Görüntülenen Sayı: 2005
2803 | Yayım Tarihi: 16 Ekim 2009 Cuma
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  •  Spor 
  • Köşe Yazarları
  • Bunları Biliyor musunuz?
  • Vefatlar
  • Güneşlik
  • Dost Siteler
  • Künye
  • İletişim
  • Son Sayı
Ana Sayfa » Köşe Yazıları » Selim BECİOĞLU'NDA YOK YOK...

Selim BECİOĞLU'NDA YOK YOK...


Facebook'ta Paylaş

 KARANLIKTAKİLER

 
Bu hafta vizyonda,bir Çağan Irmak filmi olan Karanlıktakiler var.Babam ve Oğlum,Issız Adam ve Mustafa Hakkında Herşey filmi ile bir marka haline geldi Çağan Irmak,bu sefer daha farklı bir yapıtla karşımızda.
 
Film , bir anne-oğulun psikolojik buhranı üzerine kurgulanmış  gerilim-drama.Gülseren(Meral Çetinkaya) ,eskimiş evinde,eskimiş hayalleri ile eve hapsolmuş bir karakterdir.Oğlu Egemen(Erdem Akakçe) dışında kimseyi ,içsel girdaplarla dolu hayatına sokmamaktadır,oğlunun olmadığı hayatı(tabi buna hayat denirse) ise düşünmek bile istememektedir.
 
Karanlıktakiler filmi için ,çoğu izleyicinin  yorumu olumsuz yönde olmasına rağmen Montreal Film Festivali’nde galasını yapıp, film eleştirmenleri tarafından göklere çıkarıldı.Bu çelişkili durumun asıl nedeni bu filmin gişe değil de,sanat için çekilmiş bir fim olmasından ileri geliyor.Yıllardır sanatçılar arasında tartışılan ve bir türlü sonuç alınamayan ‘’sanat için mi sanat’’,’’toplum için mi sanat’’ ikileminde kalan Çağan Irmak,bu sefer sanat için sanatı seçmiş görünüyor. Gişe kaygısı çekmeden yazmış,yönetmiş bu filmi.
 
The Others(Diğerleri) filminin yönetmeni Alejandro Amenabar’dan etkilendiğini düşünüyorum Çağan Irmak’ın.Amenabar’ın en önemli özelliği gerilim etkisini görüntü efekti ile değil ses efekti ile vermesidir.Bence Çağan’ı diğer Türk yönetmenlerden ayıran en önemli özellik ,sesi çok güzel ve çok doğru yerde kullanması.Yine bu filmde Gülseren’in içsel yolculuğunda ses efektinden oldukça yararlanmış gözüküyor.
 
Gişe filmlerinin en önemli özelliği ,seyircinin katarsise (fimde yada tiyatro oyunda  duygularından arınma) ulaştırma isteğidir.Bu olamalıdır ki filmden izleyiciler etkilensin ve filmden arınmış olarak çıksın.Ama bu filmden,yada bir Zeki Demirkubuz,Nur Bilge Ceylan fiminden bu şekilde çıkamazsınız.Filmden sonrada düşünmeye devam edersiniz çünkü bu filmlerde bir son yoktur,hayat gibi filmde akmaya devam eder.
 
Evet sadede gelirsek;Herkes bir Çağan Irmak filminden eminim çok daha fazlasını bekledi ama çoğu izleyici bu beklentisinin karşılığını bulamadı.Çünkü kimse şöyle doya doya ağlayamadı.Ama her filmi ile ağlatacak diye bir kaide de yok tabii.Eğer oyunculuk izlemek istiyorsanız Erdem Akakçe ve Meral Çetinkaya’nın performanslarını izleyin derim.İyi seyirler.
 
TİYATRO
 
Bu hafta içi İllallah Naciye adlı tiyatroyu seyrettim.Emek verilerek yapılmış bir oyun olmuş.Yasemin Coci’nin ve ekibinin ellerine yüreklerine sağlık.
  Benim asıl söylemek istediğim konu ise daha farklı.Kültürel yönleri çok gelişmiş ve üniversitesi olan bir şehrin ,neden hala bir tiyatro salonu yok?Bu çok mu zor birşey acaba?Arkadaşlarım tüm iyi niyetleri ile oyun çıkarmaya çalışıyorlar ama pat ışıklar sönüyor,pat ses kesiliyor ya da sahne dar olduğu için dekarasyon değişiminde problem yaşanıyor.Bizler ve buraya Türkiye’nin dört bir yanından gelmiş üniversite öğrencileri bunu mu hakediyor?Düğün salonunda tiyatro oyunu oynanmaz çünkü akustik ona göre değildir,sahne düzeni ona göre değildir,oturum şekli ona göre değildir vs.. vs..
 
Artık her gün önünden geçerken projesine baktığımız ama atıl bir inşaattan farkı olmayan kültür sarayı ,bitirilse de Fatsa’lı tiyatrocular ve tiyatro severler bir rahata ersek.Eğer bu proje hayata geçerse daha iyi bir prodüksiyonu olan tiyatro ekipleride turnelerine Fatsa’yı koyarlar.Fena mı olur hem KÜLTÜREL hemde EKONOMİK katkısı olur FATSA’MIZA!İlgililere duyrulur.
 

Yalnızca aboneler yorum yazabilir.

Abone Bilgileri

Abone girişi yapınız
Abone Kodu:
Parola:
Şifrenizi almak için tıklayın

  • Hava Durumu
  • Arşiv


Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü






 Güneş Gazetesi © 2005-2025 Her hakkı saklıdır.