KİŞİYE GÖRE BAYRAM
Bu hafta sonu mübarek şeker bayramını kutlayacağız. Kutlamasına kutlayacağız; ama bayramın ne ifade ettiğini hiç düşündük mü? Kim nasıl karşılayacak, kim nasıl kutlayacak? Bayram denilince genellikle aklımıza “lay lay lom” gelir. Güzel beyaz elbiselerini giymiş genç kızların, şık ve kısa pantolonlarını giymiş, hiç derdi olmayan genç (garson boy) delikanlıların sokaklarda güleryüzle, zaman zaman tek ayaklarının üstünde mutlu mutlu koştuklarını görür gibi oluruz. Aslında doğrusu da budur. Bayram deyince elbette bu görüntüleri görmek isteriz. Hatta arkalarından şık, temiz ve abiye kıyafetler giymiş anne babaların onları takip ettiği manzaraları görmeyi hayal ederiz... Böyle manzaraları görürüz de...
Gel gelelim bayramlar herkes için hep de böyle gördüğümüz gibi olmayabilir. Bir zamanlar bir şeker reklamında gördüklerimizle göz yaşlarımızı tutamadığımız olmuştu. Düşünün başkalarının yardımı olmadan kapıdan dışarı çıkamayanları, bilinci yerinde olduğu halde başkalarının yardımı olmadan en zaruri ihtiyacını dahi gideremeyenleri...
Ve...
Bin an için gözlerinizi kapatıp trans durumuna geçiniz. Allah (c.c) kimsenin başına vermesin. Başkalarının yardımı olmadan kapıdan dışarı çıkamadığınız için, pencere önünde oturup gelip gideni seyretmek zorunda olduğunuzu düşünün..
Bırakınız ziyarete gelip gönlünüzü alanların verdiği hazzı, oturduğunuz o pencerenin önündeki sokakta yürüyen alelade insanlardan bile ne kadar keyif alacağınızı tarif etmek bile mümkün olmayacaktır. Bayramı vesile edip gelen gidenlerin evde oluşturduğu hareketlilik nedeniyle keşke her gün bayram olsa ifadesini dile getirmeseniz bile içinizden geçireceğinizden hiç kuşku duyulmayacaktır. İşte böyle birisi için bayramın ne ifade ettiği, bir ayağını zaman zaman yukarı çekerek, sek sek oynarcasına güzel elbiselerini sergileyen genç kıza ne ifade ettiğinden daha önemlidir.
Ya bir de; hem yerinden kıpırdamayan, hem dayanılmayacak boyutlarda ağrılar çeken birilerini düşünün. Acaba onun için bayram neyi ifade etmektedir. Ötanezi hakkı neyi ifade etmektedir.
Biraz içinizi kararttım galiba... Ama hayatın gerçeklerini görmezden gelmemeliyiz.
Yazımı herkese, kötü günlerden uzak, sağlık, mutluluk, huzur ve bereket dolu, hiçbir sorunu olmayan, bulutların üzerindeki uçan halılarla pırıl pırıl bir dünya seyreden günler dileğiyle bitirmek istiyorum.