VAR MI ARTIRAN?
İstanbul’da yayınlanan gazetelerin spor sayfalarında hiç bir zaman haber sıkıntısı yaşanmaz. Hiç bir haber bulunamadığı zaman da gazetecilerin ele aldığı konu hemen belli olur. “Ne olacak bu Fener’in hali” denir ve akla hayale gelmeyen senaryolarla haber bir güzel işlenir.
Yerel basında da haber sıkıntısı yörenin konumuna göre değişiyor. Mesela bizim fındığımız var ya, “Ne olacak bu fındığın hali” diye hemen bir konu bulunur, bilen, bilmeyen yazar, bilen bilmeyen de konuşur.
Ama şurası bir gerçek ki, fındık öncesi yazılanların, konuşulanların hemen hemen hepsi güme gitti.
TMO’nun fındık almayıp, fiyatın da serbest piyasa şartları içerisinde oluşacağı açıklanınca kızılca kıyamet koptu. Ben de dahil, hükümete veryansın ettik. Sokakta da ağıza alınmayan sözler de cabası. Fındık 4.00 Liradan aşağıda işlem görürse üretici mahvolur, zarar eder derken, gelinen noktada ise, bir kısım tüccar 4.25’den, bir kısım tüccar da üreticinin fındığını 4.75 liradan almayı sürdürüyor.
Bunlar yetmezmiş gibi, başlatılan kampanyalarla üreticinin getirdiği ürün karşılığı kadar, çeyrek altın, yarım altın da hediye ediliyor derken, gazetemiz yazarlarından fındık tüccarı Ahmet Becioğlu’da promosyon öyle yapılmaz, böyle yapılır dercesine, 500 ton fındığa Hunday Getz, 500 ton üzeri fındığa Renault Megan, 1000 ton fındık getiren üreticiye de 1 adet son model mercedes otomobil hediye edeceğini açıkladı.
Bu kadar fındık bir üreticide olur mu olmaz mı ben bilemem. Ya bir kaç kişi birleşip ürününü satar, hediyeyi alır, ya da fiyatın daha da artmasını bekler. Sonuçta ne olacak bu fındığın hali derken, piyasa aldı başını gidiyor. İnşallah geri dönüş olmaz da fiyat artıkça artar, hem üretici hem de tüccar güler.