekte ölecek merak ediyorum artık.Yada Ferhunde siyasi liderlerimizinde başına çorap örermi diye soruyorum kendime.Daha da önemlisi Nejla ile Leyla için ,Oğuz’u İsveç’li bilim adamaları klonlayamazmı?

Kavak Yelleri:Aslı-Deniz-Mine üçleminde artık nasıl bir aşk ilişkisi olacacak sabırsızlıkla beklemekteyim. RTÜK izin verse neler olacakta,izin vermiyor işte!:)

Arka Sıradakiler:Bu çocuklar artık liseyi bitirsinler lütfen.Milli Eğitim yetkililerine sesleniyorum bir lise öğretim hayatı bu kadar uzun olmamalı.

Küçük Kadınlar:Bu dizi bitirilip,o kızların psikolojik tedavi altına alınmaları gerekiyor bence.Yazık onların başına gelen Küçük Emrah’ın başına gelmedi!

 

Adanalı:Senaryo duyumlarıma göre dizi çekilirken bile yazılabiliyormuş ve dizinin asıl senaristi Oktay Kaynarca’ymış.Bence Türk dizi tarihinin en bakışmalı dizisi.Söz yok gözler konuşuyor.Neymiş ozaman? Demek ki Oktay Kaynarca’nın brşey yazmasına gerek yokmuş,oyuncuların fotoğrafaflarına baksak yetiyormuş!