Milletçi Hareket Partisi (MHP) Ordu İl Başkanı Cemal Enginyurt , Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 'Milli İradeye Saygı Mitingi'nde partisine ait sembol ve amblemlerin kullanılmasını sert bir dille eleştirdi. 

   

Enginyurt, parti binasında yaptığı basın açıklamasında:  “Başbakan, MHP’nin kendisini destekliyormuş mesajını verme adına MHP’nin üç hilalli bayrağını dahi kirli emellerine alet etmekten geri durmamıştır” diye konuştu.

Türkiye’nin özellikle başbakanın son günlerde yaptığı sert açıklamalarla hiç istenmeyen olaylarla karşı karşıya kaldığını belirten Enginyurt: “Başbakan yüzde elliyi evde zor tutuyorum diye başlattığı Milli İradeye Saygı mitingiyle  ülkeyi büyük bir gerginliğe sevk etti. Ülke ekonomik, toplumsal ve siyasi anlamda büyük bir gerginlik yaşamaktadır. Ülkemizden son 10 gün içerisinde 1 milyar 200 milyon dolar yabancı sermaye çıkışı gerçekleşti. 

 

Borsa 15 bin değer kaybetti. Borsanın kaybı 10 milyar doları aştı. Döviz yüzde 10’a yakın artışla ticaret erbabının sanayicinin geleceğe karamsar bakmasına sebep oldu. 

 

Dolayısıyla ülkeyi geren, tehdit eden her geçen gün insanların acaba ne olacağı sorusunu endişeyle sorduğu bir ülkenin Başbakanıyla karşı karşıyayız. Ve Başbakan germeye devam ediyor. Son olarak Sincan’da düzenlediği mitingde MHP’nin namusu şerefi haysiyeti olan üç hilali Türk bayrağını, tinerci, sahtekar ve avantacı bir grubun eline vermiştir. Miting meydanında bu bayrağı açtırarak, adeta eski ülkücüyüm ama AKP’ye oy verdim bundan sonra da oy vereceğim dedirtmek istiyor.

Eski ülkücüyüm demek, Bülent Ersoy’un ben de eskiden erkektim demesi gibi bir şey. Dolayısıyla o meydanda o üç hilalli bayrağı dalgalandıranlar aynen Bülent Ersoy gibi geçmiş dönemde erkek olan hanımefendilerdir. Sayın Başbakan bu tipleri kullanarak MHP’nin üç hilalini kendisine alet etmekten vazgeçmelidir” şeklinde konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın MHP’den medet umduğunu ancak MHP ile kardeş olamayacağının da altını çizen Enginyurt sözlerine şöyle devam etti: “Sayın Başbakan, daha düne kadar Türk milliyetçiliğini ayaklar altına aldın, ülkücüler Fatiha okumayı bilmez dedin, ülkücüleri katil ırkçı diye nitelendirdin şimdi ne değişti de MHP’lilere kardeşim diyorsun. Bizden sana kardeş olmaz çünkü sen kardeş olarak İmralı canisini seçtin. PKK’lıları seçtin. Kandil’deki katilleri seçtin. PKK’lılarla kardeş olanların bizimle kardeş olması asla söz konusu değildir. Biz başbakana şunu söylemek istiyoruz. MHP bayrağından medet umduğuna göre artık sonun geldiğini gördün, işinin bittiğini gördün. Artık işin bitti, artık ülke insanı seni eskisi gibi barıştan birlikten huzurdan yana olarak görmüyor. TV ekranlarında seni yağlayanlara sana takla atanlara bakma aklını başına devşir. Kendine gel kendini bir hesaba çek.

Kendini dinlenmeye al zira her geçen gün ülkendeki birliğe beraberliğe kardeşliğe zarar veriyorsun. İki gün önce mahkeme kararları beklenecek diyorsun daha sonra tanklarla panzerlerle, tomalarla çocukların insanların üzerine acımasızca saldırıyorsun. Dönüyorsun bir gün sonra benim Gezi Parkı’ndaki masum insanlarla işim yok diyorsun” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın MHP’yi  kendi emellerine alet etmek istediğini de sözlerine ekleyen Enginyurt daha sonra şunları kaydetti: “Taksim’e gidenler teröristtir diyorsun.  

Halkını terörist olarak görmeyi bırak. Dün eleştirdiğin Esad da halkına terörist dedi. Dün eleştirdiğin Esad da halkının üzerine tanklarla,  tomalarla yürüdü. Biber gazı, tayzikli su sıktı.  Aynı duruma düşme ve  MHP’yi kendi kirli emellerine alet etme. Onun için biz diyoruz ki, yüreğinizde zerre kadar vatan - millet aşkı varsa Türk milletinden ve MHP’den özür dileyin.

Meydana saldığınız sizin tane üç beş tane çapulcunun elindeki üç hilalli bayrak, o meydana yakışmadı. Onu orada dalgalandırmak size bir şey kazandırmaz. İnsanların kafasında soru işaretleri yaratarak prim yapmaya çalışmayın. Bu saatten sonra başbakan Tayyip Erdoğan’ın,  Türk milliyetçilerinden, Türk milletinden, MHP’den, ülkücülerden özür dileyerek istifa etmesi gerekir. Atam Bilge Kağan’ın da dediği gibi Sayın Başbakanı “Titre ve kendine dön” diyerek kendine dönmeye davet ediyorum.