68 yıl geçti aradan. Çok neşeli, güler yüzlü, şakacı olan hakim beyin zamanında Yalıköy’de kahve önlerinde un çuvalı oyunu oynanırdı. Kahvelere bir misafir geldiğinde, fırıncı olan Dursun Şen, fırından boş un çuvalları çıkartır, kahve önüne orta yere atardı. Yerden çuvalı alan kimse çuvalı alır, herhangi bir arkadaşının başına atar, peşinden gelen çuvalları insanlar birbirlerine atarken çuval misafirin kafasına geçerdi. Misafir kızarak kalkar giderken, “Ben bööyle bir memleket görmedim” dedi. Bu olayı Fatsa’da hakim beyimiz duyar, nasıl bir oyun olduğunu merak eder. Çok şişman 130 kilo olan hakim bir pazar günü bu olayı izlemek üzere Yalıköy’e gelir. Gelirken arkadaşlarını da getirir.  Yalıköy sahilinde bulunan dut dibinde Hasan Ege’nin kahvesinin önüne oturur. Halkımız hakim bey gelmiş diye toplanır. Ben de beraber hakim bey konuşuyor, hep beraber onu dinli yoruz. Hakim beyin çuval oyununu seyretmeye geldiğini herkes bilir. Çuvallar fırında hazırlanmıştır. 

Hakim bey burada bir çuval oyunun oynanmamış. Oynayın bizde seyredelim der. Fırıncı Dursun ilk çuvalı Hasan Ege’nin üzerine atar. Hasan Ege Mustafa İlkyaz’ın kafasına derken 10 kadar un çuvalı ortaya çıkar. Hakim beyimiz gülmekten kırılır. Bu arada hakim beyin arkasına saklanan Yusuf Karadeniz’e  çuval atılırken, çuval hakim beyin kafasına geçer. Ama hakim bey hiç kızmadan gülmeye devam ederken, kasabamızın sayılı tüccarlarından olan Mehmet Aylıkçı hakim beyi kucaklar özür diler. Hakim bey, zararı yok. Ben hayatımda böyle gülme dim der. Hakim beyi kahveye içeri aldılar, elbiseleri temizlendi. Ben bu köyü daha bırakmam dedi. Yalokey’den bir ev kiraladı 3 ay kadar Yalıköy’de durdu.

 

Her sabah sandal tutarak saat 07.00’de sandal tutarak Fatsa’ya hareket eder, Yalıköy’e gelirdi.  Öldüyse Allah dahmet eylesin. Sağ ise kulakları çınlasın.  1908 doğumlu olan Hakim Hikmet Onat, beyimiz şimdi 102 yaşında olması lazım.