FATSO Başkanı Tayfun Karataş “FATSO olarak hizmet verdiğimiz 7 ilçede bir model baz alarak bir değişime önayak olmaya çalışıyoruz”

Her geçen gün büyüyen, gelişen ilçemizde çok önemli bir paya sahip olan FATSO Başkanı Tayfun Karataş’la Fatsa OSB’de yaptığı çalışmaları ve Fatsa’nın sorunlarını konuştuk.
Karataş’a sorularımız ve aldığımız cevaplar şöyle :
Röportaj : Ferudun Cumhur ALTUNTAŞ-İlk olarak pandemiyi soralım. Vaka sayılarının azalmasıyla kısıtlamalar kaldırıldı, artık kapalı durumda olan işletme yok. İş dünyası için pandemi bitti mi?
İş dünyası son 2 yıllık süreçte büyük zarar gördü. Çok ağır bir yükün altına girdi. Dolayısıyla burada oluşan zarar öyle hemen toparlanacak bir zarar değil. Bizler süreç boyunca yaralara erken müdahale edilebilmesi için elimizden geleni yaptık. Raporlarla, toplantılarla üyelerimizin sorunlarının gereken tüm ortamlarda temsilini sağladık. Hükümetimiz de imkanları ölçüsünde iş dünyasının işaret ettiği sorunlara müdahalede bulunmaya gayret etti. Bu süreçte açılan bazı derin yaraların bir anda kapanması söz konusu değil elbette. Bu anlamda mücadelemizi sürdürüyor, eksikler, ihtiyaçlar üzerinde çalışmaya devam ediyoruz.
-Hem geçen yıl hem bu yıl NEFES kredisi gibi fırsatlar sundunuz. Yeni hazırlıklar var mı bu şekilde?
Bu tür olanakların sağladığı imkanlardan ziyade bu olanakları ne kadar geniş bir tabana yayabildiğiniz önemli aslında. Biz Odanın kaynakları ile oluşturduğumuz 2 Nefes Kredisinde de hem Fatsa’da hem de hizmet verdiğimiz tüm ilçelerde başvuran hemen her üyemiz faydalansın diye çalıştık.
Olabildiğince çok işletmeye ulaşsın istedik. Limitlerimizin yetmediği yerde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’ni devreye sokup limitlerin arttırılmasını sağladık. Özellikle ilk pakette faydalandırma oranında Karadeniz Bölgesi’nde 2. olduk. Bulunduğumuz noktada ama Nefes kredisi gibi bir olanakla, ama hükümetimizin öngöreceği başka bir enstrümanla iş dünyasında özellikle mağduriyetleri uzun süreler boyunca devam eden kesimin yeni desteklere ihtiyacı var. Toparlanma sürecinde üyelerimize faydası olacak yeni olanaklar üzerinde çalışıyoruz.
-Pandemi başlangıcında sadece bu imkanlarla değil aynı zamanda maske üreterek de en çok ihtiyaç olan anda ve kimseden pek bir çözüm gelmiyorken elinizi taşın altına koydunuz.
Evet, bu şekilde olağanüstü bir duruma hazırlıksız yakalanıldı açıkçası. Kimse böyle bir şeyin olabileceğine ihtimal vermiyordu demek ki. İlk günlerde bırakın iş dünyasını ya da sokaktaki vatandaşı, sağlık personeli dahi yeterli sayıda koruyucu ekipmana erişimde zorluk yaşadı. Bizim yıllardır sürdürdüğümüz bir tekstil kursumuz var biliyorsunuz, halihazırda çalışmaya, üretmeye devam ediyorken maske için gerekli malzemeleri sağlayalım ve atölyemizi bunun için çalıştıralım diye düşündük. Kısa sürede hazırlıkları yaptık bu süreçte malzeme giderleri için Odanın bütçesine dokunmadan Yönetim Kurulu ve Oda Meclisimizden arkadaşlarımızla maliyeti kendi cebimizden karşılayarak maske üretmeye başladık. İlk etapta sağlıkçılarımızın ihtiyaçlarını karşıladık. Maskeye erişimde sıkıntı devam edince de önce üyelerimize, sonra tüm halkımıza maske dağıtımı yaptık aylarca. Görev bölgemizde olan 7 ilçemizde adeta kapı kapı gezerek ulaştırdı maskeleri personelimiz. Bu tür malzemelere herkes istediği an istediği noktadan rahatça ulaşabilecek hale gelene kadar da aylarca devam ettirdik bu süreci.
