HÜKÜMETİN FINDIK POLİTİKASI
Fındık üretim alanlarını sınırlandırmak, üretime kota koymak gibi bir şeydir. Geçmişte şeker pancarına, tütüne, buğdaya, mısıra, pamuğa da üretim sınırlaması getirilmişti. Sonuçları hepimiz görüyor ve yaşıyoruz.
Ya peki; dış ülkelerde durum ne?
Tarımsal üretim giderek arttırılıyor mu? Ya da kotalarla üretim alanları sınırlandırılıyor mu?
İşte esas mesele de bu ya… Zaten elimizde kala kala bir tek fındığımız kaldı. Şimdi de onu rekolte fazlası üretimle suçlayarak üretim alanlarını daraltıyoruz.
Bir İtalya, bir İspanya veya fındık üretimi yapan diğer ülkeler ne yapıyorlar? Üretim alanlarını daraltıyorlar mı ya da giderek daha da çoğaltıyorlar mı?
Öyle ya… Bir de buna bakmak lazım… Bizim rekolte fazlası dediğimiz üretim haklarımız, bu ülkelerin ellerine terk edilmiş olmuyor mu?
Zaten adamlar yüzde 25 üretim paylarına rağmen bizi zorlarken, bu payları yüzde 40-50’lere çıktığında bize fındık sattırırlar mı diye nasıl düşünemeyiz? Çok üretmenin zararlı olduğu bir ülke olmanın aczine itilmek nasıl bir doğrudur, anlamak mümkün değil…
Dünya fındık üretiminde en büyük paya sahip olduğumuz halde, dış piyasalarda rekabet edemediğimiz söyleniyor.
Peki; düşük üretimle rekabet nerede görülmüş ki? Kaldı ki; bu rekabet sözcüğünün de hükümetler marifetiyle ortadan kaldırıldığı, bu dönemde rekabetin de içeriği boş bir kavram olduğu ortaya çıkmaktadır.
Yani diğer ürünlerde olduğu gibi, anlaşma gereği fındıkta rekabet kuralları kapsamı dışına çıkartılarak, ucuz fiyat politikalarına esir edilmiştir.
Aksini iddia eden bir hükümet yetkilisi varsa, çıksın bu iddiaları yalanlasın.
Öyle 5+5 formülleriyle, kotalarla, motalarla halkı kandırmanın bu ülkeye bir getirisi olmaz.
Eğer ki; Hak’ça bir üretim politikası geliştirilmek isteniyorsa, bu ülkenin dürüst politikacılara ihtiyacı vardır.
Eğer ki; Hak’ça adam gibi ürünümüzü satmak istiyorsak, bu ülkenin adam gibi üretici birliklerine ihtiyacı vardır.
Eğer ki; üretmekten utanmayacaksak, bu ülkenin adam gibi milli tarım politikalarına ihtiyacı vardır.
Yoksa eğer; örgütlü, çok uluslu sermayeye bu ülkenin örgütsüz milyonlarca üreticisi az gelir.