Bayram arefisine girdiğimiz şu günlerde birtakım olumsuz lukları ve gelişmeleri yazarak hiç kimsenin canını sıkmak istemiyorum. Ağzımızın bağı henüz çözülmeden, olumsuz bir görüş ve yazı kime ne kazandırır ki?

Yaklaşık 7 yıl önce Ulaştırma bakanı Binali Yıldırım”Samsun-Bolaman arasında yaylı sistime başlıyoruz. 5 yıl içerisinde bu hizmete girecek” demişti. Bu hizmet niye gelmedi. Niçin yapılmadı” diye bir yazı yazsam, bu yazı kimi ne kazındırır ki? Ben sadece yazmış olurum, bazı dostların canı sıkılır. 1-2 gün içerisinde hizmet gelir mi ? Gelmez. O zaman geçelim bu konuyu.

200 işçinin çalışacağı tersane yapılacaktı? Bu tersane niye yapılmadı” diye bir yazıyı kaleme alsam, 1-2 gün içerisinde tersane mi yapılacak? Yoo... E o zaman bir dizi yazıp ta bayram arefesinde kişileri niye sıkıntıya sokup bayramı zehir edelim.

Kaç bayram geçti, halen doğalgazımız gelmedi. Doğalgaz gelecek diye evinin, işyerinin sistemini daha ekonomik olan kömüre geçirmek isteyen vatandaşlarımız zarar üstüne daha da zarar gördü. Ne zaman gelecek bizim doğalgazamız” diye söz verenler hakkında bir yazı yazsam, 1-2 gün içerisinde doğalgazımız mı gelecek.. Yoo... O zaman doğalgaz müjdesini verenlerin canını sıkmanın ne alemi var ki?

En iyisi bir ay önce tutmaya başladığımız  oruçlarımızon, verdiğimiz fitrelerimizin, zekatlarımızın kabul için Allah’a dua edip, Ramazan bayramını beklemekten başka çaremiz yok.

İki günlük şu dünyada sevmek, sevilmek,  dünyanın nimetlerinden istifade etmek varken, niçin birbirimizi üzelim, kıralım ki.

Tüm dost, okuyucu ve hemşehrilerimin mübarek Ramazan bayramını en içten dileklerimle kutluyorum.