Bunun dışında filyasyon ekiplerimizin ilave araca ihtiyacı oldu mesela. Yaklaşık 1 yıldır da hem Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası’nın hem de Organize Sanayi Bölgemizin imkanlarıyla 3 aracı İlçe Sağlık Müdürlüğümüzün emrine verdik. Olağanüstü çabalarını önemsiyoruz. Bir an evvel bu zorlu süreç tamamen hayatımızdan çıksın, gündelik hayat, iş hayatı tamamen normale dönsün istiyorsak elimizdeki tüm imkanları bu yönde seferber etmemiz lazım.
-Süreç zorlu devam etse de halen tam olarak normale dönmemiş olsak da Fatsa’da işgücü artmaya devam ediyor. Özellikle sosyal medya hesabınızdan ara ara yaptığınız paylaşımlarla takip ediyoruz ki bölgedeki istihdam, üretim hatta ihracat artarak devam etmekte. Bu noktadaki başarıları düzenli olarak internette paylaşarak destek veriyorsunuz.
Benim açıkçası konuşmak istediğim, sürekli anlatmak, sürekli daha iyiye yönelmesi yönünde temennilerimi vurgulamak istediğim konular da bunlardan ibaret aslında. Biz FATSO olarak hizmet verdiğimiz 7 ilçede bir model baz alarak bir değişime önayak olmaya çalışıyoruz. Göreve geldiğim ilk yıllarda söylediğim de buydu, şu ana kadar yapmaya çalıştığım her şey de aslında özetle bundan ibaret. Tarıma dayalı bir ekonomiye muhtaç olmamalıyız. Üretime dayalı bir ekonomi ile büyümeye gayret edersek kabuğumuzu kırabiliriz. Ben hep buna inandım. Bu yüzden ilk başta odak noktamı Fatsa Organize Sanayi Bölgesi olarak belirledim. Üretime odaklanmak, üretim yapacak firmaların sayısını arttırmak hem ekonomimizi güçlendirecek hem de bu firmaların sayılarının ve kapasitelerinin artması istihdam alanlarını arttıracağından bölge insanın dışarıya göçünün de önüne geçebilecektik. Şimdi dönüp bakınca çok şükür büyük ölçüde başardık bunu. Organize Sanayi Bölgemiz ben ilk göreve başladığımda içerisinde 3-4 fabrika 200-300 çalışan barındırıyordu. Bugün 38 fabrikada 6000 istihdam rakamını aştık, bölgede üretilen ürünleri sadece tüm ülke değil neredeyse tüm dünya kullanıyor. 74 ülkeye birden ihracat yapıyoruz. Dünyaca bilinen birçok markanın ürünleri bizim bölgemizde üretiliyor. Yine ticari hayatına bizim Organize Sanayi Bölgemizde başlayıp halen devam eden ve faaliyet gösterdikleri alanda dünya markasına dönüşmüş değerlerimiz var.
Kurulu olduğu alan göz önünde bulundurulduğunda Organize Sanayi Bölgemiz toplam 340 OSB arasında metrekareye düşen istihdam oranında tüm Türkiye’de 3, Karadeniz Bölgesinde ise 1. sırada. Bu yadsınamayacak çok önemli bir başarıdır.
Fatsa OSB bugün bölge ekonomisinde her ay 25 Milyon TL sıcak paranın dolaşımını sağlıyor. BU yılda 300 Milyon TL’lik bir hacim demek. Bu bölgede şu anda bu düzeyde bir hacme sahip başka bir kamu yatırımı yok.
Bölgemizdeki yatırımcılarımızın ulusal ve uluslararası başarılarıyla haklı olarak gurur duyuyoruz. Her fırsatta anlatıyor ve paylaşıyoruz. Fatsa Ticaret ve Sanayi Odası Fatsa OSB’nin bu noktalara gelmesindeki baş aktörlerden biri olmuştur. Bunu gururla söyleyebilirim. Dolayısıyla Odamızın geçmişinde ve bugün bu yolda emek veren herkese bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Yatırımcılarımız iyi ki varlar, her fırsatta onlara teşekkürlerimizi, şükranlarımızı zaten ilettik. Bundan sonra da birlikte daha iyi yerlerde var olacağız inşallah.
-Gerçekten örnek alınacak bir gelişme yaşandı Organize Sanayi Bölgesi’nde. Büyümeye de devam edeceğini öngörmek zor değil.
O konuda göreve geldiğimden beri zaten hiç durmuyorum. Sürekli yeni yatırımcılar çekmek için deyim yerindeyse şehir şehir, kapı kapı dolaştığımız oluyor. Yer sıkıntımız oluyor. Yaklaşık 1000 dönüm daha büyümek için kamulaştırma işlemlerini tamamlanmasını bekliyoruz. Bu tür süreçler hızlıca tamamlandığında mevcut yatırım kapasitesini en az iki katına çıkarmak zor değil. Şu anki koşullarda bile boş yerlerimiz için söylediğim gibi yatırımcılar çekmeye devam ediyoruz. Yeni tamamlanan yatırımlarımız var, inşaatı devam edenler var, gelecek olanlar var. Bunların her biri için yerinde ziyaretler ve sunumlarla yatırımcılarımızı ikna ettik, mevcut alanımız büyüdükçe bunu yapmaya mutlulukla devam edeceğiz. O zaman istihdam için de 15-20 bin gibi rakamları konuşuyor olacağız.
-Artık çevre ilçeler için de benzer müjdeler duymaya başladık sizden. Bunlar hakkında biraz bilgi verir misiniz?
Fatsa OSB’de başardığımız modeli çevremizdeki ilçelere de yaymak istiyoruz. Aybastı ve Kabataş ilçelerimiz ile başladık. Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı desteğiyle bu bölgede üretim yapacak bir Tekstilpark kurulması için Aybastı Belediyesi ile birlikte yürüttüğümüz projede önemli bir yol kat ettik. Yakında bu anlamda nihai müjdeyi paylaşıyor olacağız inşallah. Aynı modeli Çamaş ve Çatalpınar ilçemizde geçerli olacak şekilde de uygulamaya gayret edeceğiz hemen akabinde. Amacımız daha çok üretim, daha çok istihdam. Hem Fatsa’da hem çevre ilçelerimizde özellikle de kadın ve genç nüfusun istihdamı konusunda hiçbir eksik kalmayıncaya dek tüm gücümüzle çalışmaya devam etmek niyetindeyiz.
-Aynı zamanda tekstil kurslarınız da devam ediyor. Düzenli olarak da tekstil firmaları için kalifiye eleman yetiştirmeyi de sürdürüyorsunuz.
Evet bu da yıllardır uyguladığımız başka bir model. Avrupa Birliği hibesi ile aldığımız ekipmanlarla kurduğumuz atölye yıllardır deyim yerindeyse ara vermeden çalışıyor. İŞKUR iş birliği ile özel bir protokolle firmalarımız için dönemler halinde açtığımız kurslarla yetişmiş eleman sağlıyoruz. İstihdam garantili düzenlenen kurslarımız sayesinde 2000’den fazla kişiyi yetişmiş, meslek öğrenmiş, kalifiye birer eleman olarak iş dünyasına kazandırdık ve buna devam ediyoruz.
İstihdamı arttırırken anlık iş bulmak şeklinde bir çözüm bulmak yerine insanların öğrenmesini önemsiyoruz. “Kalıcı istihdam” için tek yol bu. Öteki türlü yaşanan ekonomik dalgalanmalarda ilk gözden çıkarılan vasıfsız elemanlardan oluşacak bir istihdam hacmini değerli bulmuyorum. Öğrenmeyi, eğitimi her şeyin önüne koyarak ilerlemeye gayret ediyoruz.
-Eğitim demişken bu alandaki faaliyetlerinizden de bahsedelim biraz. Sadece işgücü için eğitim değil, FATSO uzun yıllardır eğitimin her alanında da var olmaya gayret ediyor.
Evet, yıllar önce Odamızın Kadın Girişimci Kurulu’nun başlattığı “Kütüphanesiz Köy Okulu Kalmasın” projemizle başlayan bir süreç var. Eğitime anlamlı katkılar sunmaya gayret ediyoruz o dönemden beri. Odamızın hizmet verdiği tüm ilçelerin köylerinde kütüphane bulunmayan okullara kütüphaneler yapmaya devam ediyoruz. En son Çamaş ilçemize bir Kütüphane kazandırıyoruz. Yeni öğretim yılı ile birlikte açılışını yapacak ve bu faaliyetlerimize diğer köylerimizle devam edeceğiz. Bunların dışında yine yıllardır Fatsa, Aybastı, Kabataş, Çamaş, Çatalpınar, Korgan ve Kumru ilçelerimizde her eğitim öğretim döneminde bu ilçelerimizin Milli Eğitim Müdürlükleri aracılığı ile öğrencilerimize kışlık yardımlar ulaştırıyoruz
Pandemi döneminde eğitim de pek çok alanda olduğu gibi sekteye uğrayınca yakın dönemde uzaktan eğitime destek olabilmek adına bu kez bu 7 ilçemizde tablet bilgisayar dağıtımları yaptık. Organize Sanayi Bölgesi’nde çalışan annelerimizden gelen talepler üzerine Milli Eğitim Bakanı ile de bizzat görüşmeler sağlayarak bölgemize bir anaokulu/kreş kazandırıyoruz mesela. Koşullar ne olursa olsun eğitime o koşula uygun verebileceğimiz katkının ne olduğuna bakıyor ve o katkıyı sunmak için gerekeni yapmaya gayret ediyoruz elimizden geldiğince.
-Bir de yakın zamanda protokolü imzalanan bir Özel Eğitim okulu projesi var. FATSO’nun en büyük eğitim girişimi diyebiliriz sanım buna.
Dediğim gibi ihtiyacın ne olduğuna bakıp, gereken katkıyı vermeye çalışıyoruz. Bu noktada İlçe Milli Eğitim Müdürümüzden bir talep geldi, önemli bir eksik olduğu 3. Kademe zihinsel engelli evlatlarımız için yapılacak bir okulun bölgede sadece Altınordu’da bulunduğu ve bizim bölgemizde başka örneği olmayan bir ihtiyaç olduğu vurgulandı biz de Yönetim Kurulumuz ve Meclisimizle toplanıp konuyu inceledik, Müdür beyin detaylı sunumunu izledik ve girişimde bulunmaya karar verdik. Hem Oda yönetiminden değerli çalışma arkadaşlarım, hem Organize Sanayi Bölgesindeki kıymetli yatırımcılarımız katkı vermek konusunda ilgilerini eksik etmeyince de gerekli girişimlere başladık. Buradan her birine bir kez daha teşekkür ediyorum. En kısa sürede ilk kazmayı vuracağız inşaatımıza inşallah.
-Biraz da mevcut durumdan bahsedelim. Şu an önemli gördüğünüz sorunlar neler, FATSO bundan sonra nelerle uğraşıyor olacak?
Sorunların değil de bu sorunların önceliklerinin güncel olarak değişiyor olması bizleri yoruyor aslında. Mesela hep gündemde olan ama yakın zamanda şikayetlerin önemli ölçüde arttığı konulardan biri trafik sorunu. Emin olun vatandaş kadar Fatsa’da iş yapan insan da, yatırımcı da yoğun trafikten mağdur durumda. Zaman zaman açıklamalarımızda çevre yolu gerekliliğini defalarca vurguladık. Bunun sadece Fatsa için değil Fatsa’dan devam eden güzergâhtaki tüm şehirler için önemli bir sorun teşkil ettiğini, dolayısıyla sorunun Fatsa’nın değil tüm Bölgenin önemli sorunu olduğunu ve acilen gündeme alınması gerektiğini defalarca belirttik. İlgililerin bu noktada bir irade göstermeleri gerekiyor. Kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapılabilir. Bizim de el birliği ve söz birliği içerisinde birlikte hareket etmemiz gerekiyor. Bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek niyetiyle bir araya gelebilmeyi başarmamız, yapıcı bir üslup ve birliktelikle oluşturacağımız iradeyi kararlılıkla aktarabilmemiz şart.
Aynı şekilde otopark konusunda da acil tedbirler alınmalı. Sadece bu noktada atılacak adımlarla dahi Doğu Karadeniz yönüne devam eden trafiği bir nebze rahatlatabilmek mümkün olacaktır.
Önceliğimizde yer alan diğer önemli husus da elbette Fatsa Organize Sanayi Bölgesinin kamulaştırma bedelleri. Bu noktada da yıllardır bir kamuoyu gücü oluşturmaya çalışıyoruz. Ödemelerini bekleyen insanlar var, aynı şekilde kamulaştırma çalışmaları tamamlandığında yatırımını buraya taşımayı düşünen yatırımcılar var, büyümek, kabuğunu kırmak, gelişmek konusunda bölgenin belki de en yüksek potansiyele sahip Organize Sanayi Bölgesi biziz, bölgenin şu ana kadar en hızlı büyüyenlerinden biriyiz ama kamulaştırma çalışmalarındaki aksamalar bu büyümeyi ne yazık ki yavaşlatıyor. Üzerinde çalıştığımız, mümkün olan tüm olanaklarla girişimleri sürdürdüğümüz hususlardan biri de bu. Tıpkı çevre yolu konusunda olduğu gibi bu konuda da güçlü bir ortak iradeye ihtiyacımız olduğu ve yine bu konuda da bu ortak iradeyi oluşturmak konusunda şu ana kadar yeterli çabayı gösteremediğimizi düşünüyorum.
-Altın madeni hakkındaki fikirleriniz nedir? Fatsa’nın gündeminde yoğun şekilde yer tutan konulardan biri de bu.
Yatırımlardan, büyümekten bu kadar bahsediyorken yer altı kaynaklarının kullanımının önemini yadsımak da olmaz. Bakın bentonit de bir maden. Bölgemizde yoğun şekilde çıkarılıyor ve bölge ekonomisine, istihdamına, ihracatına son birkaç yıldır adeta lokomotif olmuş durumda. Kaynakların doğru kullanımının ekonomik anlamda ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Ama burada insanı ve doğayı korumakla ilgili iki önemli kırmızı çizgi var. Yeraltı zenginliklerini çıkarmak, işlemek ve bir değere dönüştürmek elbette önemli ama bu insan hayatını tehdit edecek, doğayı yok edecek boyutlara asla getirilmemeli. Yetkili merciler bu faaliyetleri detaylıca incelemeli ve doğaya ya da insana zarar verdiği saptanan herhangi bir faaliyete asla izin vermemeli diye düşünüyorum. Yeraltı kaynaklarımızı doğru şekilde işleyerek bölgemiz ekonomisine kazandıranların ne kadar yanındaysak insanımızın sağlığına, doğamıza zarar verecek girişimlerin de aynı kararlılıkla karşısında dururuz.
-FATSO’nun yol haritasında yakın gelecek için neler var?
Bizim Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından düzenlenen bir çalışma standardımız var. TOBB bu standartlara uygunluğumuzu Akreditasyon adı altında düzenli denetliyor. Bu denetimlerin birçok başlığında “iyi uygulama” alan bir Odayız. Önümüzdeki 4 yılın yol haritasını belirleyen yeni Stratejik Planımızı hazırladık ve paylaştık. Stratejik Planımız dahil olmak üzere iş planlarımıza ve Mali Tablolarımıza kadar tüm detaylarımızı web sitemizde düzenli yayınlıyor, hem iş planlarımızı hem de Odanın kaynaklarını nasıl kullandığımızı detaylı olarak Üyelerimizle ve halkımızla paylaşıyoruz. Bunu bu şeffaflıkta yapan ülkedeki TEK Odayız. Merak edenler web sitemiz üzerinden bu verileri takip edebilir.
Bundan sonrasında mevcut faaliyetlerimize aynı özenle devam ederken Üyelerimiz için dijital bazı çözümler geliştirmeye de çalışacağız. Pandemi dönemi ve sonrasında özellikle bu noktada yeni gereksinimler ortaya çıktı ve önemi daha iyi anlaşıldı. Genel anlamda ise hizmet verdiğimiz tüm bölge için eşit şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Hatalarımız eksiklerimiz muhakkak oluyordur ama, Üyelerimiz, yatırımcılarımız ve paydaşlarımızla uyum içinde çalışarak daha iyiye ulaşmak üzere elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.
Bu ülke için taş üstüne taş koyan, yatırım yapan, istihdam sağlayan, ülkenin, bölgenin kalkınması için artı değer yaratan herkesten bir kez daha Allah razı olsun diyorum. Bizim vazifemiz böyle insanların önlerini açmak, sayılarının artmasını sağlayacak cazip ortamlar oluşturmak için yılmadan çabalamak. Çabalamaya da devam edeceğiz.